Yem fiyatını yükselten 4 neden ve besicilerin yakınmaları/önerileri
Yılbaşından bu yana yem fiyatlarının yüzde 70 oranında artmasına neden olan dört unsuru yaptığım sohbetlerde öğrendim. Hayvan sayısını 50 bin baştan 12 bin başa kadar indiren bir dostumun hayvancılığın gelişmesi için süte destek verilmesi önerisini ve besicilerin taleplerini sizlerle paylaştım.
Türkiye Yem Sanayiçileri Birliği Başkanı Ülkü Karakuş'un söylediği, "Yılbaşından bu yana yemde hammadde maliyeti yüzde 70 arttı” bilgisini arkadaşımız Hüseyin Gökçe’nin haberinde okuyunca, besicilikle uğraşan dostlarımla ve tarım yazarımız Ali Ekber Yıldırım’la bunun nedenlerini, sonuçlarını ve olması gerekenleri konuştum.
Önce Karakuş’un haberde yer alan yem hammadde maliyetinin yüzde 70 artmasının neden kaynaklandığını belirten hesaplamasına bakalım:
“Yılbaşından bu yana dolar kuru yüzde 9.9 artarak 3.73’ten 4.10 liraya çıktı. Buna karşılık 1 ton soya fiyatı yüzde 54.6 artışla 375 dolardan 580 dolara yükseldi. Böylece yılbaşında 1 ton soyaya bin 400 lira ödeyen yem üreticisi şimdi yaklaşık 2 bin 400 lira ödüyor. Başka bir ifade ile maliyeti yılbaşından bu yana yüzde 70 artış gösterdi.”
Peki , fiyat artışına neden olan 4 gelişme nedir ?
- En büyük soya üreticisi Arjantin’de soya üretimi azaldı.
- Türkiye’nin ithal ettiği yem amaçlı soyada GDO tartışması nedeniyle denetim arttı. Bu girişi azalttı.
- Yem için Rusya ve Ukrayna’dan aldığımız ayçiçeği küspesinin fiyatı da Çin’in alıcı olarak pazara girmesiyle yükseldi.
- Dolardaki artış da ithal fiyatını artıran bir başka unsur oldu.
Besici bir dostum kendi durumunu anlattı ve öneride de bulunurken şöyle dedi:
“20 yıldır hayvancılık yapıyorum. 40 bin dönüm arazide hayvancılığı 50 bin başa kadar çıkarmıştım. Sorunlar nedeniyle, karlılık azalınca 12 bin başa kadar düşürdüm. Kimse bana niye hayvan sayısını düşürdüğümü, derdimin ne olduğunu sormadı. Derdimi anlatmak istediğim yetkililer de randevu vermedi. Bu işin kökünde süt yatıyor. Süt para etmeyince, 5 kuruş kazanacağım diye hayvancılıktan vazgeçiliyor. Mazotta filan verilen destekler yerine, süte iyi fiyat vererek karlılık sağlayarak hayvancılık yapanlar desteklenmeli. Destek verilirken sorunlar, hastalıklar unutulmamalı. Hayvancılıktan vazgeçenlerin niye vazgeçtikleri araştırılıp, onları vazgeçiren sorunların halledilmesine çalışılmalı. Mera hayvancılığının geliştirilmesiyle, yem fiyatlarındaki bu hızlı artışların önüne geçilmeli.”
Daha önce karkas et ithal ediliyordu. Sakatat fiyatları artıyordu. Şimdi 500 bin kasaplık hayvan ithal kararı alındı. Besiciler alınan her ithalat kararının kendilerini zora soktuğunu, ülkede besi hayvanı yetiştirilmesini amaçlayan desteklere ihtiyaç olduğunu bunun da ancak hayvancılık politikasının bütünsel olarak eli taşın altında olan hayvancılıkla uğraşanlarla hazırlanabileceğinin altını çiziyorlar. Yemdeki fiyat artışına yol açan sorun karşısında gümrük vergilerinin sıfırlanmasını, biyogüvenlik ile ilgili kanunun AB’ye uyumlu hale getirilmesini talep ediyorlar. Bu yönde kararlar alınmazsa et, süt ve yumurta fiyatlarının artışının önlenemeyeceğini söylüyorlar.
Yem fiyatlarında yılbaşından bu yana yüzde 70’lik fiyat artışı nedeniyle, zammın kapıda olduğu et ve süt fiyatları konusunda, fiyat artışına neden olan konuları ve ne yapılabileceğini besicilik yapanlarla konuştum. Görüşlerini sizinle de paylaşmak istedim.