Yeni teşvik öncesi eski teşviklerle ilgili bir bilanço

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

 

 

Türkiye 1998 yılından bu yana 4325, 5084 ve dört bölgeli sistem olmak üzere üç teşvik sistemi uygulamış durumda. Bunlardan ilk ikisinde önemli değişiklikler ve genişletmelerde yapılmış. Ancak, yapılmayan yeni teşvik öncesi, bu eski üç teşvik döneminin bilançosunun çıkarılması. Bu teşvik uygulamaları ile ilgili sahadan illerden gelen şikayetlerin neler olduğunun ve yeni teşvik talepleri içersinde nelerin yer almasını istediklerinin açıklıkla ortaya konulmaması. Bu nedenle bugün açıklanması beklenen teşvik geçmiş teşvik dönemlerinin bilanço sonuçlarına göre kurgulanmasında eksiklikler taşıyabilecektir.


Bazı bakanların bazı bölümleri üzerine bilgiler verdiği yeni teşvik sisteminin ana hatlarının bugün Başbakan tarafından açıklanacağı, daha sonra da ilgili bakanların detaylı açıklamalar yapacağı yönünde bilgiler söz konusu. O nedenle 1998 yılından bu yana çıkartılan ve ağırlıklı olarak bölgesel farklılıkların azaltılması amacını güden 4325, 5084 sayılı teşvik yasaları ile 2009 yılında çıkarılan dört bölgeli teşvik sisteminin sonuçları üzerinde durup bir bilanço çıkartmanın, açıklanacak teşvik sistemine bir altlık olacağına inanıyorum.


1998 yılında yürürlüğe giren 4325 sayılı Teşvik yasası 1500 doların altındaki illerle O Hal bölgesinde  yer alan 22 ili kapsıyordu. Ağırlıklı olarak ülkenin Doğu-Güneydoğusundaki illeri içeriyordu. Bunların yanı sıra iç Anadolu ve batı illerinden bazıları da kapsam Batıdaki bazı iller de içersindeydi. Teşvik içersinde gelir ve kurumlar vergisi istisnaları, yatırım indirimleri ve çalışanların prim ödemelerinde istisnalar söz konusuydu. Bu uygulamaya bağlı olarak Doğu ve Güneydoğu'daki illerde önemli yatırımlar gündeme gelmezken, Bilecik gibi özellikle İstanbul'dan ayrılan sanayi kuruluşlarının yatırımlarıyla, 4325 döneminde önemli yatırımlar çektiler.


2002 yılında illerin ekonomik gelişmişlikleri dikkate alınarak 36 ilin kapsam içersine alındığı 5084 Teşvik yasası çıkarıldı. 2005 yılında bu illere 13 il eklenerek il sayısı 49'a çıkarıldı. Ardından Gökçeada ve Bozcaada'nın eklenmesiyle sayı 51'e yükseltildi. Yine benzeri yatırım teşvikleri ve istisnalar getiren bu teşvik yasasının kapsamı genişletilip, "Her yere teşviğe" dönüştüğü için, yine doğu ve güneydoğu illerinde istenilen sonuç alınmazken Uşak, Düzce ve Osmaniye bu teşvik döneminde önemli yatırım çeken iller olma özelliğini gösterdi. Doğu'da Diyarbakır'da 5084 döneminde belli oranda yatırım alan il oldu.


2009 yılında yurdun bütününü dört bölge olarak ele alıp, farklı oranlarda teşvik uygulaması getiren Teşvik sistemi yürürlüğe girdi.  Bu Teşvik sisteminde 2011 yılı sonuna kadar yurt içersindeki kuruluşlar dört bölgede 136 milyar 300 milyon liralık teşvikten yararlanmış. Gelişmiş illerin yer aldığı Birinci ve İkinci bölgede bulunan 24 il bunun 80 milyardan fazlasını yüzde 67.8'ini kullanırlarken, üçüncü ve dördüncü bölgede yer alan 57 il bunun 40 milyar kadarını yüzde 32,2'sini kullanabilmiş.


Bu üç teşviğin bilançosu yeni teşvik konusunda daha titiz davranılması bölgeler arasında sadece bazı istisnalar ve oran farklılıkları ile amaçlanan bölgeler arası farklılığın azaltılmasının sağlanamayacağını, daha hassas bir terazi ile uygulama yapılması gereğini ortaya koyuyor.


Ayrıca, uygulanan teşvik sistemleriyle ilgili olarak yerel değerlendirmelerin ve şikayetlerin mutlaka önemsenmesi gerektiği sonucunu getiriyor. Son dört bölgeli sistemde benzeşen illerin farklı katagoriler içersinde yer almaları önemli şikayetlere yol açmıştı. Daha 2009'a kadar 5084 kapsamında olan Düzce kendisinin Birinci bölge içersinde yer almasının kendileri için büyük sorun yarattığını dile getiriyordu. Birçok il de bulunduğu bölgede yer alan illerle kendilerini karşılaştırdıklarında haksızlığa uğradıklarını dile getiriyorlardı.


Birçok ilde yeni sistem hazırlanırken, kendi illerinin geçmiş teşvik sistemlerindeki durumlarını inceleterek, mağduriyetlerini ortaya koyuyorlardı. Bu illerden bir olan Diyarbakır, 300 işadamının katıldığı anket sonuçlarıyla bir araştırma yaptırarak, bu anket sonuçlarını ele aldıkları çalıştayda geçen hafta kendileri için uygun Teşvik Modelinin temellerini belirlemeye çalıştı.
 

Yeni Teşvik sisteminde uygulanacağı belirtilen DPT'nin iller için 50'nin üzerinde sosyal gelişmişlik kriterine dayalı çalışmasının sonuçları da henüz topluma açıklanmadı. 


Bütün bunlar ve eski teşvik sisteminin bilançosu bize göre açıklanacak yeni teşvik sisteminin hala genel modeli ortaya koyabileceğini ve zaman içersinde bu modelin içerisinin doldurulacağı yeni çalışmalara ihtiyaç olduğunu gösteriyor.


Ve mutlaka yeni sistemle birlikte 1998'den bu yana uyguladığımız üç Teşvik sisteminin bilançosunun ortaya konmasını gerekli kılıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar