Yıllık enflasyon yaz aylarında dip yapacak, sonra yeniden artacak

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Bir ay önceydi; enflasyona ilişkin iddialı bir tahminde bulunmuş ve 2015 yılının yüzde 8.1 düzeyinde bir oranla kapatılmasını beklediğimizi dile getirmiştik. Bir de tablo ve grafik vermiştik o yazımızın ekinde. Bu görüşü ortaya koyarken, doğaldır ki aralık ayı ve 2014 yılı gerçekleşmesini henüz bilmiyorduk. Bilmek ne kelime, yüzde 0.44'lük bir gerileme olacağına dönük uzaktan yakından bir tahminimiz bile yoktu. Kimin vardı ki... Aralık ayında fiyatların bir miktar gerileyebileceğine dönük tahminler, ayın son günlerinde ortaya atılabilmişti.

Ama aralık ayı herkesi şaşırttı, yüzde 0.44 gibi beklenmeyen bir gerileme görüldü ve yıl da Merkez Bankası tahmininin bile yaklaşık 0.7 puan altında yüzde 8.17 düzeyinde kapatıldı.

Biz 2015 yılı enflasyonunun yüzde 8.1 düzeyinde gerçekleşebileceği dile getirirken, 2005-2013 döneminin aylık artış ortalamasını almış ve 2015'te bu oranların gerçekleşmesi halinde 2014'e göre nasıl bir yıllık eğilim ortaya çıkabileceğini tahmin etmeye çalışmıştık. Bu hesaplama bizi 2015'in aralık ayında yüzde 8.1'lik bir TÜFE gerçekleşmesine götürüyordu.

Şimdi aralık ayında beklenmeyen bir gerileme ve bağlı olarak 2014'ün tümü için hiç hesapta olmayan bir gerçekleşme söz konusu. Acaba bu durum 2015'e dönük gidişatı nasıl değiştirecek?

Eğilim farklı, son aynı  

Bu köşede dün de yazdık. TÜFE, ocak ayı sonunda yüzde 6'nın altını bile görebilir. Bu olasılık var. TÜFE ocakta yüzde 0.2 kadar gerilese, aralıkta yüzde 8.17 olan yıllık oran, ocakta yüzde 6'yı bile kıracak. Bu mümkün. TÜFE aralıktan sonra ocakta da geriler mi, zor olsa da gerçekleşmez denilemez. Petrol fiyatları düşmeye devam ediyor çünkü. Ama unutmayalım, petrol fiyatlarındaki düşüş sayesinde aralıkta ulaştırma grubunda ortaya çıkan gerilemeyi, giyim ve ayakkabı grubu da önemli ölçüde desteklemişti. Şimdi ocak ayı için petrol dışında fiyatları aşağı çekecek pek bir etken yok. Kaldı ki, her ocakta olduğu gibi vergi ayarlamalarından kaynaklanan zamlar söz konusu. 

Varsayalım petrol dışında önemli bir fiyat artışı baskısı yok. Bu kez de petrolün fiyatları aşağı çekecek etki yapabilmesi için doların çok artmıyor olması gerekir.

Sonuç olarak, ocak ayında fiyatların gerilemesinin mümkün, ama bunun zor olduğunu, yüzde 0.5 dolayında bir artışın makul görülmesi gerektiğini söyleyebiliriz. Bu da, ocak sonu için yüzde 6.5 dolayında bir yıllık artış anlamına gelir. 

werfef.png

TÜFE geçen yıl ocakta yıllık bazda yüzde 7.75 düzeyinde bulunuyordu ve mayıstaki yüzde 9.66'ya kadar soluksuz bir yükseliş yaşanmıştı. Zaten yüzde 9.66 da, geçen yılki en yüksek orandı. Girişte de belirttiğimiz gibi, geçen yıl aralık ayına kadar yüksek seyreden enflasyon, aralıkta bir yandan petroldeki düşüş, bir yandan daha önce yüksek oranların baş sorumlusu durumundaki gıdada fiyat artışının durmasıyla keskin bir gerileme gösterdi. Giyim grubundaki gerilemeyi de unutmayalım.

Gelelim bu yılki eğilimin nasıl olabileceğine. Bu yıla yüzde 6.5 dolayında bir oranla başlandıktan sonra şubatta baz etkisinden dolayı bir miktar yükseliş görülmesi beklenmeli. Sonrasında dalgalı bir seyirle, ama yön aşağı olacak şekilde bir gidişat ortaya çıkması kuvvetle muhtemel görülüyor. Temmuz-ağustos, yıllık TÜFE'nin yüzde 6'dan düşük gerçekleşeceği aylar olacak gibi. Bunda en büyük etkenin, geçen yıl fiyatlar üzerinde çok olumsuz baskı yaratan işlenmemiş gıda maddeleri olması beklenebilir. 

Eylülle birlikte ise tablonun tersine dönmesi şaşırtıcı olmayacak. Bu kez de baz etkisinin olumsuz yansımalarını görmeye başlayacağız. 

Ve hele aralık ayında! Bir kere, bugünlerde 50 dolar civarına inmekte olan petrolün fiyatının her ay aynı hızda gerileyeceğini kimse beklemiyor. Dolayısıyla, hadi bilemediniz ocakta ve şubatta da petrol fiyatları düştü, bu da bir yerde duracak, en azından hız kesecek. Yani biz yılın son çeyreğine geldiğimizde petrol fiyatlarında yine yüzde 50 gibi bir düşüş bekliyor olamayız. Böyle bir düşüş olabilir olmasına ama, öncesinde herhalde yüzde 100'e yakın bir artış yaşandıktan sonra.

Dolayısıyla 2014'te kasımdan aralığa geçişte yüzde 9.2'den yüzde 8.2'ye gerileyen yıllık enflasyon, bir de bakmışsınız bu yıl yüzde 7.4'ten yüzde 8.1'e çıkmış.

Rehavete kapılmak anlamsız

Petrol fiyatları hiç hesapta olmayan bir şekilde düştü, bu sayede de aralıkta fiyatların hiç beklemediğimiz ölçüde gerilediğini gördük. Yıllık oran da tahminlerimizin altında kaldı; ama dikkat edelim, hedeflediğimiz oranın değil, tahminimizin altında kaldı. Türkiye 2014 yılına yüzde 5.3'lük hedefle girmişti, gerçekleşme yüzde 8.17 oldu. Aslında arada dağlar kadar fark var.

Hem ayrıca 2014'ün gerçekleşmesi, önceki yıllarla kıyaslandığında öyle çok düşük bir oran da değil ki. Yıllık TÜFE 2005'te yüzde 7.72, 2006'da yüzde 9.65, 2007'de yüzde 8.39, 2008'de yüzde 10.06, 2009'da yüzde 6.53, 2010'da yüzde 6.40, 2011'de yüzde 10.45, 2012'de yüzde 6.16, 2013'te yüzde 7.40 artmıştı. 

Yani geçen yılın oranı son on yılın altıncı en yüksek oranı. Ayrıca, TÜFE'de son üç yıldır bir yükselme eğilimi var. 

Dolayısıyla bardağın neresinden baktığınıza bağlı bir başarı ya da başarısızlık söz konusu.  
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar