Yeni Varlık Barışı bildirim, ödeme ve kayıt

Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK
Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK VERGİNİN GÜNDEMİ [email protected]

 


Bilindiği gibi 2008'de, Varlık Barışı Kanunu olarak adlandırılan 5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması Hakkında Kanun ile gerçek ve tüzel kişilerin yurt içi ve yurt dışındaki kayda girmemiş varlıklarının milli ekonomiye kazandırılması amacıyla yasal düzenleme yapılmıştı. Bu yıl mayıs ayında yeniden Varlık Barışı'na ilişkin yasal düzenleme yapılmıştır. Yapılan bu düzenlemeleri de içeren 21.05.2013 tarih ve 6486 sayılı Kanun 29.05.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanunun başlığı "Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"dur. Kanun yürütme ve yürürlük maddeleriyle birlikte 15 maddeden oluşmakta olup, 13. maddesi vergi düzenlemelerini içermektedir. Gelir Vergisi Kanunu'na geçici 85. madde eklenmiştir.

DÜNYA Gazetesi'nde, 6.6.2013 tarihinde yayınlanan yazımızda yeni varlık barışından yararlanmak isteyen gerçek ve tüzel kişilerin nasıl bildirimde bulunabilecekleri açıklanmıştı. Bu gün yazımızda bildirimlerle ilgili olarak banka veya aracı kurumlarca yapılacak işlemlerle bildirimler üzerinden hesaplanan vergilerin ödenmesi ve yurt dışından yurda getirilen varlıkların kayda alınması üzerinde duracağız. Geniş açıklamalar 11.6.2013 tarih ve 28674 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yurt Dışındaki Bazı Varlıkların Ekonomiye Kazandırılması Hakkında (1) Seri No.lu Genel Tebliğ'de yer almaktadır.

Yurt dışında sahip olunan varlıkların bildirimi üzerine banka veya aracı kurumlarca yapılacak işlemler

Gerçek veya tüzel kişiler yurt dışında sahip oldukları varlıkları, iki nüsha olarak hazırlayacakları tebliğ eki Ek-l'de yer alan form ile bankalara bildirebileceklerdir. Formun bir nüshası, ilgili banka tarafından varsa bildirim nedeniyle açılan hesaba ilişkin bilgiler yazılıp tasdik edildikten sonra düzenlenen banka dekontlarıyla birlikte ilgilisine geri verilecektir.

Ayrıca bankalar, bildirim tarihini takip eden ayın sonuna kadar Türkiye'ye getirilen veya bu sürede Türkiye'de bulunan bankalardaki bir hesaba transfer edilen para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarım ilgili müşterileri adına açacakları hesaplara kaydedeceklerdir.

Gerçek veya tüzel kişilerce yurt dışında sahip olunan menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarıyla ilgili bildirim, tebliğ eki Ek- 3'te yer alan formdan iki nüsha olarak hazırlanarak aracı kurumlara da yapılabilecektir. Formun bir nüshası, ilgili aracı kurum yetkilisi tarafından açılan hesaba ilişkin bilgiler yazılıp tasdik edildikten sonra düzenlenen işlem sonuç formları ile birlikte ilgili kişiye geri verilecektir. Bildirilen menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları bu kurumlarda açılacak hesaplara kaydedilecek ve müşterilerin portföylerine dahil edilecektir.

Gerçek veya tüzel kişilerce yapılacak bu bildirimlerin yetkili kılınmış vekilleri veya kanuni temsilcileri tarafından da yapılabilmesi mümkündür. Bildirimin gerçek veya tüzel kişinin vekili ya da kanuni temsilcisi tarafından yapılması halinde, bankalar veya aracı kurumlarca söz konusu vekil veya kanuni temsilcinin yetkili olup olmadığı hususunun kontrol edileceği tabiidir.

Madde kapsamında bildirilen varlıklara ilişkin olarak banka veya araç, kurumlar tarafından herhangi her belge istenmeyecektir.

Yurt dışında sahip olunan varlıklara ilişkin verginin ödenmesi

15/4/2013 tarihi itibarıyla sahip olunan ve yurt dışında bulunan varlıklar, Türk Lirası cinsinden rayiç bedelleriyle Ek-2'de yer alan beyanname ile gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olunan vergi dairelerine beyan edilebilecektir. Vergi dairelerine beyan edilen varlıklara ilişkin olarak her hangi bir belge istenmeyecektir. Beyan edilen varlıkların değerleri üzerinden, vergi dairelerince %2 oranında tarh edilen vergi, tarhiyatın yapıldığı ayı izleyen ayın sonuna kadar ödenecektir.

Türkiye'de ikametgâhı bulunmayanlarla ilgili olarak söz konusu beyannamelerin alınması hususunda Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Başkent Vergi Dairesi Müdürlüğü, İstanbul Vergi Dairesi Bakanlığı Beyoğlu Vergi Dairesi Müdürlüğü ve İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı Konak Vergi Dairesi Müdürlüğü yetkili kılınmıştı, Türkiye'de ikametgâhı bulunmayanların yurt aşında bulunan varlıklarına ilişkin olarak bu yergi dairelerine beyanda bulunmaları ve tahakkuk eden vergilen ödemeleri mümkündür.

Banka veya aracı kurumların, kendilerine bildirilen varlıklara ilişkin olarak varlıkların bildirim değerleri üzerinden %2 oranında hesapladıkları vergiye ilişkin beyannameyi, Ek-4te yer alan beyanname ile aylık olarak vergi sorumlusu sıfatıyla bildirimi izleyen ayın on beşinci günü akşamına kadar kurumlar vergisi yönünden bağlı oldukları vergi dairelerine, 340 ve 346 sıra no.lu Vergi Usul Kanunu genel tebliğlerinde belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda elektronik ortamda vermeleri gerekmektedir. Tahakkuk eden vergiler ise aynı sürede ödenecektir.

Bildirilen veya beyan edilen varlıkların yasal defter kayıtlarına intikal ettirilmesi

Bildirilen veya beyan edilen varlıklar, Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükelleflerce, banka veya aracı kurumlara bildirildiği ya da vergi dairelerine beyan edildiği tarih itibarıyla belirlenen Türk Lirası karşılığı rayiç bedelleriyle, bildirim ve beyan tarihini takip eden ay sonuna kadar yasal defterlere kaydedilecektir.

Yurtdışında bulunan söz konusu varlıkların şirket adına beyan edilmesi durumunda ilgili şirket; gerçek kişiler adına beyan edilmesi halinde ise bu gerçek kişilerin kendileri, maddenin sağladığı avantajlardan yararlanabileceğinden, şirket adına bildirim veya beyana konu edilen varlıkların anılan şirketin yasal kayıtlarına intikal ettirilmesi zorunludur.

Özel fon hesabı açılması

Bilanço esasına göre defter tutan mükellefler, madde uyarınca yasal defterlerine kaydettikleri kıymetleri için pasifte özel fon hesabı açacaklardır. Söz konusu hesap sermayenin cüz'ü addolunacak ve sermayeye ilave dışında başka bir amaçla kullanılamayacaktır. Fon hesabında tutulan bu tutarlar, işletmenin tasfiye edilmesi halinde vergilendirilmeyeceği gibi Gelir Vergisi Kanunu'nun 81'inci maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 19 ve 20'nci maddeleri uyarınca gerçekleşecek devir ve bölünme hallerinde de vergilendirilmeyecektir.

Serbest meslek kazanç defteri ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükellefler, söz konusu kıymetleri defterlerinde ayrıca göstereceklerdir.

Gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince yukarıda yapılan açıklamalara göre yasal defterlere kaydedilen bu varlıklar, dönem kazancının tespitinde gelir unsuru olarak dikkate alınmayacaktır.

Gider ve amortisman uygulaması-satış zararlarının durumu

Tebliğ ile yapılan açıklamalar çerçevesinde ödenen vergilerin, hiçbir suretle gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınması ya da başka bir vergiden mahsup edilmesi mümkün değildir.

Bildirilerek veya beyan edilerek yasal defter kayıtlarına intikal ettirilen taşınmazlar hakkında Vergi Usul Kanunu'nda yer alan amortismanlara ilişkin hükümler uygulanmayacaktır. Amortisman ayrılmayacaktır.

Kayıtlara alınan bu varlıkların daha sonra elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gelirin veya kurum kazancının tespitinde gider veya indirim olarak kabul edilmeyecektir.

Kanaat verici belgeler, saklanması ve ibrazı

6486 Sayılı Kanun'la GVK eklenen yeni Varlık Barışı'na ilişkin geçici 85'inci maddenin uygulamasında kanaat verici belge: Devlet tarafından veya vevlet güvencesinde tutulan kayıt ve sicilleri; banka, banker, aracı kurumlar ve benzeri mali kurumlar ile posta idaresi, noter gibi kurum ve kuruluşların kayıt ve belgelerini, 213 sayılı Kanunun ikinci kitabının üçüncü kısmında yer alan belgeler ve muadili belgeler ile bilgi değişiminde bulunulan yabancı ülkelerde yetkili makamlardan alınarak mahallindeki Türk elçilik ya da konsoloslukları, yoksa ilgili ülkenin Türk menfaatini koruyan aynı nitelikteki temsilcileri tarafından tasdik olunan belgeler, kanaat verici belgeler olarak kabul edilmiştir.

Yukarıda belirtilen kayıt ve belgelerle gerçek ve tüzel kişilerce sahip olunan varlıklar arasında illiyet bağının kurulabilmesi ve 15.04.2013 tarihi itibariyle;

- Taşınmazların yurt dışındaki varlığının,

- Diğer varlıkların ise yurt dışında bulunduğunun ispatı gerekir.

Ayrıca, gerçek veya tüzel kişilerce madde kapsamında beyan edilen varlıklara ilişkin kanaat verici belgelerin gerektiğinde vergi incelemesine yetkili olanlara ibraz edilmek üzere zaman aşımı süresince saklanacaktır.


 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Aramalı vergi incelemesi 26 Eylül 2019