Yönetim kurulları güçlendirilmeli

Dr. Bertan KAYA
Dr. Bertan KAYA YENİ DÜNYADA YÖNETİM [email protected]

Önceki yazılarımda anlatmıştım, ülkemizdeki şirketlerde üç tür yönetim kurulu var. Aktif- etkili, aktif- etkisiz, pasif- etkisiz. Üçüncüden başlayalım. Pasifetkisiz yönetim kurulu, yasal olarak var olan ancak hiçbir fonksiyonu olmayan yönetim kuruludur. Kâğıt üzerindedir. Ne toplanır, ne karar alır, ne de alınan kararlardan haberdardır. Ülkemizde küçük ve orta ölçekli şirketlerin çoğunda durum bu şekildedir.

Tüm kararları patron verir. Aktif – etkisiz yönetim kurulu yasal olarak vardır, düzenli veya düzensiz toplanır, şirket kurumsallaşmış ise üst yönetim, değilse patron tarafından alınan kararları tasdik eder. Bazı örneklerde, toplantı gündemleri olduğu, bu gündemin görüşüldüğü, hatta bütçe veya yatırımlar gibi icra tarafından alınması planlanan kararların değerlendirilip, görüşler paylaşıldığı da görülür.

Ancak strateji, yönetişim ve icra performansına patronun çizdiği sınırlar dahilinde müdahil olunur, zira çoğunlukla patron hem yönetim kurulunda hem de icrada en üst pozisyondadır. Genellikle orta veya orta üst ölçekli aile şirketleri, ya da kurumsallaşma yolculuğunun başındaki çoğu şirket bu durumdadır. Aktif- etkili yönetim kurulu, kurumsal yönetim ilkeleri ile şekillenmiş yönetim kuruludur.

Düzenli ve gündemli toplanır. Üyelik, yapılanma, toplantı ve karar alma süreçlerine ilişkin usul ve esaslar belirlenmiştir. İcrai konulara karışmaz, ancak yönlendirir, rehberlik ve gözetim yapar. Risk, kurumsal yönetim ve denetim komitesi gibi komitelere sahiptir ve bu komitelerden düzenli rapor ve öneri alır.

Şirketin kritik risklerini, denetim sonuçlarını, ESG gibi önemli konulardaki gelişmeleri izler. Bu gelişmelere göre icraya geri bildirim yapar. Hem icranın performansını, hem riskleri, hem de stratejinin başarısını takip eder. Stratejiye katkı sağlar. Şirketin stratejik niyeti ve yönü ile ilgili aktif rol üstlenir ve katkı sağlar. Doğru kriterlerde belirlenmiş bağımsız üyelere sahiptir.

Yönetim kurulları operasyon yerine stratejiye odaklanmalı

 Aktif- etkisiz ve aktif- etkili yönetim kurullarının birinci önceliği strateji olmalıdır. Yönetim kurulları şirketlerinin bu dönemde doğru stratejik niyet oluşturduğu ve üzerinde ilerlediğini görmek durumundadırlar. Bu nedenle yönetim kurulu toplantılarında, icrai konular veya sonuçlardan ziyade strateji konuşulmalıdır.

Öte yandan, bizzat kendi deneyimlerim neticesinde söyleyebilirim ki, aktif-etkin kurullarda bile, icrai konular ağırlıklıdır. Stratejik konular maalesef ikinci planda kalabiliyor. Beş- altı saatlik bir toplantının neredeyse dörtte üçü icrai konuları ve sonuçları değerlendirmekle geçiyor. Sektörünüz, pazarınız, rakipleriniz ve teknolojileriniz büyük bir hızla değişiyor ve dönüşüyor.

Bu işlerin eskisi gibi yapılamayacağını gösterir. Buna stratejik yön veya niyet çizmek, stratejik hedefler koymak, stratejileri belirlemek de dahil. Hangi sektörde olursanız olun, beş sene içinde tablo çok değişecek. Kabuller, teamüller, kurallar değişecek. Pazar, müşteri, beklentiler, rakipler değişecek. Geleceği doğru yorumlamaya, yeni stratejilere ihtiyacınız var.

Yönetim kurulunuzu güçlendirin

Özellikle patronlara seslenmek istiyorum, bunu tek başınıza yapmak zorunda değilsiniz. Yalnızlıktan şikâyet ettiğinizi de biliyorum. İcranın, operasyonun, kısaca yangınların içindeyken, büyük resmi veya ormanı göremez ya da görse de aksiyon alamazsınız. Bunu yönetim kurulunuz görmeli ve şirketi doğru yöne sevk etmeli.

Bunu yapabilmek için de aktif- etkili bir yönetim kurulunuz olmalı. Yönetim kurulunu kurumsal hale getirmeli, doğru profilde üyeler ve bağımsız üyeler katmalısınız. Özellikle 300 milyon TL cironun üzerinde bir şirketseniz, bunu öneriyorum. Ortak akıl risk ve fırsatları iyi yönetmeyi sağlar.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar