Yıl sonu işlemleri

Orkun GÖDEK
Orkun GÖDEK Bakış Açısı


2017 yılını tamamlamaya çalışıyoruz. Küresel çapta hem haber akışı hem de işlem hacimlerinde azalış var. Yabancı yatırımcıların çoğunluğu muhasebe dönemleri itibarıyla Kasım ortalarından bu yana işlemlere ara vermiş, yılın muhakemesini yapmaktalar. Fena bir yıl olmaması nedeniyle morallerin yerinde olduğunu söylemek mümkün.

Geride bıraktığımız hafta içerisinde bu yönde eğilimlerin içeride de etkili olduğunu söyleyebiliriz. Yerli yatırımcıların hakimiyetine kalan hisse senedi piyasası işlemlerinde yukarı yönde eğilim hakim gelirken, TCMB toplantısının ardından Türk lirasının sergilediği değer kaybı da küresel ortamın sağladığı avantajla birlikte terse döndü. Haber akışının zayıf olması, yıl sonu işlemleri nedeniyle doğabilecek TL talebi de rüzgarı destekleyen unsurlar arasında yer alıyor.

Sessiz haftanın dışarıda en önemli haberi ise pek dikkate alınmamış olsa da Haziran’ın ikinci yarısında başlayan harekete benzer bir şekilde tahvil faizlerinin topyekun yukarı yönde gelişimi oldu. Almanya’da hazinenin 2018 için getiri eğrisinin uzun tarafında bu yılın üzerinde borçlanmaya gideceğini açıklamasının ardından Almanya başta olmak üzere çekirdek Euro Bölgesi faizlerinde genele yayılan bir yükseliş yaşandı. ABD’de yıl içerisinde tartıştığımız ve kırılımı halinde hareketin hızlanabileceğini belirttiğimiz 10 yıl vadeli tahvilde yüzde 2.4 seviyeleri yukarı yönde geçildi. Mevcut durumda sessiz ortamın sağladığı avantaj risk iştahında bozulma yaratmazken, benzer ortamla Ekim-Kasım döneminde karşılaşmış olsaydık konuşulan durumun daha farklı olacağını göz ardı etmemek gerek. Şimdi esas soruyu sorarak gelecek yıl için şerh düşmek gerekiyor; mevcut faiz seviyeleri ile 2018’e girersek risk ortamını ne zaman konuşmaya başlarız? Ocak ortası gibi mesela?

Mevcudun ne kadar rasyonel olmadığını anlamak için bir örnek daha verebiliriz; ABD tahvil faizlerinin yükseldiği ortamda, yükselişin kaynağı Fed olmasa da dolar endeksi değerlenmekte güçlük çekiyor. Bu da son dönem içerisinde açılan pozisyonların kısmi realize edildiğini, ‘bu seneyi bir şekilde mevcutla kapatalım, gelecek yıla gelecek yılda bakarız’ yaklaşımının öne çıktığını düşündürüyor. Çok da yanlış değil.

İçeride de dolar/lira kurundaki 3.82-3.85 bandı yoğunlaşmasının aşağıya doğru kırıldığını görüyoruz. Yerel para birimine vergi ödemeleri nedeniyle gelebilecek talep, 3.82 aşağısındaki teknik kapanışlarda 3.78-3.80 bandına çekilmeyi destekleyebilir. Belirleyicinin tahvil faizleri ve temelde enflasyon görünümü olduğunu unutmayalım.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
ECB hamleleri ve riskler 14 Eylül 2019
GOÜ heyecanı her yerde 07 Eylül 2019
Beklemekle oluyor mu? 17 Ağustos 2019