Yeni tüketiciniz kim?
Uzay 1999 dizisini heyecanla seyrettiğimiz yıllar daha dün gibi geliyor. 1999 yılını heyecanla beklerken bir anda geldi geçti yıllar. Hâlâ dizideki düzeye ulaşamadı uzay maceramız gerçi, ama olsun. 2023 hedefleri ortaya koyulduğu zaman da benzer bir duygu hissetmiştim. Daha çok uzun yıllar var 2023’e diye düşünmüştüm ama yıllar yine hızla ilerlemeye devam ediyor. 2016 yılına giriyoruz derken, ilk ayını tamam erdirdik bile. İkinci ayın içinde de hızla ilerlemeye devam ediyoruz. Yani 2023 çok daha yakın geliyor artık.
Teknolojik gelişmeler de inadına hayatımızı, hatta hayata bakışımızı ve alışkanlıklarımızı çok hızlı şekilde değiştirmeye devam ediyor. Değişim o kadar hızlı gerçekleşiyor ki açıkçası ben kendi adıma sanki hiç değişim yaşamamışım gibi mevcut durumun hep böyle olduğunu sanıyorum. Mobil cihazlarla ilişkimiz bu duruma en güzel örnektir. İnternet ve mobil cihaz bağımlılığımız yıllardır, hatta ilk günden beri hep böyleydi gibi geliyor ama istatistiklere baktığımız zaman gerçeği fark edebiliyorum. Çok değil bundan 7 yıl önce, 2009 yılında internet trafiğinin sadece yüzde 0,7’si mobil cihazlar üzerinden gerçekleşirken günümüzde bu oran yüzde 40’a gelmiş.
Kuşkusuz mobil cihazların ve internet teknolojisinin gelişimi bunu sağlayan temel bileşen ama asıl önemlisi bu bizim yaşam alışkanlıklarımız değişiyor. Diğer taraftan mobil cihazların bu hızlı pay artışlarında Y kuşağının en gencinin 16 yaşına, Z kuşağının ise önemli bir kısmının ebeveynleri tarafından mobil cihaz sahibi yapılabilecek yaşlara gelmiş olmasının etkisinin çok büyük olduğunu unutmamak gerekir. Y ve Z kuşakları 2015 sonu itibariyle nüfusumuzun yüzde 57’sini oluşturuyor. Toplamı 45 milyona varan bu gençlerin iş hayatına tüketici veya üretici olarak katılan kısmı ise halen toplam nüfusumuzun yüzde 20’leri düzeyinde. Ama çok yakın bir gelecekte bu iki kuşağın etkileri daha da öne çıkacak. Her şeyden önce nüfusumuzdaki asıl tüketici onlar olacaklar.
Doğal olarak onların yaşam alışkanlıkları genel tüketici özellikleri haline gelecek. Bugün, ben X kuşağının ilk temsilcilerinden biri olarak bile internette herhangi bir bilgiye ulaşamadığım veya bir işlemi internet üzerinden yapamadığım zaman az da olsa strese giriyorum. Y ve Z kuşağının neler hissettiğini düşünmek bile istemiyorum.
Ancak olay sadece interneti bir alışveriş paltformu kullanabilmek olarak basit kalmayacak. Yeni tüketicilerimiz, internet üzerinden veya yüz yüze alış veriş yapmalarından bağımsız olarak her türlü satın alma kararlarında yani evde, sokakta, markette bilgi teknolojilerinden yararlanabilmek de isteyecekler. Bu kuşakların ve bunlara ayak uydurmaya çalışanların neler isteyeceği kabaca da olsa hayal edilebilir olmasına karşılık, asıl önemlisi hizmet sunanların bugün bu gelişime karşı alacağı tavır. Bu tavır veya tavırsızlık geleceğin büyük oyuncularının kimler olacağının da en önemli belirleyicisi olacak.