Yine yeniden varlık barışı

Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK
Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK VERGİNİN GÜNDEMİ [email protected]

Bilindiği gibi; 2008 yılında 5811 sayılı, 2013 yılında 6486 sayılı, 2016 yılında 6736 sayılı kanunlarla yapılan “Varlık Barışı”na ilişkin düzenlemelerin bir benzeri 7143 sayılı “Vergi Ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun” la yapılmış olup, anılan kanun 18 Mayıs 2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Anılan kanunun 10’ncu maddesinin 13 nolu fıkrasında yer alan “Varlık Barışı”na ilişkin düzenlemeleri şöyledir:

Yurtdışındaki varlıklar

Yurt dışında bulunan,
- Para,
- Altın,
- Döviz,
- Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını,

7143 sayılı Kanun'un 10’ncu maddesinin 13 nolu fıkrası hükümleri çerçevesinde 30/11/2018 tarihine kadar Türkiye’deki banka veya aracı kuruma bildiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebileceklerdir.

Banka ve aracı kurumlar, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak %2 oranında hesapladıkları vergiyi, 31/12/2018 tarihine kadar vergi sorumlusu sıfatıyla bir beyanname ile bağlı bulunduğu vergi dairesine beyan edecekler ve aynı sürede ödeyeceklerdir. (Başka bir deyişle; 30/11/2018 tarihine kadar Türkiye’deki banka veya aracı kuruma bu varlıkları bildiren gerçek ve tüzel kişiler % 2 oranındaki vergiyi banka ya da aracı kuruma ödeyeceklerdir.)
Yukarıda açıklanan kapsamdaki varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır. Ancak, bu hükümden faydalanılabilmesi için bildirilen tutarlara ilişkin tarh edilen verginin vadesinde ödenmesi bildirilen varlıkların, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde

- Türkiye’ye getirilmesi veya
- Türkiye’deki banka ya da aracı kurumlarda açılacak bir hesaba transfer edilmesi şarttır.

Ancak, 31/7/2018 tarihine kadar; yukarıdaki kapsamdaki varlıklar banka ve aracı kurumlara bildirilir ve aynı tarihe kadar Türkiye’ye getirilirse bu varlıklara ilişkin olarak her hangi bir vergi ödenmeyecektir.

Öte yandan, yukarıda belirtilen kapsama giren varlıklar, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve 18 Mayıs 2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 30/11/2018 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilir. Bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın bu fıkra hükümlerinden yararlanılacaktır. Bu kapsamdaki varlıklar nedeniyle her hangi bir vergi ödenmeyecektir.

Keza, 18 Mayıs 2018 tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının 18 Mayıs 2018 tarihinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, bu fıkra hükümlerinden yararlanılacaktır. Bu kapsamdaki varlıklar nedeniyle de her hangi bir vergi ödenmeyecektir.

Bu kapsamda ödenen vergi varsa, bu vergi hiçbir suretle gider yazılamayacak ve başka bir vergiden mahsup edilemeyecektir. Keza, Türkiye’ye getirilen veya kanuni defterlere kaydedilen bu kapsamdaki varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler, bu fıkra kapsamında Türkiye’ye getirilen varlıklarını, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın işletmelerine dâhil edebilecekleri gibi aynı varlıkları vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın işletmelerinden çekebileceklerdir.

Yurtiçindeki varlıklar

Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan

- Para,
- Altın,
- Döviz,
- Menkul kıymet ve
- Diğer sermaye piyasası araçları ile
- Taşınmazlar,

30/11/2018 tarihine kadar vergi dairelerine beyan edilebilecektir. Beyan edilen sözkonusu varlıklar, 30/11/2018 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınmaksızın kanuni defterlere kaydedilebilecektir.

Vergi dairelerine beyan edilen varlıkların değeri üzerinden %2 oranında vergi tarh edilecek ve bu vergi, 31/12/2018 tarihine kadar ödenecektir.

Ancak, 31/7/2018 tarihine kadar; yukarıdaki kapsamda vergi dairelerine beyan edilerek kanuni defterlere kaydedilen varlıklar için vergi tarh edilmeyecek ve ödenmeyecektir.

Bu kapsamda ödenen vergi varsa, bu vergi hiçbir suretle gider yazılamayacak ve başka bir vergiden mahsup edilemeyecektir. Keza, kanuni defterlere kaydedilen bu kapsamdaki varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.

Bu şekilde beyanda bulunulan ve kanuni defterlere kaydedilen ve tarh edilen vergisi ödenen söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilecektir. Başka bir deyişle; bu kapsamda varlık barışından yararlanıldığı takdirde, bu varlıklar, üzerinden bir vergi ödenmeksizin, işletmeden çekilebilecektir.
Yukarıda açıklanan kapsamdaki varlıklar nedeniyle hiçbir suretle vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmayacaktır.

Yurtdışı kazançlara ilişkin istisnalar

1) Tam mükellefiyete tabi gerçek kişiler ile kurumların;

(aa) Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlara ilişkin iştirak hisselerinin satışından doğan kazançları,

(bb) Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlardan elde ettikleri iştirak kazançları,

(cc) Yurt dışında bulunan iş yeri ve daimi temsilcileri aracılığıyla elde ettikleri ticari kazançları,
31/10/2018 tarihine kadar elde edilenler de dahil olmak üzere, 18 Mayıs 2018 tarihinden itibaren 31/12/2018 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmesi kaydıyla gelir veya kurumlar vergisinden müstesna olacaktır.

2) Tam mükellefiyete tabi gerçek kişiler ile kurumların kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumların tasfiyesinden doğan kazançları, 31/12/2018 tarihine kadar Türkiye’ye transfer edilmiş olması kaydıyla gelir ve kurumlar vergisinden müstesna olacaktır.

Öte yandan, Varlık Barışı'nda geçerli süreleri bitim tarihlerinden itibaren altı aya kadar uzatmaya Bakanlar Kurulu yetkili kılınmıştır. Keza, Maliye Bakanlığı da uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili olup, henüz Maliye Bakanlığı'nca konuyla ilgili tebliğ yayımlanmamıştır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Aramalı vergi incelemesi 26 Eylül 2019