Yeni hedef teknoloji şirketi olmak
Apple, Amazon, AliBaba, Facebook, Google ya da Microsoft… teknoloji şirketlerinin hızla büyüyüp Fortune 500 listelerinde üst sıralara tırmanması elbette tesadüf değil. 20. yüzyılın sonu ile başlayan teknoloji egemenliği, 21. yüzyılda artık her şirket için bir gerekliliğe dönüştü. Günümüzde teknolojiyi önceliklendirmemiş, iş süreçlerinin bir yerine koymamış şirketlerin geleceğe güvenle bakmaları mümkün değil. Şirketler bununla da yetinmiyor, teknolojiyi o kadar çok içselleştiriyorlar ki en sonunda asli işlerinden elde ettikleri gelirler kadar teknoloji ürün ve çözümlerinden gelir elde etmeye başlıyorlar.
Bunun günümüzde birçok örneği var. Örneğin Lego’yu anımsarsınız, hani şu çocukken birbirine geçirdiğiniz minik plastik tuğlalar. Lego, Z neslinden sonra hızla azalan ilgiyi teknoloji kullanarak çözdü. Hem dijital oyunları ile kendisine olan ilgiyi artırdı, hem de robotik konularda yeni ürünler sunarak STEM çözümleri ile okullara girmeyi başardı. Günümüzde Lego kendisini bir teknoloji şirketi olarak tanımlıyor.
Benzer bir şey, dünyanın en büyük perakende zinciri Walmart için de geçerli. Şirket geçen yıllarda en çok yatırımını robotik yazılımlara, yapay zekaya, VR kafalıklara ve tüm bunlar için veri analizi geliştirecek yeni personele yaptı. Şirket 2018 yılında e-ticaret hacmini %40 artırdığını duyurmuştu. Bu yılın yalnızca ilk çeyreğinde ise aynı hacim %43 oranında arttı. Walmart artık müşterilerinin online dünyada neyi önceden sipariş edebileceğini kestirip, alışveriş sepetlerini otomatik olarak dolduracak ve onlara zaman kazandıracak çözümlere yatırım yapıyor. Yani sanal dünyada artık sizin alışveriş rehberiniz olmayı hedefliyor. Walmart CTO’su da kendilerini bir teknoloji şirketi olarak tanımlıyor.
Muhtemelen birçoğunuz spor için farklı marka ayakkabı giyiyorsunuz. Yeni nesil spor ayakkabılar artık size rahat ve konforlu bir spor deneyiminden çok daha fazlasını vaat ediyor. Nike bu konuda yaptığı geliştirmeler ile kendi kendine bağlanan, spor aktivitelerinizi ölçen ayakkabılar geliştirdi. Daha da ilerisi, artık online mağazadan ayakkabı satın alırken, bu model benim ayağıma olur mu olmaz mı derdine de son veriyor. Nike Fit isimli uygulama sayesinde telefonunuzun kamerası üzerinden ayağınızın ölçüsünü alıp ilgili modelin hangi ebadını satın almanız gerektiğini bulabiliyorsunuz. Nike kendini bir teknoloji şirketi olarak tanımlıyor.
Örnekler çoğaltılabilir… işletmeler gelecek yüzyılda farklı bir kitleye hitap edeceklerinin farkında olması gerekiyor. Şu anda 16 yaşında olan bir genç, 6 sene sonra muhtemelen üniversiteden mezun olup ilk maaşını almaya başlayacak. Bu kitlenin ürünleriniz, çözümleriniz ya da sunduğunuz hizmetlerden beklentisi farklı olacak. Bu geleceği ancak teknolojiyi şirketinizde içselleştirerek yakalayabilirsiniz.
Akıllı servis merkezi
Geçtiğimiz günlerde Samsung’un yeni Akıllı Servis Merkezi’ni ziyaret etme fırsatı buldum. Samsung Electronics Türkiye Müşteri Hizmetlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Gökhan Uğurlu, bu yeni merkezlerden şu ana kadar 14 adet açtıklarını söyledi. Yakın zamanda da 21 9 ilde toplam 21 merkeze çıkaracaklar. Akıllı merkez ne yapıyor? Samsung marka cep telefonunuz arızalandığında bu merkeze randevu almadan gelebiliyor, tamir veya değişim işini 1 saat içerisinde yaptırabiliyorsunuz. Eğer mümkün ise telefonunuzdaki veriler de yeni telefona aktarılmış oluyor. Modern ve yenilikçi bir tasarıma sahip merkezlerin artması, müşteri memnuniyeti açısından faydalı olacaktır.