Yapılandırma yasalarına başvuruda yargısal yaklaşım-I
Politik bir tercih olarak yapılandırma ve/veya af yasaları tüm ülkelerde çeşitli tartışmaları beraberinde getiriyor. Ulusal ve uluslararası tartışmaların eksenini, anayasallık, ekonomik etkinlik, vergi ahlakı ve bazı yönlerden uluslararası anlaşmalarla uyumluluk oluşturuyor. Özellikle, AB üyesi ülkelerde iç hukukta yapılan bu düzenlemelerin AB hukuku ile uyumluluğu da tartışma konusu oldu.
Yapılandırma ve af yasaları çoğu ülke mahkemesinde tartışılıyor
Anayasa ve uluslararası sözleşmeye uygunluk konusunda, ölçülülük ve mükellefe getirilen yükten hareketle ayrık bazı sonuçlar olsa da gerek ulusal gerekse ulusal üstü mahkemeler (Örneğin; İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi) genel olarak konuyu devlet veya yasa koyucu takdir alanı olarak görmüştür. Görünen o dur ki, bu tartışmalar yine yeniden aynı içerikle yapılmaya devam edecek. Bu tartışmalarla birlikte, bugüne kadar ülkemizde çıkarılan af/yapılandırma yasaları teknik yönleriyle de vergi yargısında tartışma konusu oldu. Yeni af yasası gündeminde bu tartışmaların bir kısmını hatırlamakta fayda var.
Yapılandırma sonucu borcun hukuki niteliği değişiyor
Yapılandırma sonucu şirkete ait kamu alacaklarına ilişkin yeni bir hukuki durum ortaya çıktığından yapılandırılan borcun süresi içinde ödenmemesi ve yapılandırmanın ihlal edilmesi halinde, vadesi değişen borç için öncelikle şirket adına yeniden ödeme emri düzenlenip tebliğ edilmesi gerekiyor. (İstanbul BİM, 6.VDD, T.29.01.2020 E.2019/2917, K.2020/230)
Yapılandırma yasasına başvuru tahsil zamanaşımını kesiyor
Tahsil zamanaşımı süresi içinde gerçekleştirilen yapılandırma işlemi nedeniyle zamanaşımı kesildiğinden yapılandırma tarihinden sonra yeniden işlemeye başlayan zamanaşımı süresi içinde ilgili dönem kanuni temsilcisinin sorumluluğuna gidilebilir. (İstanbul BİM, 6.VDD, T.27.02.2020, E.2019/3048, K.2020/561)
Zamanaşımı dolduktan sonra yapılan yapılandırma başvurusu zamanaşımını canlandırmaz
Alacaklar zamanaşımına uğradıktan sonra yapılandırma yasaları kapsamında yapılan yapılandırma işlemleri sona eren zamanaşımı süresini yeniden canlandırmayacağı için alacaklar zamanaşımına uğradıktan sonra tesis edilen e-haciz işlemlerinin de zamanaşımını kesmesi mümkün değil. (İzmir BİM, 1.VDD, T.11.06.2020, E.2020/164, K.2020/391)
Yapılandırma sonucunda eski ortağın sorumluluğu ortadan kalkıyor
Yapılandırma yasasına başvuru ile eski borç sona eriyor ve yeni bir borç doğuyor. Eski borçlunun sorumluluğu da ortadan kalktığından yenilenen bu borcun ödenmemesi halinde, önce asıl borçlu şirkete, şirketten tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması durumunda da yapılandırma ve yapılandırma üzerine belirlenen yeni vade tarihlerinde asıl borçlu şirketin temsilcisi veya ortağına gidilmesi gerekiyor. (Danıştay 4. Daire, E.2020/2615, K.2021/4581)
Matrah artırımında bulunduktan sonra düzenlenen raporda devreden KDV’nin değişmesi
6736 sayılı Kanun kapsamında 2011-2015 yıllarına ilişkin olarak matrah artırımında bulunmasından sonra düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak katma değer vergisi beyan tablosunun ve devreden katma değer vergisi tutarının değişmesi nedeniyle, 2014 yılına ilişkin dönemler için 6736 sayılı Kanun kapsamında hazırlanan ödeme tablosunun bu tutarlar dikkate alınarak yeniden düzenlenmesi istemiyle davalı idareye yaptığı başvurunun reddine dair işlemin iptali istenilmiş ancak 6736 sayılı Kanun'da böyle bir düzenlemeye yer verilmediği için idari işlem hukuka uygun bulunmuştur. (Danıştay 4. Daire, E. 2019/5121, K. 2022/1947, T.29.03.2022)