Yastık altı altın stokundaki artış yavaşlasa da devam ediyor
Türkiye’de büyük bir kısmı yastık altında olan önemli miktarda altın yatırımı olduğu bilinmektedir. Geleneksel bir yatırım aracı olarak değerlendirilen altına ilgi, geçtiğimiz yıllarda belirgin bir şekilde artmıştı.
Bu artışın ardından, altın ithalatına Ağustos 2023’te 12 tonluk aylık ithalat kotası getirilmişti. TL faizindeki artış ve yurt içindeki ters dolarizasyon eğilimi ile birlikte, altına olan ilgi son dönemde bir miktar azalmış olsa da son aylarda altın ithalat tutarlarında artış gözlenmektedir. Bu da yatırımcı ilgisinin yeniden artmaya başladığını düşündürmektedir.
Kota uygulamasının altın ithalatını kayıt dışına kaydırdığına dair haberler de bulunmaktadır. Kasım itibarıyla son 12 ayda 18 milyar dolarlık çıkışa işaret eden ödemeler dengesindeki net hata-noksan kaleminin de en azından kısmen bu durumla ilgili olabileceği değerlendirilmektedir. Dünya Gazetesi’nde dün çıkan haberde, şubat ayında altın ithalat kotasının 14 tona çıkarılacağı duyurulmuştu. Kotanın artırılmasıyla en azından ithalatın kayıt içinde tutulmasının amaçlandığını düşünüyorum.
Altın yatırım stokunun hesaplanması
Altın yatırımlarının toplam boyutuyla ilgili yayınlanan resmi bir veri bulunmamakla birlikte, dış ticaret ve yurt içi üretim verileri kullanılarak tahmini bir rakama ulaşılabilmektedir. Bu hesaplama için TÜİK’in aylık olarak yayınladığı dolar bazındaki altın ithalat/ihracat (işlenmiş ve işlenmemiş) rakamları ile aylık ortalama altın fiyatlarını kullanarak ton bazında altın verileri hesaplanmaktadır. Buradan hesaplanan net altın ithalat miktarına, aylık bazda yayınlanan yurt içi altın üretimi de eklenmiştir.
Bu yöntemle 1984 yılından itibaren yapılan hesaplamaya göre, yurt içindeki toplam altın stoku 2024 sonunda 4,119 ton (349 milyar dolar) seviyesindedir. Bu tarihten önce de yurt içinde belirli bir miktar altın stoku olduğu göz önüne alındığında, gerçek tutarın bunun biraz daha üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Ayrıca kayıt dışı altın ticareti doğal olarak bu hesaplamanın dışında kalmaktadır.
2022 yılında 257 ton olan altın stokundaki artış, 2023 yılında 361 tona yükselmiştir. Sonrasında, TL faizlerindeki artışın etkisiyle ters dolarizasyon eğilimi güçlenmiş ve altın yatırımlarına olan ilgi azalmıştır. Bu doğrultuda, altın stokundaki artış 2024 yılında 176 tona gerilemiştir.
Yastık altı altın stoku artıyor
Hesaplanan altın stokunun tamamı kayıt dışı değildir. 2019 yılından sonra, uygulanan ekonomi politikalarının etkisiyle bankalardaki değerli maden hesaplarında belirgin bir artış yaşanmış ve bu hesaplar Şubat 2021’de 667 tona ulaşmıştır. Ancak sonrasında bu hesaplar azalmış ve 2024 sonunda 495 ton seviyesine gerilemiştir.
Altın stokunun bir kısmı da kamunun sahipliğindedir. TCMB’nin döviz rezervlerindeki altın miktarı geçen yıl 15 ton azalarak 542 tona düşmüştür. Buna karşılık, Hazine’nin altın rezervi 11 ton artarak 61 tona yükselmiştir. Böylece kamunun toplam altın rezervi, 2024 yılında 4 tonluk sınırlı bir düşüşle 603 tona gerilemiştir.
Kamu ve bankaların sahipliğinde bulunan altın rezervi dışında kalan kısım ise kayıt dışı altın stokunu yansıtmaktadır. Bu doğrultuda, yastık altı altın stokunun geçen yıl 144 ton artışla 3,021 tona yükseldiği hesaplanmaktadır. Bu, mevcut durumda yaklaşık 255 milyar dolarlık bir kayıt dışı yatırım anlamına gelmektedir.
Faize rağmen altına ilgi sürüyor
2022 yılındaki 198 tonluk ve 2023 yılındaki 361 tonluk artışlarla karşılaştırıldığında, altına yönelik yatırım ilgisinin önceki yıllara göre azaldığı görülmektedir. Ancak özellikle son aylarda kayıt dışı altın yatırımlarının artmaya başladığı gözlemlenmektedir.
TL faiz seviyeleri hâlen cazip olmakla birlikte, önümüzdeki dönemde kademeli faiz indirimleri olacağı dikkate alınırsa, altın yatırımlarının yeniden artması muhtemeldir. Bu durum, TCMB’nin yatırımcıların dolarizasyon eğilimleriyle birlikte takip etmesi gereken önemli bir alan olacaktır.