Yoğun gündemli bir hafta

Murat Berk / Yapı Kredi Yatırım

Yaklaşık üç hafta önce de belirttiğimiz gibi FED’den (ABD Merkez Bankası) piyasalara yönelik yumuşak sinyaller gelme olasılığı gerçekleşmiş görünüyor. FED Başkanı Bernanke’nin açıklamalarında kullandığı ifadeler daha yumuşaktı ve tüm piyasaların rahatlamasına katkıda bulundu.

Küresel risk barometrelerinden biri olarak önem verilen S&P 500 endeksinde ise yükseliş FED Başkanı Bernanke’nin bu “güvercince” açıklamalarından sonra güçlenerek devam etti. S&P 500 volatilite göstergesi, VIX endeksi de geriledi.

Geçtiğimiz hafta açıklanan ekonomik verilerde, ABD'de işsizlik maaşı başvuruları istihdam rakamlarına yönelik iyimser sinyaller vermeye devam etti. Yeni siparişlerde ise ulaşım ve savunma hariç rakamlar güçlü yönde gelmedi. Bununla birlikte iki verinin algılamalarda birbirini dengelediği söylenebilir.

Diğer taraftan, piyasalar açısından önemli konulardan biri de yüksek büyümeye yönelik soru işaretlerinin olduğu Çin'de geçtiğimiz hafta ekonomiyi desteklemeye yönelik açıklanan bazı yeni teşvik adımlarıydı. Japonya’da beklenenden daha yüksek gelerek yüzde 0.2 yükselişe işaret eden Haziran ayı TÜFE (tüketici fiyat endeksi) rakamı da deflasyon endişelerini azaltması ve Japonya Başbakanı Abe’nin politikalarının etkinliği açısından önemliydi. Fakat Japon yeninde son birkaç günde görülen güçlenme ile Japonya Borsası’nda satışlar yaşandı.

Bu haftanın gündemi ise oldukça yoğun. Uluslararası ekonomik veri anlamında, ABD’de 2. çeyrek büyüme rakamı, ISM (Tedarik Yönetimi Enstitüsü) imalat ve tarım dışı istihdam rakamları açıklanıyor.

Geçtiğimiz hafta 2.60’ların üzerini gören ABD dolarında, 10 yıllık faizindeki yükseliş ön plandaydı ve hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan piyasalarda kar satışlarının etkili olduğunu gördük.

Daha önce de ifade ettiğimiz gibi büyük resimde küresel piyasalarda FED Başkanı Bernanke’nin bir miktar "güvercince" olarak nitelendirebileceğimiz açıklamalarından, borsaların ve global bono faizlerinin genel itibarıyla olumlu etkilendiğini gördük. Bu anlamda bazı ekonomik endekslerin artışı önümüzdeki dönemde gelişmekte olan ülkelerin büyüme performansının daha iyi olabileceği şeklinde sinyaller veriyor olabilir. Bu ortam gelişmiş ülke borsaları ve aralarında Türkiye'nin de bulunduğu gelişmekte olan piyasalar açısından daha olumlu bir  ortam anlamına gelebilir. Bu bağlamda özellikle bu hafta ECB (Avrupa Merkez Bankası) ve FED'in toplantıları, hafta boyunca özellikle ABD'de açıklanacak ekonomik veriler dikkatle takip edilecek.