Yatırım atağına kalkan İÇDAŞ tohum bankası da kuruyor!

Volkan AKI
Volkan AKI İŞ'TEN SOHBETLER [email protected]

Bahsettiğim şirket inşaat çeliği ve alaşımlı çelik üreten, üretim kapasitesiyle Türkiye’nin 2’nci büyük çelik üreticisi İÇDAŞ… Yönetim Kurulu ve İcra Kurulu Üyesi Ayhan Aslan ile geçtiğimiz hafta sohbet etme fırsatı buldum. Kuruculardan Bayram Aslan’ın oğlu olan Ayhan Aslan’ın başka bir şapkası nedeniyle görüşmüştük aslında… Kastamonulu olan Ayhan Aslan aynı zamanda KASİAD, Kastamonu Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı… Kastamonu’ya katkı yapmaya, tanıtmaya ve ekonomisini geliştirmeye çalışıyorlar. Birlikte güzel bir Kastamonu gezisi yaptık. 580’e yakın yemek tarifi olan Kastamonu, doğasıyla, kültürüyle keşfedilmesi gereken bir yer. İzin verirseniz ben işin bu tarafını DÜNYA Gazetesi hafta sonu ekimiz Ekstra’ya bırakayım. Sohbet sohbeti açınca İÇDAŞ’tan konuşmamak olmazdı. Türkiye’nin bu önemli şirketinin gerçekten heyecan verici yeni yatırım ve gelecek planlarını öğrenme fırsatım oldu. Aile olarak kendi işlerini odaklanan, çok öne çıkmayı tercih etmeyen mütevazi bir yapıları var. Bu açıdan Ayhan Aslan samimiyetle sorularımı yanıtladı. Yeni yatırım planları çok güçlü… Nitelikli çelikten tersaneye ve tarıma önemli, belki ilk defa duyacağınız yatırımlar var.

Başlık iddialı gelebilir ama bu ölçekte büyüklüğe sahip bir şirketin atağa kalkması, bazı yeni yatırımlara girmeye karar vermesi başlı başına iyi bir gösterge… Bu Türkiye’ye ve dünya piyasalarına güveni de ifade ediyor. Kararları kritik çünkü bu büyüklükte doğal olarak yatırımların boyutları da ölçek olarak yükseliyor… Pek çok ayrıntı var ama İÇDAŞ olarak ‘tohum bankası’ kurma projelerini ayakta alkışlıyorum. Fikir Ayhan Aslan’dan çıkmış. Aslan oğlunun da teşvikiyle Çatalca’da organik süt üretimi için hayvan çiftliği kurmuş. “Kimyasal yememeliyiz organik üretim çok önemli” diyor. Bu düşünce grubu ve ortakları da etkilemiş. İÇDAŞ çatısı altında birkaç milyon dolarla Çanakkale’de başlayan ‘tohum bankası’ projesinin geliştirilme hedefi var. Kastamonu’nun siyez buğdaylarını ekmeye başlamışlar bile… Grubun tabii kendi fokusundaki en önemli yatırımı da ‘nitelikli çelik’...

Tohum bankası ve tarım

Ben çok anlattım sözü Ayhan Aslan’a vermek lazım burada: “Yatırım planlarımızda birkaç odak noktamız var. Son olarak biz tohum bankasını yaptık. İÇDAŞ’ın kendi tohum bankası var. Şu anda binaları tamamlanıyor. Tarıma da devam edeceğiz öyle gözüküyor. Tohum bankası, besicilik, balıkçılı hepsi İÇDAŞ altında… Tohum bankasını çok önemsiyoruz. Türkiye tohumculukta çok geri kaldı. Türkiye’deki yerli tohumları koruma altına alacağız. Laboratuvar şu anda kurmayacağız. Yerli tohumları koruma altına alacağız. Sonra o tohumları üreteceğiz. Sadece tahıl değil, sebze, meyve hepsi var çeşit olarak. Bundan sonra tohum üreteceğiz… Siyez buğdayını ektik zaten geçen sene 70 dönüme ekmiştik bu sene 300 dönüme ektik ve buğday da gerçekten çok iyi çıktı. Yani kaliteli çıktı. Şu ada bunu artırıyoruz. Şu anda kullandığımız gübre de sadece hayvan gübresi. Yani kimyasal gübre kullanmıyoruz. Bunları Çanakkale Karabiga’da yapıyoruz. Özel sektörde böyle bir yatırım yok.”

Büyük yatırımlar geliyor

Çelik alanındaki yatırımları da Ayhan Aslan şöyle özetliyor: “Bundan başka Çelik kolunda da yatırımlarımız var. Otomotiv endüstrisine yönelik kaliteli çelik haddehanesi yapıyoruz. Şu ana kadar bizim bu konuda üretimimiz yoktu. Türkiye ve yurtdışı hedefli olacak… Aynı zamanda şu anda ısıl işlem tesisleri yapıyoruz. Türkiye’nin ihtiyacı olan nitelikli çeliklerin Türkiye’de yapılmasına vesile olan ısıl işlem tesisini şu anda yapıyoruz. Bu tesiste cıvatalı mamulleri de yapma imkanı olacak. Aynı zamanda da ilerde nitelikli ‘filmaşin’ haddehanesi yapacağız. Bu haddehanede de yay gibi ürünler için nitelikli çelikler yapmayı planlıyoruz. Örneğin, lastiklerdeki çelikleri de yapacak bu tesis… Yani diğer tabiriyle kord çeliği diyebiliriz. Türkiye’de bunu üreten yok şu anda… Önemli bir ithalatı kesiyor olacağız. Henüz yatırıma başlamadık ama planlarımızda var. Kaliteli çeliğe doğru bir yönelişimiz var. Buradaki üretimi ve ürün çeşitliliğini artırmayı hedefliyoruz. Dünyadaki talep yükselişi de bu yönde gidiyor. İlki için, yani nitelikli çelik için 30 milyon dolar civarında ikincisi için, kord çeliği için ise henüz tam fizibilite yapmadık ancak 40 milyon dolarlık bir yatırım olacağını düşünüyoruz.”

Tersaneye de yatırım var

İÇDAŞ’ın yatırım atağı bulundukları alanların neredeyse hepsinde var. Tersane de bunlardan biri: “Biz bugüne kadar daha çok inşaat sanayiine yönelik üretim yapıyorduk. Yapılan yeni yatırımlar makine, otomotiv ve gemi inşasına yönelik sac üretimi yatırımları… Bu ürünlerin talebi ve fiyatı iyi bir durumda. Şirketlerin buna yatırım yapması Türkiye için iyi… Dünya ekonomisinin büyümesi, Türkiye’yi de olumlu etkiliyor. Yatırımlar da bu nedenle artıyor. Bunlar Türkiye’nin önünü açan yatırımlar. Biz aynı zamanda büyük, 250 bin tonluk gemilerin havuzlanacağı bir tersane inşaatına da başladık. Çanakkale’de gemilerin yüzebileceği büyük betondan havuzlar bunlar… Neden yapıyoruz? Çünkü Türkiye’ye çok büyük gemiler gelmeye başladı. Özellikle enerji santrallerine Güney Amerika’dan çok büyük gemiler geliyor, ithal kömür getiriyorlar. Bu gemilerin tamir ve bakımları için bu yatırımı yapıyoruz. Bizde zaten tersane var fakat 50-60 bin tonluk… Bu ölçekte, bu büyüklükte yok. Buda 60 milyon dolarlık bir yatırım olacak.”

Grubun performansı yükseliyor

Biraz da grubun performansından bahsedersek Ayhan Aslan şu bilgileri veriyor: “2017’de grup olarak 9.5 milyar liralık bir ciroya ulaştık. Bir önceki yıl 7,5 milyar liralık bir ciroya ulaşmıştık. Bu yıl, 2018’de yine aynı seviyelerde bir ciro hedefliyoruz. Fakat bu nitelikli çelik haddehanesi devreye girdiğinde kapasite artacak. Bizim şu anda haddeleme kapasitemiz yaklaşık 3,5 milyon tondu, bununla birlikte 4,5 milyon tona yaklaşacağız. Sıvı çelik ile hadde kapasitemiz aynı olacak. Ürettiğimiz ürünün yüzde 55’ini ihraç ediyoruz. Bunun ağırlığı inşaat demirinde. Yüzde 45 payımız ile de Ereğli Demir Çelik’ten sonra en büyük oyuncu biziz… Ama bizim gibi diğer fabrikalar da yatırımlarını artırdı. Bazı fabrikalar sac haddehanesi yatırımları yaptılar. Bu da çok iyi bir şey çünkü bu konuda Türkiye’nin ithalatını önlüyorlar. Ama biz de Türkiye’nin ihtiyacı olan tersane ve nitelikli çelik alanlarında dikey bir çalışma yapıyoruz. İlerde bu nitelikli çelik yatırımlarımız daha da genişleyebilir.”

İÇDAŞ'a yönetim nasıl oluşuyor?

Ben merak edenlerdendim yönetim yapısını öğrenmek istedim. İÇDAŞ Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Aslan kısaca şöyle özetledi: “Ben hem yönetim kurulunda, hem icra kurulundayım. İcrada dönüşümlü başkanlık var. Ben haziranda başkan olacağım. İki kuzenim daha icra kurulundayız. Bütün alımları ve fabrika işleyişini icra kurulu yapıyor. İcra kurulunda kararlar alınıyor ve uygulanıyor. Aylık yönetim kurulunda bu kararlar ve yapılanlar anlatılıyor. Yönetim Kurulu Başkanı Necati Aslan, yani amcam… Babam Bayram Aslan Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı… Yönetim kurulunda yine ben varım, Naci Aslan, Yılmaz Aslan, Adnan Aslan var. 6 kişilik bir yönetim kurulu var. İcra Kurulu’nda benimle birlikte Naci Aslan ve Adnan Aslan var. Babamla Necati Amcam arasında yaklaşık 3 yaş var. Hisseler 3 kardeş arasında eşit paylaşılmıştır. Amcalarımdan Taci Aslan yönetimde şu anda yok ama hissedar olarak devam ediyor.”

Kastamonu yerli otomobil üretimine talip

Tabii buraya Kastamonu’dan bir şeyler yazmazsak olmaz. Aynı zamanda KASİAD Başkanı olan Ayhan Aslan şunları anlatıyor: “Kastamonu’nun florası çok geniş… Ama tarım çok hızlı gitmiyor. Hatta biraz geriliyor. Kastamonu’da sarımsak, siyez buğdayı gibi pek çok ürün ekiliyor ancak yeterli sulama yok. Şeker fabrikası var şeker pancarı kotalardan dolayı ekilemiyordu. Şimdi kota kalktı. Fakat çiftçi de başka ürünler üretmek istiyor. Kırık Barajı devreye girdiğinde sulama sorunu çözülecek ve tarımda bölge bir atılım yapabilir. Hayvancılık da çok önemli… 3 tane büyük tesis var. Ama yeterli değil daha çok olması lazım. Gübre için de hayvancılığın gelişmesi gerekiyor. İnsanlar kimyasal yememeli organik yemeli… Kastamonu’da mobilya sanayiinin çok gelişmesi lazım. Çünkü yanında orman sanayinin en güçlü şirketleri var. Kastamonu Entegre, SFC Entegre gibi tesisler var. Dortek Kapı ve Mobilya var. Diğer mobilya şirketleri var. Burada İnegöl gibi bir organize sanayi olması gerekiyor. Bu sanayinin de bu ana üreticilerden hammaddeyi alıp kendi üretimini yapması gerekiyor. Ormandan kereste temini kolay. Burada bir mobilya organize sanayi sitesi yok. Onun mutlaka olması gerekiyor. Yerli otomobil üretimine de talibiz. İhtimal görüyoruz ama burada yatırımcının bu şehre güven duyması lazım. İnebolu’da limanımız var. Yer müsait… Demiryolu da gelebilir. Bursa gibi otomotiv üsleri çok sıkıştı. Kentte hareket bile edilemiyor. Oysa Kastamonu gibi iller böyle yatırımlar için uygun. Karayolu tünellerle kısaldı, liman yolu da yapılıyor. Yeterli insan kaynağı da mevcut.”

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar