Yayıncılar Birliği Raporu

Faruk ŞÜYÜN
Faruk ŞÜYÜN ODAK [email protected]

 

Türkiye Yayıncılar Birliği “düşünce ve ifade özgürlüğü için mücadele eden yazar ve yayıncılara bu haklı mücadelelerinde yanlarında olduklarını belirtmek, kamuoyunun dikkatini bu mücadeleye çekmek, düşünce ve ifade özgürlüğünün önünü tıkayan yasalarda gerekli değişiklik ve düzenlemelerin acilen yapılması talebini vurgulamak amacıyla her Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülleri” veriyor.
Bu yılki ödüller, yazıları ve kitapları nedeniyle çeşitli cezalara çarptırılan ve yargılanmaları süren yazarlar adına Ahmet Altan’a, yayınladığı kitapları toplatılan ve yargılanan tüm yayıncıları temsilen Aram Yayınları Yayın Koordinatörü Gökhan Bulut’a, ağır ekonomik ve siyasal koşullar altında mesleklerini inatla sürdüren kitapçıları temsilen İstanbul Bebek’teki Türkü Kitabevi’nde kesintisiz 41 yıldır kitapçılık mesleğini sürdüren Nuran Sivri’ye verildi. Ayrıca ülkemizde düşünce ve ifade özgürlüğü önündeki hukuki engelleri asmak için yıllardır emek veren avukat Fikret İlkiz de Düşünce ve İfade Özgürlüğü Onur Ödülü’nün sahibi oldu.
Dağıtılan rapor ise düşünce ve ifade özgürlüğündeki sıkıntıların sürdüğünü gösteriyordu. te 32 sayfalık rapordan kimi satırbaşları:
Aralarında Müge Tuzcuoğlu, Perihan Mağden, Ahmet Altan, Pınar Selek, Ayşegül Devecioğlu, Temel Demirer, Sevan Nişanyan, Fazıl Say’ın da bulunduğu birçok yazar ve yayıncıya dava
açılmıştı.
Türkiye genelinde çok sayıda yazar, sair, çevirmen ve yayıncı terör suçlamalarıyla tutuklu bulunuyordu.
Milli Eğitim’de de sıkıntılar vardı: Örneğin, Feridun Fazıl Tülbentçi’nin Barbaros Hayreddin Geliyor adlı eseri “müstehcen ifadeler yer aldığı” gerekçesiyle 100 Temel Eser Listesi’nden çıkarılmıştı.
Yunus Emre’nin bir ilâhisinin Türk edebiyatı ders kitabında sansürlenerek kullanıldığı görülmüştü.
Bir Türkçe öğretmeni hakkında 100 Temel Eser arasında yer alan Şeker Portakalı’nı sınıfındaki öğrencilere okuttuğu için soruşturma başlatılmıştı..
John Steinbeck’in Fareler ve İnsanlar kitabının bazı bölümleri sakıncalı bulunmuştu.
Melih Cevdet Anday’ın “Rahatı Kaçan Ağaç” adlı şiirinin ilk kıtasının değiştirildiği ortaya çıkmıştı.
Cahit Külebi’nin “Hikâye” adlı şiirinin bazı dizelerinin uygunsuz bulunarak sansürlenmişti.
Cemal Süreya’nın “Üvercinka” şiirinin bir dizesi değiştirilmişti. Raporda örnekler sürüp gidiyordu...
2012’de basın özgürlüğü konulu raporlarda da Türkiye düşük not almayı sürdürmüştü. Gazetecileri Koruma Komitesi’nin raporunda Türkiye “gazetecileri hapseden ülkeler arasında en kötüsü” olarak tanımlanmıştı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün 179 ülkeyi değerlendirdiği 2013 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye 148. sıradan 154’e düşmüştü.
Freedom House Dünya Basın Özgürlüğü Raporu’nda ise Türkiye 120. sırayı Kongo, Fiji, Liberya, Makedonya ve Şeyseller ile paylaşmıştı.
Bölgesinde “sıradışı” olarak nitelendirilen Türkiye önceki yıllarda olduğu gibi “kısmi özgür” ülke kategorisine dahil edilmişti.
Yayıncılar Birliği raporundan çok özetle kimi satırbaşları böyle.
2014 yılında, artık bu ödüllerin verilmeyeceği bir Türkiye’ye ulaşma dileğiyle...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar