Yaptırımlar dünya güç dengelerini bozar!
Dünya doğu ve batı bloku olarak iki önemli güç arasında paylaşılmış durumda. Biz batı blokunda NATO'nun en önemli askeri güçlerinden biriyiz. S-400'ler konusunda olası ABD yaptırımları tüm dengeleri bozabilecek sonuçlar doğurur!
ABD sert yaptırım yapamaz!
Bana göre ABD yaptırımlarda çok makul olmalıdır. Olası açıklamalara bakınca en hafif yaptırım F-35'lerin verilmemesi ile sınırlı olabilir. Ki, bu yönde bir karar, uzun süredir yaptırımlardan çekinen borsa ve kurlar için pozitif bir karar olur. Ama bu yönde bir karar halinde aslında sonrasında işler çok daha kötüye gider!
Daha kapsamlı bir yaptırım ise, F-35'ler verilmediği gibi, bazı askeri işbirlikleri ve bankacılık alanında bir takım kısıtlamalar açıklanmasıdır. Ki, bu yönde bir karar ilk andan itibaren borsayı ve finansal alanı bozar. Kurlar yükseliş tepkisi verir. Tam da faiz indirimi hazırlıkları yaparken, faiz yükseltmek zorunda bile kalabiliriz.
NATO'dan çıkarız!
ABD bırakın sert yaptırımı, piyasaya göre daha hafif diye görülen F-35'leri vermezse bile, bu işin sonu Türkiye'nin NATO'dan çıkmasına kadar gider. Çünkü Türkiye'nin elindeki uçakların en gelişmişi F-16'lardır. Yaklaşık 240 adet tek pilotlu ve çift pilotlu olmak üzere iki tip F-16 uçağa sahibiz. F-16'ların ABD uçuş ömürleri 8 Bin saat. Bizim uçaklar 25 yılda 8 Bin saat uçuşu tamamlamış uçaklar. Bunların yapılan yenilemelerle birlikte uçuş ömürlerinin 12 Bin saate çıkartılması için çalışılıyor. Eğer bu başarılırsa 2030'a kadar aktif olabilecekler. Kısacası artık ömürlerini tamamlamış bir hava filosuna sahibiz. İşte bu nedenle yeni nesil F-35'ler ile uçaklarımızı yenileyecektik.
Şimdi eğer ABD F-35'leri vermiyoruz derse, bu durumda çok riskli bir jeopolitik bölgede olan Türkiye bu karara kayıtsız kalamaz. Tamam o zaman verin paramızı geriye diye işi sadece parasal olarak düşünemez. Çünkü filosuz kalma riski ile karşı karşıya kalır. Bu durumda, eğer F-35'leri vermeme kararı çıkacak olursa, Türkiye aynı patriotlar verilmeyince S-400'lere yöneldiği gibi, F-35'ler verilmezse de, mecburen bu açığı kapatmak zorunda kalır. Avrupa'nın ortak savaş uçağı projesi var. Ona girebilir ama buradan gelecek uçakların tedariki çok zaman alacağı için, yakın vadede uçak açığını tamamlaması için başka çareler üretmek isteyecektir.
İşte Türkiye, çare olarak Rus Su-57 avcı uçaklarına yönelecek olursa, bu durum NATO'dan çıkmamıza kadar sürecek gelişmeleri de beraberinde getirir. Tabi böyle bir durumda, ABD'nin dünya genelinde nükleer silah barındırdığı birkaç üssünden birisi olan İncirlik'te kalması da mümkün olmaz. Ama hem NATO'da duran, hem de Rus S-400'lerini ve S-57 uçaklarını kullanan bir NATO üyesi de olamaz bence.
Gördüğünüz gibi çok sıkıntılı bir tablo var ortada. Bu durumun çözülmesi lazım. Orta yol bulunarak, Türkiye'nin F-35'leri de alacağı şekilde çözülemezse, dünya güç dengelerini bile sarsacak gelişmeler yaşarız. Muhtemelen Trump, bu durumu düşünerek hemen karar veremiyor. Kongrenin yaptırım kararını uygulayamıyor. Orta bir yol bulmaya çalışıyor. Umarım bu yol bulunur. Yoksa yukarıda yazdığım arka arkaya gelişmeleri yaşarız. Ki, bu gelişmeler sadece bunlarla da kalmaz. NATO'dan çıkmamız göze alınacak olursa, Türkiye Doğu Akdeniz ve Suriye konusunda da çok zorlu bir sürece girer. ABD böyle bir durumda Rum kesiminin yanında yer alarak Doğu Akdeniz'e dahil olursa, bizim açımızdan çok sarsıntılı bir süreç başlamış olur.
Gerçekten de zor bir dönem. Çok önemli bir restleşme yaşanıyor. Türkiye kesinlikle haklıdır. Bu duruma mecbur bırakılmıştır. Eğer F-35'ler verilmezse, o zaman Rus S-57 uçaklarına da mecbur kalır. Bu durumda da NATO'da kalamaz. NATO'dan Türkiye çıkacak olursa, zaten AB ülkeleri kendi savunma örgütlerini kurmak istiyorlarken, bir de Türkiye'siz NATO olursa, o zaman AB'den de kendi savunma örgütlerini kurma kararları hızlanır.
Kısacası ABD Türkiye'ye yaptırım kararlarını düşünürken, NATO'nun ömrünü ve dünya güç dengelerini de düşünmek zorunda kalacaktır. NATO'dan çıkıp Rus-Çin blokuna giren bir Türkiye'ye rağmen, bölgede batının eskisi gibi hüküm sürmesi çok zor olur.
Bakalım süreç nasıl sonuçlanacak. ABD Türkiye'yi küstürmemek için F-35'leri vermiyorum derken, Akdeniz ve KKTC konusunda bizim yanımızda yer alarak çözümü hızlandırıp bize bir şeker uzatabilir. Sorun olan S-400 konusu, başka sorunlarımızın ise çözümü bile olabilir.
Eğer, ABD dediğim nedenlerden dolayı Türkiye'ye F-35 satımına engel olmak dahil sert bir yaptırım yapamaz diye düşünüyorsanız, o zaman borsa yukarı, kurlar ve faizler aşağı yönlü olacaktır. Sadece arada sert faiz indirimi kararı çıkarsa, o an için bir kur tepkisi görürüz. Ama sonra yeniden kurların da düşmesini beklerim. Ya da en azından öyle piyasada beklendiği gibi kurların yeni zirveler görmesini beklemiyorum diyebilirim.
Ama ABD F-35'leri vermiyorum dediği anda, yukarıdaki süreç tetiklenmiş olur. Bu süreç çok sıkıntılar içerdiği için iç siyaset dahil her alanda sorunlar arka arkaya gelmeye başlar. Yani çok büyük bir risk ile karşı karşıyayız. Tam bir bıçak sırtı dengedeyiz diye bilmenizi istiyorum.
Yatırım kararlarınızda bu konuları göz önünde tutunuz diyorum. ABD'nin de işi zor. Açmaz bir durumla karşı karşıya. Bir tafta yaptırım yasası, diğer tarafta bu riskli sonuçlar. Trump orta yol bulmaya çalışacak ama bakalım bu yol ne olacak göreceğiz. Kongreye uymak zorunda kalmamasını diliyorum.
Hepinize bol kazançlar.