Yine yeniden ralli?
Geçen hafta bunun cevabını aslında vermiştim. En son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim; ben bu yazıyı hazırlarken S&P 500 endeksinin yeni rekoruna sadece %0.8 yükseliş mesafesi kalmıştı ve buna rağmen yeni bir ralli konusunda ciddi endişelerim var. Çünkü; fırsat rallilerinde veya fırsat rallisi olarak başlayan ama sonra gerçek bir ralliye dönüşen yükseliş hareketlerinin başında sıklıkla gözlemlediğim bir piyasa hareketi olan ve büyük para girişlerinin ekseriyetle karlı olmayan, hatta zarar eden, en çok açığa satılan ve karlılığına bakılmadan sadece büyüme hissesi olduğu için alınan hisselerde yoğunlaştığını görüyorum. Son haftada S&P 500 endeksinin %4 yükseldiği bir ortamda büyüme hisseleri endeksi %7.21; kar etmeyen hisselerin endeksi %7.62; en yüksek açığa satış oranı ile işlem gören hisselerin endeksinin de %9.47 yükseldiğini gördük. Buna ek olarak “mega cap” tabir edilen çok büyük piyasa değeri olan şirketler sepetinin de %8.68 yükseldiğini gözlemliyoruz. Pek yakında yükselişin değer hisselerine de sirayet etmemesi halinde hareketin fırsat rallisi olduğunu düşmek daha doğru olacak gibi duruyor. Diğer bir önemli konu ise zaman zaman sosyal medyamda veya TV konuğu olduğum yayınlarda paylaştığım bir grafik olan, piyasanın son zamanlarda ilgisinin hangi sektörlere kaydığını gösteren grafiğimde en çok tercih edilen sektörlerde gayri menkul, sağlık, sosyal hizmetler ve zaruri tüketim sektörü ön plana çıkıyor. Anlaşılacağı üzere bunların hepsi defansif sektörler. Enerji, bilişim, lüks tüketim gibi döngüsel sektörler ise görselin sağ üst kısmından sol alt kısmına kayıyorlar. Yani en güçlüden en zayıfa.
Bu konuda birkaç tane istatistik çalışmanın sonucunu paylaşayım… 2007 yılından bu yana gerçekleşen ayı piyasaları veya diğer büyük satışlarda S&P 500 endeksinin zirve yapmasından yaklaşık 3 ay sonra zaruri tüketim hisseleri (Coca-Cola, Pepsi, Walmart, Cost-co, Procter & Gamble, Colgate, Estee Lauder)zirve yapmış ve sonra onlar da satışa karşı duramamışlar. Ancak daha önemlisi her ikisinin de zirve görmesi arasında geçen zamanda zaruri tüketim endeksi yine ortalama olarak %3 civarında yükseliş kaydetmiş.
Şimdiye gelirsek; 16 Temmuz’da zirve kaydeden S&P 500’ün ardından zaruri tüketim endeksi %7.6 yükselerek ortalama dışı bir hareket yapmış. 2 sonucu olabilir; ya zaten yapacağını yaptı ve artık teknoloji vs hisseleri gidecek ya da endeksle birlikte hepsi satış yiyecek. İki taraftan birini seçmek zorunda kalsaydım herkesin satış göreceğine inanırdım. Sonuçta bir haftada gerçekleşen ralli ardından yeni yüksek getirse bile bence son derece tehlikeli bir ralli. 2 hafta önceki VIX hikayesini hatırlıyor musunuz? Onlardan daha çok duymayı beklediğimi tekrar edeyim. Ama kabul etmeliyim; iyi bir trade imkanı oldu. Ve bu kadarla kalırsa hiç de şaşırmayacağım.
Japon Yeni: Yine bir extrem
Bu hafta Cuma günü Japonya Merkez Bankası BoJ’un toplantısı var. Konuşan MB yetkililerinden geçen hafta biraz farklı açıklamalar gelse de sonuçta bu hafta BoJ’dan bir faiz artışı beklenmiyor. Buna rağmen Yen güç kazanmaya devam ediyor. Bunu nedenini hemen hatırlatayım; takip edenler hafızalarını yoklarlarsa eminim bundan 1-2 ay öncesinde çeşitli ortamlarda Yen’in kaderinin aslında BoJ’dan daha çok Fed’e bağlı olduğunu, o sıralarda herkesi rahatsız eden Yen zayıflığı bütün hızıyla devam ederken ve parite 161’li seviyelere uzanırken bu işin ilacının Fed’in faiz indirimleri olacağını söylemiştim. “Ne zaman Fed’in indirim döngüsünde olduğu kesinleşir, o zaman USD, Yen’e karşı değer kaybetmeye başlar” diyordum. Şimdi bunun üzerinde bir de BoJ’un artışları geldi ve parite 2 aydan çok az uzun bir sürede %13’ten fazla düştü. Muhtemelen devamı da gelecek. Çünkü 2021’in ortasından bu yana USD lehine açılan her iki ülkedeki reel getirinin makası daha yeni yeni daralmaya başladı. Yani yolun başındayız. Ancak piyasanın önden fiyatladığını düşünürsek faiz artışı sonlanmadan piyasa bunu da fiyatlamış olacaktır. Bu anlamda benim açımdan 132/127 aralığı paritenin konsolide olmak isteyeceği en makul fiyat aralığı gibi gözüküyor. Bu da bize yaklaşık olarak %7’lik bir marj verir. Yani yeni bir ekstremde değiliz gibi duruyor.
Ama bir şerh düşeyim; Fed’in kaç baz puan indireceği kısır döngüsüne görmek istemiyorum ama ne yazık ki ona bağlı olarak hem ABD tahvil faizinde hem altında hem de Yen’de teknik bir düzeltme ihtimalini görüyorum. Eğer bu olursa trendde bir değişiklik anlamına gelmez ve pozisyon eklemek için yeni fırsat olur gözüyle bakıyorum.