Yeni gelir idaresi özelgeleri

Zeki GÜNDÜZ
Zeki GÜNDÜZ VERGİ POLEMİKLERİ [email protected]

 

Sevgili DÜNYA okurları bu konu ile ilgili yazımın ilk bölümünü çarşamba günü yayımlamıştık.
Bugün devam ediyoruz. Özelgelerden önemli bazılarının özeti aşağıda yer almaktadır.

7- İş ortaklığına ait tevkif yoluyla kesilen vergilerin iş ortaklığına ait kurumlar vergisi beyannamesinden mahsubu sonunda kalan iade alacağının, vergi borçlarına mahsuben iade edilmesi (16.05.2013 tarih ve 19 sayılı özelge)

Kurumlar vergisi mükellefi olan iş ortaklığına ait tevkif yoluyla kesilen vergilerin, iş ortaklığınıza ait kurumlar vergisi beyannamesinden mahsubu sonunda kalan iade alacağının; öncelikle ortaklığın muaccel hale gelmiş başka vergi borçlarına mahsup edilmesi, böyle bir borcun olmaması halinde ise iş ortaklığını oluşturan ortakların muvafakatının da alınması şartıyla, ortaklığı oluşturan ortakların vergi borçlarına mahsuben iade edilmesi mümkündür. Ancak, ortakların hisse oranlarını aşan tutarlarda yapılan mahsuben iadelerde transfer fiyatlandırması ile ilgili hükümlerin dikkate alınması gerekmektedir.

8- Yıllara sari inşaat işi kapsamında alınan makine ve teçhizat bedelinin vergi kesintisine tabi tutulup tutulmayacağı (15.05.2013 tarih ve 448 sayılı özelge)

Özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden; imzalanan sözleşmenin anahtar teslimi götürü bedel sözleşmesi olduğu, sözleşme hükümlerine göre taahhüt edilen işle ilgili olarak makine, teçhizat ve ekipmanın anılan sözleşmenin eki özel teknik şartnamesindeki hüküm gereğince ilgili idareye teslim edileceği anlaşılmıştır.

Sözleşme hükümlerine göre taahhüt edilen işin malzeme, makine ve teçhizat tedarikini de kapsayan komple yapım işi olduğu görülmektedir. Bu nedenle işin Gelir Vergisi Kanunu'nun 42. maddesinde belirtilen birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarım işi olarak değerlendirilmesi gerektiğinden, sözleşme kapsamında şirkete yapılacak hakediş ödemeleri üzerinden Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 15. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi hükmü uyarınca %3 oranında vergi kesintisi yapılması gerekmektedir.

9- Yurt dışı iştirakten elde edilen kazancın Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 5-1/b maddesine göre istisna olup olmayacağı (14.05.2013 tarih ve 447 sayılı özelge)

Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen istisna hükmünün uygulanabilmesi için, maddede sayılan şartların topluca yerine getirilmesi gerekmektedir.

Yurt dışında yerleşik iştirakin kazancının ilgili ülkede %10 oranında vergiye tabi tutulması nedeniyle, iştirak edilen kurumun faaliyette bulunduğu ülke vergi kanunları uyarınca en az %15 oranında gelir ve kurumlar vergisi benzeri toplam vergi yükü taşıması şartı sağlanamadığından, bu iştirakten elde edilen kazancın, anılan bent kapsamında kurumlar vergisinden istisna tutulması mümkün değildir.

10- Serbest bölgede faaliyet gösteren şirketin almış olduğu makine ve teçhizat desteğinin kurumlar vergisi istisnasından faydalanıp faydalanmayacağı (14.05.2013 tarih ve 115 sayılı özelge)

Serbest Bölgede üretim faaliyetinde bulunan şirkete Kalkınma Ajansı tarafından sağlanan makine alımına ilişkin destek, üretim faaliyeti dışında elde edilen bir kazanç niteliği taşıdığından, serbest bölgelerde uygulanan kurumlar vergisi istisnası kapsamında değerlendirilmeyecek olup söz konusu hibe tutarının ilgili dönemin kurum kazancına dahil edilmesi gerekmektedir.

11- 6111 sayılı Kanun'dan yararlanılarak ortaklar cari hesabının düzeltilmesi sonucu bilançoda oluşan ticari zararın geçmiş yıl karlarından mahsup edilip edilmeyeceği (14.05.2013 tarih ve 114 sayılı özelge)

6111 sayılı Kanun'un 11. maddesi kapsamında ortaklar cari hesabının düzeltilmesi sonucu "Diğer olağan dışı gider ve zararlar" hesabına kaydedilecek tutar gerçek anlamda ticari bir zarar niteliği taşımamaktadır. Bu nedenle söz konusu tutarın kurum kazancından indirilmesi mümkün olmadığı gibi geçmiş yıl kârlarına mahsup edilmesi halinde söz konusu mahsup işlemi kar dağıtımı olarak değerlendirilerek, bu tutar üzerinden kar dağıtımına bağlı vergi kesintisi yapılacaktır.

12- İngiltere mukimi firmanın Türkiye'de sahibi bulunduğu gayrimenkulün satışından elde edeceği kazancın vergilendirilmesi (02.05.2013 tarih ve 649 sayılı özelge)

İngiltere mukimi limitet şirket tarafından iktisap edilen, Türkiye'de bulunan taşınmazın satışından elde edilen kazançta vergileme hakkı, Türkiye - İngiltere Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması'nın 13. maddesinin 1. fıkra hükmü gereğince Türkiye'ye ait olup, vergilendirmenin iç mevzuatımız hükümleri çerçevesinde yapılması gerekmektedir.

Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 26. maddesinde, dar mükellef kurumlar tarafından elde edilen diğer kazanç ve iratlara ilişkin olarak, Gelir Vergisi Kanunu'nda yer alan istisna hükümlerinden faydalanılamayacağı açıkça belirlendiğinden, taşınmazın satışından elde edilen kazanca, taşınmazın elde tutulma süresi göz önüne alınarak Gelir Vergisi Kanunu'nun 80. maddesi uyarınca istisna uygulanması mümkün değildir.

Dolayısıyla, kanuni merkezi yurt dışında olan şirketin 03.10.2006 tarihinde iktisap ederek 28.06.2012 tarihinde sattığı taşınmaz nedeniyle Gelir Vergisi Kanunu'nun mükerrer 81. maddesi hükmüne göre belirlenecek değer artış kazancının, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun özel beyana ilişkin hükümlerine göre vergilendirilmesi gerekmektedir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar