Yenilenebilir enerji için yeni yatırımlar gündeme geliyor

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

'Yenilenebilir enerji'yi daha fazla entegre etmek için yeni yatırımlar gündeme geliyor

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) 21. Taraflar Konferansı 2015 yılı sonunda Paris’te gerçekleşecek. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 147 ülke ulusal katkı niyetlerini kamuoyunun bilgisine sundu. Paris’te yapılacak toplantıda tüm ülkeleri kapsayan Kyoto Protokolü benzeri yeni bir anlaşmanın imzalanması bekleniyor. 

Ulusal Katkı Niyeti Bildirimleri, ülkelerin gelecek yıllarda iklim değişikliği ile mücadelede gerçekleştirmek istedikleri uygulamalara dair niyetlerini içeriyor. 

Türkiye’nin sunduğu resmi bildirimde Referans Senaryo’ya göre Türkiye sera gazı emisyonlarında 2030 yılında yüzde 21 oranına kadar azaltım öngörüyor ve 2012- 2030 yılları arasında toplam sera gazı emisyonlarını 430 milyon tondan 929 milyon tona çıkarmayı planlıyor. 

Bildirime dair görüşlerini aldığımız Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk “Ulaşım, enerji, imalat, sanayi ve atık sektöründe önlemler alarak CO2 emisyonlarını yüzde 21 oranında, yani 346 milyon ton indireceğiz. Bu bir başlangıç. Türkiye’nin gelişen koşullarına göre bu çalışmayı revize edeceğiz. Yenilenebilir enerjileri daha fazla entegre etmek için yeni yatırımlar gündeme gelecek. Enerji üretimi konusunda daha detaylı çalışmalara yer verilecek” diyor. 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk’ün Ulusal Katkı Niyeti Bildirimi, Türkiye’nin yenilenebilir enerji politikası ve kentsel dönüşüm sürecine yönelik yorumları şöyle: 

Ulusal Katkı Niyet Bildirimi bir başlangıç 

“Ulusal Katkı Niyeti Bildirimi’nin hazırlanması sürecinde iki yıldır TÜBİTAK ile birlikte çalışıyoruz. TÜSİAD’ın yanı sıra birçok sanayi kuruluşu, Enerji ve Ulaştırma Bakanlıklarımızla birlikte çalışmalar gerçekleştirdik ve bir yol haritası ortaya koyduk. Yüksek kalkınma modelimiz doğrultusunda 2030 yılına kadar 1 milyar 175 milyon ton CO2 salımı yapacağız. Ulaşım, enerji, imalat, sanayi ve atık sektöründe önlemler alarak CO2 emisyonlarını yüzde 21 oranında, yani 346 milyon ton indireceğiz. Bu bir başlangıç. Türkiye’nin gelişen koşullarına göre bu çalışmayı revize edeceğimizi belirttik. Yenilenebilir enerjileri bu sürece daha fazla entegre etmek için yeni yatırımlar gündeme gelecek. Enerji üretimi konusunda daha detaylı çalışmalara yapılacak. Örneğin, elektrik üretiminde şebeke kayıp oranını 2030 yılında yüzde 15 seviyesine düşürmeyi hedefl iyoruz. Bugün bazı bölgelerde bu oranı yüzde 8’lere çekmiş durumdayız; fakat terörün olduğu bölgelerde kayıp yüzde 60’lara kadar yükseliyor. Türkiye kalkınmasında, ulaşımında, enerji üretiminde iklim değişikliğini göz önüne alıyor. CO2 salımının azaltılması için hedef politikalar belirliyor. 

Fakat bu noktada tarihi sorumluluk en başta AB ülkelerine ve bundan üç sene öncesine kadar en büyük kirleticilerden biri olan ABD’ye düşüyor. Çin, ABD, Rusya gibi ülkeler CO2 azaltım sürecine girmeden, Türkiye gibi ülkeler yüzde 50 azaltım bile gerçekleştirse, küresel ısınma durmaz.” 

Hayvan çiftlikleri biyo gübre merkezlerine dönüşecek 

“Türkiye’nin rüzgar, güneş ve biyo kütle alanlarında ciddi yatırımlar yapıyor. Hedef 2030 yılına kadar güneş enerjisinde 10 gigavat kapasiteye ulaşmak. Bu süreçte yeni teknolojilerin geliştirilmesi büyük bir rol üstlenecek. Raporda, Türkiye’nin gelişen koşullara göre kendisini yenileyeceğini ifade ettik. 2030’da belirtmiş olduğumuz kapasitenin de üzerine çıkabiliriz. Rüzgar enerjisine yönelik de yoğun yatırımlarımız var. 2014 yılında Türkiye’de üretilen toplam elektrik enerjisinin yüzde 10’u rüzgardan elde edildi. Öte yandan biyo kütle de önem verdiğimiz alanların başında geliyor. Atıkların hammadde olarak demir ve çelik gibi sanayi üretiminde kullanımına ağırlık veriyoruz. Bu kapsamda üç yıl önce 170 bin ton olan kapasite bugün 590 bin tona ulaşmış durumda. Hedefimiz 2 milyon tona ulaşmak. Bu sayede fosil yakıt kullanımını da minimize etmiş olacağız. 

150 milyon ton hayvan gübresi, 140 milyon ton biyo kütle yenilenebilir enerji kaynağı olarak kullanılıyor. Bu kapsamda hayvan çiftlikleri biyo enerji, biyo gübre merkezlerine dönüşecek ve bin 750 megavat kapasitede elektrik enerjisi üretilecek. Biyo kütlenin enerji amaçlı kullanımı ile fosil yakıt bağımlılığı azalacak. Öte yandan çöp depolamadan biyogaz üreteceğiz. Ulaşımda pahalı ve çevreyi kirleten çözümlerden vazgeçeceğiz.” 

Kentsel dönüşümle yüzde 40 enerji tasarrufu sağlanacak 

“Kentsel dönüşüm kapsamında her yıl 250 bin birimi dönüştürüyoruz. Bu sayede mevcut duruma kıyasla enerji tüketimini yüzde 40 azaltmış oluyoruz. Yeni binalarda yalıtım zorunluluğu var. Isıtma-soğutma, su ve gürültü yalıtımı yapılıyor. Yeşil binalarla ile ilgili yönetmelik çıkardık. Türk firmaları da yeşil binalar için projelendirme yapacaklar. Yıkılmasına gerek olmayan binalarda ise yatırım çalışmaları 2017 yılına kadar tamamlanmış olacak. Yatılım ve mantolama ile bir yandan yüzde 40 oranında enerji tasarrufu sağlanırken, diğer yandan binaların estetik görünümlerini de iyileştirmeyi amaçlıyoruz.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar