Yatırımcılar ne yapacağını bilmiyor
Finans piyasalarını artık çok çok kısa vadelerde değerlendirmek gerekiyor. Türk piyasaları için de, yabancı finansal varlıkların fiyatları için de orta ve uzun vade tahminler yapmanın mevcut konjonktürde bir manası yok. Piyasalar belirgin bir trende sahip olmadan güne başlıyor. Günlük grafiklerin, kapanış fiyatlarının verdiği sinyaller yanıltıcı oluyor. Finansal varlık fiyatlarında saatlik grafikleri kullanmak duruma uygundur. Sadece gün içi işlemler yapan piyasa profesyonelleri için bulunmaz bir atmosferdir. Öte yandan daha uzun vadeli yatırım stratejileri uygulayan yatırımcılar için kabus gibi bir ortamdır. İçeride ve dışarıda ağır bir gündem var. Finans piyasaları bu gündeme ayak uydurmaya çalışıyor. Algoritmik işlemler yapan fonlar şartları daha da zorlaştırıyor. Matematiksel modelleme, hesaplama algoritmaları içeren bilgisayar programları kullanarak otomatik gerçekleştirilen alım satım işlemleri, varlık fiyatlarındaki hareketlere ivme kazandırıyor. Bu tarz finansal işlemler klasik yatırımcıları zorluyor.
BofA Merrill Lynch’in küresel fon yöneticileriyle yaptığı son ankette de kafa karışıklığı açık şekilde görülüyor. Bu ankete katılan fon yöneticilerinin yüzde 22’si Amerikan Dolarının aşırı değerli olduğunu düşünüyor. Bu oranın on yılın zirvesi olduğunu belirteyim. Fon yöneticilerinin nakit tutma oranı aralık ayındaki yüzde 4.8’den yüzde 5.1’e yükselmiş. Bu oranın on yıllık ortalaması yüzde 4.5. Yani yüzde 5.1’lik oran, fon yöneticilerinin biraz daha kenara çekildiğini gösteriyor. Fon yöneticileri gelişen ülke varlıklarının portföydeki ağırlığını dokuz ay sonra azaltmış. Spesifik piyasalarda da şu aşamada bir belirsizlik var. Örneğin petrol piyasasındaki spekülatörlerin son bir ayda ne alım ne de satım pozisyonlarının sayısı değişti. Bu piyasadaki oyuncular yeni pozisyonlar açmadan önce OPEC üyelerinin ve Rusya’nın üretimi gerçekten azaltıp azaltmayacağını görmek istiyor. Yaşanan son yükselişle yatırımcıların iştahını kabartan altın piyasasında da işler muğlak gözüküyor. Avrupalı ve Amerikalı yatırımcıların fiziki altın alımları düşüyor. Altın fiyatını spekülatörlerin net alım pozisyonlarındaki artış destekliyor. Fakat alım pozisyonlarındaki artış, ağırlıklı olarak satış pozisyonlarının kapatılmasından kaynaklanıyor. Fiyattaki yükseliş yeni alım pozisyonlarıyla desteklenmiş olsa, yatırımcılar yakın geleceğe daha güvenle bakabilir.
Trump kasım başında başkan seçildikten sonra bazı piyasalar haftalarca iyi para kazandırdı. Bu rallilerden sonra yatırımcılar artık beklemeye geçti. İç ve dış risk faktörleri önümüzde duruyor. İç piyasalar açısından anayasa değişikliği görüşmeleri ve Fitch’in 27 Ocak’taki not değerlendirmesi var. Dış faktörler arasında Trump’ın resmi olarak göreve başlaması ve ay sonundaki Fed toplantısı öne çıkıyor. Ek olarak, İngiltere’nin AB’den çıkış sürecinin sancılı olacağının düşünülmesi fiyatlamalara son günlerde boyut kazandırdı. Çin’le ilgili haber akışı da piyasalardaki oynaklık seviyelerini artırabilir. Trump, Çin için ‘‘döviz manipülatörü’’ ifadesini kullanacağının sözünü vermişti. Çin ürünlerine gümrük vergisi de yüksek sesle dile getiriliyor. Trump’ın dış işleri bakanı Tillerson’un yaptığı son açıklamalara Çin’den sert bir tepki geldi. Komünist Partisi’nin yayın organı Global Times’ın editör köşesinde, ‘‘Trump’ın dış politika ekibinin Güney Çin Denizi stratejisi buysa, iki taraf askeri bir çatışmaya hazırlanmalı’’ ifadeleri yer aldı. Kısacası global yatırımcıların oldukça zorlanacağı bir döneme giriliyor.