Yılın son Fed toplantısı
Şimdi bırakın Fed’i falan, sonra geri döneriz o ona, şimdi daha önemli bir konu var. Tanır insanı yaratırken unutkan yaratmış bilerek ve buna karşılık olarak da sürekli hatırlatmak üzere olayların gelişimini sağlamış. En önemli şey sağlık arkadaşlar.
Bu kış hastalıkları bir kez eve girmeye görsün, sırayla herkesi dolaşıyor. Neyse, şükür ki bu haftaya daha sağlıklı başladım ve tekrar yazı yazabilecek hale geldim. Ama sağlığın önemini bir kez daha tecrübe etmiş oldum.
Gelelim dünyanın en büyük ekonomisini yönetenlerin bu hafta yapacakları toplantının olası sonuçlarına… ana fikri başta konuşalım; Aralık toplantısında Fed’den 25 baz puanlık bir faiz indirimi görme ihtimalimiz çok yüksek. Ama eşlik edecek açıklama büyük ihtimalle önceki toplantıdakine benzer şekilde data bağımlılığı, ileriye dönük belirsizlik – ki bu aslında Trump politikalarının ne denli uygulanabileceği ve bunların sonuçları hakkındaki belirsizlik demek – enflasyonun az da olsa yukarı dönmesi ama buna karşılık istihdam piyasasında soğumanın devam ettiği ve yeterli seviyelere yaklaşmaya başladığı gibi görüşler içerecektir.
Örneğin Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde gibi ‘’faizlerin yönü belli ama indirimlerin hızı ve zamanlaması belli değil’’ gibi güçlü bir açıklama beklememek lazım. Bu durumda son zamanların deyimiyle şahin bir faiz indirimi bekleyebiliriz. (sıkılaşma – faiz yukarı-isteyene şahin, gevşeme -faiz aşağı- isteyen güvercin deniyor.)
Önemli olan gelecek yıl için verecekleri iler dönük beklentiler. Bu konuyu tartışmaya açmadan önce şöyle bir nüansı hatırlatayım; Nisan ayında 2025 için piyasa 1 faiz indirimi bekliyordu. Haziran 2024’te yapılan Federal Açık Komite Toplantısı (FOMC) sonrası yapılan açıklamada Fed’de 2025 için 1 faiz indirimi öngördüğünü açıklamıştı. Oysa sadece aylar sonra Fed faizi toplamda 75 baz puan indirmişti. Yani bir 3 aylık dönemdeki beklenti ve uygulama, takip eden 3 aylık dönemde son derece farklı bir yere dönüşebiliyor. Bu nedenle kurumların yazdıkları 2025 beklentilerini sadece göz ucuyla inceledim desem yeridir.
Benzer şekilde kendi beklentimi de ‘’revizeye açık’’ notuyla paylaşıyorum. Son toplantıdan bu yana ekonomik atmosferde önemli bir değişiklik olmadığını göz önüne alırsak yapılacak basın açıklamasının bir öncekinden çok farklı olmaması gerekiyor. Ancak şunu not etmek lazım, Kasım ayında işsizlik oranı yukarı hareketlenirken işe alım oranı 2000’lerdeki resesyon döneminden de yavaş. Yani son derece güçlü olan istihdam piyasasında daha önce inceden başlayan çatırdamalar devam ediyor.
Ekonomik projeksiyonlarda ise 2025 için enflasyon beklentilerinin bir miktar yukarı revize edilmesi şaşırtıcı olmayacaktır. Büyüme beklentisi de benzer şekilde yukarı revize edilebilir. Ancak burada okuduğum bazı analizler yukarı revize edilse bile hala büyümedeki yavaşlama trendinin korunacağını söylüyorlar.
Meşhur nokta grafikler, bildiğiniz gibi Powell’ın ‘gereğinden fazla anlam yükleniyor’ demesine rağmen hala piyasanın en fazla takip ettiği görsellerden birisi. Gözden kaçıranlar için hatırlatıyorum dot plot her toplantıda yayımlanan bir veri seti değil, 3 ayda bir Ekonomik Beklenti Özeti (EBÖ) ile birlikte yayımlanıyor. Aslında zaten dot plot EBÖ’den çiziliyor.
Neyse, ön bilgi bu kadar, gelelim beklentiye… Hatırlanırsa bir önceki 3 aylık dönemde, yani Eylül ayında açıklanacak noktaların Haziran’da açıklananlara göre daha yukarıda geleceğini öngörmüştüm – zor değildi, herkes bunu yaptı zaten. Bu toplantıda da aynı şekilde 2025 için komitenin faiz beklentisi Eylül’dekine göre daha yukarıda gerçekleşecektir.
Hatırlarsanız şahin bir faiz indirimi demiştik. Hem indirecekler hem de daha sonrası için indirim miktarını azaltmış olacaklar. Bu durumda en son noktasal grafikte %3.5 olan beklentinin her çeyrekte bir 25’lik indirim ile düşünüldüğünde %3.75’e yükselmesi normal karşılanmalı. Ama eğer 2025 faiz beklentisi sene içinde sadece 3 indirime işaret edecek şekilde %4.00’da oluşursa tahvillerde sert bir satış hareketi olacaktır. 2026 beklentisi de otomatik olarak 25 baz puan yukarı kayarak %3.5 olursa tahvil piyasasına çok zarar vermez.
Her durumda hisse senetleri için negatif bir senaryoyu başlatacak ortam yok gibi duruyor. Paritede faizin daha uzun süre yüksek kalabileceği fikrinden güç alarak USD pozitif bir ortam gelişebilir. Kısa süre içinde izleyip göreceğimiz bir durum.