Yazdım cevap gelmedi…

İhracatta pazarlama çalışmalarının, hedef pazar belirleme aşamasını geçmiş ve müşteri belirleme konusunda belli bir yere kadar gelmiş olan dostumuz, olası müşterilerle yazışmalara başlamış. Yollamaya çalıştığı tanıtım iletilerinin, istenmeyen posta kutusuna düşmesini engellemek için de gereken önlemleri almış.

Çok sayıda ileti yollamak durumunda kaldıkları için de bir “Çoklu posta yollama programı" kullanıyorlar. İletileri alan olası alıcıları da kuşkulandıracak ek yollamaktan kaçınıyorlar. Yollamış oldukları yüzlerce iletiye karşılık olarak gelen cevapların sayısı da bir elin parmaklarını bile bulmuyor. Sızlanmalarının asıl sebebi de bu. “O kadar emek verip bu adresleri bulduk amma yazdıklarımıza kimse cevap vermiyor" diye şikâyet ediyorlar.

Aslına bakarsanız, bu şikâyet ile ilk kez karşılaşmıyoruz. İhracat pazarlarında bu tür çalışma yapan veya yapmış olan işletmelerin, neredeyse tamamına yakın bir kısmından bu sızlanmayı duyuyoruz. O zaman da onlara şu soruyu yöneltiyoruz “Siz, size gelen iletilerden kaç tanesini açıp okuyor ve cevap yazıyorsunuz?” Atasözü ne diyor; “İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır.“ Eğer siz, size gelen iletilerin hepsini açmayıp, eklerine bakmayıp ve bazılarını da dikkate bile almayıp hemen siliyorsanız, başkalarının farklı bir şeyler yapmasın nasıl beklersiniz?

O zaman da farklı bir sızlanma ile karşılaşıyoruz “Bu kadar emeği boşuna mı harcadık?”

Hiç kuşkusu yok ki boşuna harcamadınız. Sadece işte bazı eksiklikler var.

Gönderdiğiniz iletinin, yönlendirdiğiniz alıcının eline geçtiğinden emin misiniz? Ya da iletiyi yolladığınız adres, gerçekten o iletinin yollanması gereken adres miydi? Alıcının iletiyi açıp açmadığı kuşkusunu zaten belirmiştik. Bir de işin içine kullanılan güvenlik programları girip iletileri kuşkulu olarak nitelendirip en baştan siliyorsa?

Telefon paralarından kurtulmanızı sağlayacak, internet üzerinden ucuza telefon görüşmeleri yapmanızı sağlayacak Skype ve benzeri programları kullanın ve olası müşterilerinizi telefon ile arayıp konuşarak iletişim kurmaya çalışın. Neden böyle bir program derseniz, Whatsapp veya Viber gibi programlar, muhatabınızın cep telefonunda da varsa ve siz o telefon numarasını biliyorsanız işe yarar. Hâlbuki Skype kullanırsanız bölge fark etmeksizin sabit veya cep telefonları ile ucuza görüşme yapabilirsiniz.

Pazar araştırması yaptığımız çalışmalarımızda aradığımız birçok kişi “Bize böyle bir mesaj gelmedi" veya “Biz o adresi artık kullanmıyoruz" gibi cevaplar verdiler. Onların verdiği yeni adreslere yeniden e-posta yolladık. İletilerimize ek koyacağımızı ve virüs taramasından geçmiş temiz ekler olacağını söyledik. Hapsi başarılı sonuç verdi mi? Kuşkusuz hayır… Yaptığınız çalışmalardan yüzde iki olumlu sonuç alırsanız başarılısınız dersem hiç de abartmış olmam. Bir de bu telefon görüşmelerinde, kraldan fazla kralcı işgüzar engelini de aşmaya hazır olun.

Her zaman ifade ettiğim bir şeyi tekrarlamakta fayda var; “İhracatın tek anahtarı sabırdır." Eğer sizde bu yoksa vazgeçin bu sevdadan. Sabır ve istikrar sizleri başarıya taşıyacaktır.