Yetişkinlerimizin bilgi-beceri durumu ne?
Uluslararası PISA testi sonuçlarına göre, Türkiye'deki öğrencilerin bilgi seviyeleri bilim, matematik ve okumada OECD ortalamasının altında.
Uluslararası eğitim değerlendirme testi, 72 ülke ve ekonomik bölgede 15 yaşındaki 540 bin öğrenci arasında yapıldı. Bu 72 ülke ve ekonomik bölgeden 35'ini Avrupa Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı'nın (OECD) ülkeleri oluşturuyor.
Türkiye 72 ülke arasında 50. sırada yer alırken, önceki testlere gore öğrencilerin bilgi seviyeleri yükselmedi, geriledi.
Çocuklarımızın durumu böyle de yetişkinlerimiz ne durumda?
Prof.Dr.Selçuk Şirin 29 Ağustos 2016 tarihinde uzun bir yazıda OECD’in yetişkinler araştırmasını anlattı. Bu araştırma dikkatlerden kaçtı.
OECD’ninThe Survey of Adult Skills (Yetişkin Becerileri Araştırması) başlıklı bir araştırması var. Araştırma kapsamında Türkiye’de 16-65 yaşlar arasındaki kadın ve erkek 5277 yetişkinle yüz yüze görüşülmüş.
Günümüzde ekonomide kalkınmanın anahtarı becerikli iş gücüne sahip olmak.
Bu çağda beceri demek, sofradaki ekmek demek!
Selçuk Şirin, araştırmanın sonuçlarını şöyle anlatıyor:
Türkiye’deki yetişkinler ölçülen tüm alanlarda diğer ülkelerdeki akranlarının çok gerisinde.
Okuduğunu anlamada Japonya ve Finlandiya gibi ülkeler zirvede, biz ise Şili ve Endonezya’yı aşarak sondan 3. sıradayız.
Sayısal becerilerde de sondan 3. sıradayız.
Bizim yetişkinlerin yarısı okuduğunu anlamada ve sayısal beceride en alt beceri seviyesinde.
Yani Türkiye’deki yetişkinlerin yarısı ne okuduğunu tam olarak anlıyor ne de basit sayısal işlemlerin ötesine geçebiliyor.
Teknolojiyi kullanarak sorun çözmeyi beceremiyoruz!
Aynı şekilde teknolojiye dayalı problem çözme becerilerinde de durumumuz içler acısı. Zira bu beceri testi yetişkinlerin teknoloji kullanarak sorun çözme becerisini ölçüyor.
Bunun temel nedeni yetişkinlerin çoğunluğunun hiç bir bilgi işlem becersine sahip olmaması.
Zaten yetişkinlerin %40’ı bilgisayar kullanmayı bilmediği için bu testi almamış bile. Yetişkin nüfusumuzun yalnızca %8’i üst beceri seviyesine sahip.
Türkiye’yi uçuracak becerikli azınlık nerede!
Bu tarz ülke bazlı karşılaştırmalarda genel ortalama kadar önemli olan bir diğer istatistik, üst beceri seviyelerinde yer alanların oranıdır.
Zira toplumda herkesin çok becerikli olmasına gerek yok kalkınma için.
Türkiye’nin bu yüzyılda bir kalkınma iddiası var ise, o iddiayı bu küçük ama becerikli azınlık gerçekleştirecek.
İleri seviye beceriye sahip yetişkinler nereye gidiyor?
Karmaşık metinleri okuyup sentez yapabilen, yani üst okur-yazar becerisine sahip yetişinlerin oranı bizde %0.5 iken, OECD ortalaması %10.6.
Aynı şekilde ileri seviyede sayısal beceriye sahip yetişkinlerin oranı bizde %1.5 iken, OECD ortalaması %11.2. İleri seviyede bilgi işlem becerisine sahip yetişkinlerin oranı bizde % 0.9 iken, OECD ortalaması % 5.4.
Yani sentez yapabilen, karmaşık hesapların içinden çıkabilen ve ileri teknoloji kullanarak sorunlara çözüm getirebilen yetişkinlerin oranı devede kulak bile değil!
Biz neden bu kadar beceriksiziz?
Selçuk Şirin’e göre, Türkiye’nin yetişkin karnesinin bu kadar berbat olmasının pek çok nedeni var:
1. Eğitim seviyemiz çok düşük (25-34 yaşındakilerin yarısı lise bitirmemiş).
2. Kadınların eğitime katılımı çok düşük (OECD’de kadın-erkek beceri farkının en yüksek olduğu ülkeyiz.)
3. OECD ülkelerinin aksine bizde beceri sahibi olmakla iş gücüne katılım arasında bir bağ yok!
4. Aynı beceri seviyesine bağlı yetişkinler arası ücret farkının en yüksek olduğu ülke Türkiye.
Bütün bunlar eğitimin önemini ortaya koyuyor. Okul sayısı, öğrenci sayısı, üniversite sayısı, üniversite mezunlarının sayısı bir şey ifade etmiyor. Ülke nicelikle değil, nitelikle büyüyecek, gelişecek, kalkınacak.