Yeni altına hücum

Cem KÜTÜK
Cem KÜTÜK Tersi Düzü cem.kutuk@dunya.com

Aslında Kaliforniya’da altın daha erken dönemlerde de bulunmuş ancak birkaç çiftçinin arasında sır olarak saklanabilmişti.

30 Mayıs 1847’de Meksika-ABD Savaşı, Amerikan zaferi ile sonlanmış ve bugünkü Kaliforniya eyaletini oluşturan topraklar Meksika’dan alınarak, ABD’ye katılmıştı. Bir yıl sonra, iki madencinin Kaliforniya’nın kuzeydoğusunda yer alan Coloma kasabasında altın bulması ilk kez basında yer aldı.

Aralık ayında ABD Başkanı’nın Kongre’de yaptığı konuşma ile teyit edilen bu buluştan yararlanmak için yaklaşık 300 bin kişi, ABD’nin diğer eyaletleri başta olmak üzere, Çin, Fransa, İngiltere, İtalya, Filipinler ve Latin Amerika ülkelerinden Kaliforniya’nın Sierra Nevada bölgesine altın aramak için akın etti. Bölgeye ABD’nin doğu yakasından ulaşımı sağlayacak bir altyapı mevcut olmadığından, özellikle deniz yolunu kullanmak popülerdi.

1848 devrimlerinin ‘kıta Avrupası’nda yarattığı kaos ortamı, başta Fransızlar olmak üzere pek çok Avrupalıyı altın umudu ile bölgeye getirdi. 1840’ların başında 200 kişinin yaşadığı bir köy olan San Francisco’nun nüfusu kısa sürede 36 bini geçti. Bölgenin ekonomisinde o derece bir artış gerçekleşti ki iki yıl sonra Kaliforniya’ya devlet olma hakkı tanındı.

Kazma, kürek, kot satanlar...

Hızla zengin olmak yeni gelenlerin rüyalarını süslüyordu. İşleri yaver gidenlerin birkaç ayda on yıllık gelirine eşit miktarda altın bularak bölgeye yerleşebildiği haberleri manşetleri süslüyordu. Hızla bölgeye ulaşan pek çok kişi önemli miktarda altın bulduysa da bu macerada elindekini de kaybeden, kötü şartlarda hastalıklardan (Kolera ve sıtma çok yaygındı), hatta henüz bölgeye varamadan yolda kazalardan ölen binlerce kişi oldu.

Bugünden bakılınca en büyük kazancı bu kalabalık kitleye altın aramada kullanılan araç gereçle, kalacak yer ve gıda satan işletmecilerin elde ettiği görülüyor. Altın bulanların ulusal basında yer almasına ön ayak olan ve bölgede ilk hırdavat dükkânlarını açan Samuel Brannan ile 1853 yılında altın arayanlara arazide çalışma koşullarına dayanıklı kot pantolonları satmak için ilk dükkânını açan Levi Strauss (Levis markasının kurucusu) da bunlar arasında önde gelenlerdi.

Yüksek hızlıçip üreticileri

 Kaliforniya altın hücumundan bahsetmemin sebebi bu yılın “altın” teması olan üretken yapay zekâ konusundaki gidişatın benzer olduğunu düşünmem. Üretken yapay zekâ uygulamalarının yaygınlaşması için gerekli altyapıyı sunmakta olan büyük teknoloji şirketleri devasa yatırım bütçeleri açıklıyor.

Bu yatırımlar ile oluşturulan veri merkezlerinde kullanılan yüksek hızlı çipleri üretenler, bugünün altına hücumunda madencilere kazma kürek ve kova satanlar. Halka açık şirketlerin yılın kalanındaki performansı için bir gösterge olan ilk çeyrek bilançoları açıklanmaya devam ediyor.

Yapay zekâ uygulamalarına yönelik sunucuların önemli bir üreticisi olan Dell, müşteri ilişkileri yönetimi (CRM) ve süreç otomasyonu yazılımlarında pazar lideri olan ve yapay zekâ uygulamalarının monetizasyonu için önde gelen oyuncular arasında görülen Salesforce ve UIPath’in bilançoları, yapay zekâ alanındaki heyecanlı beklentilerin iş sonuçlarına izleyenler için önemli idi.

Düşüncem değişmedi

 Dell’de tüketici ve depolama ürünleri tarafında daralma dikkat çekici, ancak özellikle yüksek kapasiteli sunucu tarafındaki büyüme genelde yarıiletken, özelde grafik işlemcisi (NVDA) talebi için pozitif. Salesforce’da büyümenin yavaşlaması ekonominin sonraki çeyreklerdeki büyüme hızı bakımından düşündürücü bir gelişme. İş süreçleri otomasyonu için yazılım hizmeti veren UIPath’ın ikinci çeyrek için beklentilerin altında büyüme öngörmesi yapay zekâ yatırım temasını takip edenler için düşündürücü.

Üretken yapay zekânın hangi yoğunluk ve hızla hayata dâhil olacağı ve özellikle bu imkânların geliştiriciler tarafından nasıl gelire çevrileceği karmaşık ve henüz tartışmaya açık konular.

Ancak gelecek yıllarda asıl değer yaratacak olanların, bu uygulamaları geliştiren veya bulut üzerinden kullanıma sunanlardan ziyade, farklı sektörlerde iş süreçlerinde kullanarak maliyetlerini düşürecek ve/veya bu uygulamalar sayesinde ürünlerini daha yüksek fiyatla satabilecek büyük ölçekli küresel şirketler olacağı düşüncem değişmedi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Bilançoların dili olsa 07 Mayıs 2024
Şubattan gözükenler 13 Şubat 2024