Yavaşladıkça çoğalıyorum

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Yücel Uygun - DBA Consulting Eğitim ve Danışmanlık

Yukarıdaki çok sevdiğim söz, kendisinden sürekli ilham aldığım, ünlü Fransız yazar Montaigne’e ait. (1533-1592) 2018 yılına yavaş yavaş veda ettiğimiz bu günlerde bu sözü tekrar hatırlıyorum. Aslında düzenli olarak bu sözden besleniyorum desem daha doğru olur. Çünkü gerek okulda gerekse şirketlerdeki eğitimlerimde sık kullandığım bir aforizmadır. Hayatın belirli dönemlerinde bir durmak gerektiğini, "Nereden geldim, neredeyim, nereye gidiyorum, doğru yolda mıyım?" sorularının yanıtlarını ararken iyi düşünmek gerektiğini çok güzel özetleyen bir söz. Evet yavaşladıkça, kendi kendimize kalıp düşündükçe, yeni şeyler keşfediyoruz ve çoğalıyoruz.

Milyarlarca yıllık geçmişi olan dünyadan biz de geçiyoruz. Bazen gülüyoruz, seviniyoruz, bazen üzülüyoruz, hüzünleniyoruz, bazen de çocuklar gibi coşkuyla doluyoruz. Haftalar, aylar, yıllar birbirini kovalıyor. Gerçekten zaman su misali akıp gidiyor. Geride bıraktığımız güzel anılarımız yaşama sevincimizi artırırken, geleceğe dair hedeflerimiz de bizi hayata bağlıyor.

Hayat böyle akıp giderken, bir gün yaşlandığımızda, iş yapamayacak duruma geldiğimizde, kendimize şu soruyu soracağız: Bu benim gerçekten yaşamayı istediğim hayat mıydı? Yoksa Nietzsche’nin dediği gibi; "yaşam mı bizi yaşadı? Biz mi onu seçtik? O mu bizi seçti?’’

Günümüzde birçok kişi, maalesef sadece paranın veya makamın peşinden koşuyor. Aklın önüne geçmiş hırslar, temel değerler olmadan belirlenmiş hedefler... Böyle olduğunda da, anın tadını çıkarmak veya hedefe ulaşıldığında tam anlamıyla kişisel tatmin yaşamak pek mümkün olmuyor.

Ayrıca fazla hırs, sevgiyi de öldürüyor. Şu hayatta kesinlikle hedeflerimiz, büyük bir resmimiz olmalı, işi işte çok iyi yapmalıyız fakat, özel yaşamımızı da kesinlikle ihmal etmemeliyiz.

Schopenhauer’ın dediği gibi, berrak bir zihin bu hayattaki öncelikli gayemiz olmalı.

Başarı, mutluluk ve huzur. Evet yaşamda birçok kişi aynı zamanda bu muhteşem üçlü peşinden koşuyor. Gerçekten de kapitalist sistemin ağır baskısı altında bu denklemi çözmek de kolay olmuyor. Sistem, başarı için çoğu zaman özel yaşamı da baskı altına alırım diyor, mutluluk için sana sürekli bir şeyler satmalıyım diyor, bildiğimiz gibi günümüzde satılan tüm ürünler/hizmetler mutluluk üzerinden pazarlanıyor. Ve kesinlikle ihtiyacımız olanlardan çok daha fazlası bizlere sunuluyor. Bu aşamada bir durmak gerekiyor, karşımızda büyük bir görsel olduğunda birkaç adım geri atarız ya, bu görseli daha iyi görebilmek için, işte aynen bu şekilde bir yaklaşım gerekiyor bize dayatılanlar kaşısında. Huzur ise şüphesiz ki, sahip olduklarımızı fark etmemizde ve insanlara faydalı olmakta gizli.

Günümüzde yaşanan başarı, mutluluk ve huzur sorunsalına paralel olarak hayatı coşku dolu yaşamak için eğitimlerimde sık bahsettiğim ve yeni yazdığım kitabımın da omurgasını oluşturacak bazı ipuçlarını paylaşmak istedim:

- Her geçen gün kimsenin müdahele edemeyeceği bir zaman diliminde yalnız kalıp düşünmek ve kendimizi daha iyi tanımak. Bu dipsiz kuyu biliyorum ama çok keyifli. Günümüzde kendini gerçekten tanıma yolculuğuna çıkmış çok fazla insan olmadığına inanıyorum.

- Her sabah tutkuyla uyanacağımız, yeteneğimizin uygun olduğu bir işi yapalım ki, ömür boyu kendimizi çalışmış gibi hissetmeyelim.

- Hayata dair büyük bir resim: Ömrümüzün sonuna kadar zor ulaşacağımız, dünyada iz bırakacak bir eylem planı.

- Hedefe giden yolculukta, erdemli yoldan asla ayrılmamak.

- Karşımıza çıkan, engeller, acılar, zorluklar karşısında "savaşçı" bir tavır sergilemek. Yılmadan, bıkmadan, geriye dönüp bakmadan yola devam etmek. Bu sözü yaşam felsefesi haline getirmek.

- Sürdürülebilir başarı için çok çalışmak ama çok...

- Mutluluk gelip geçici bir kavram. Tarihe baktığımızda hayatının her anını mutlu geçirmiş hiç kimse yok. Bir şey yapıyoruz ve mutlu oluyoruz, sonra eski halimize geri dönüyoruz. Önemli olan huzurlu bir yaşamı tercih etmek. Ve hayata dair farklı bakış açıları oluşturmak.

- En iyi şekilde anımızı yaşamak veya hayatımızı anımızı yaşayacak şekilde organize etmek.
Ben hayatta yavaşlayıp düşündükçe, yukarıdaki yaklaşımlar aklıma geliyor. Ve ruhen çoğalıyorum...

Yeni yılınızı en içten dileklerimle kutluyor, sağlıklı, başarılı ve sevgi dolu nice seneler diliyorum.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ufuk çizgisi 03 Nisan 2024