Yapay zekâya regülasyon şart

Kemalettin BULAMACI
Kemalettin BULAMACI Ters Köşe [email protected]

Türkiye Yapay Zekâ İnisiyatifi tara­fından bu yıl altıncısı gerçekleştiri­len çalışma grubu toplantıları haf­tasonu gerçekleştirildi. Ben de paydaş ola­rak çalışma grubu toplantılarını izledim. Halil Aksu tarafından kurulan ve Can Si­nemli direktörlüğünde faaliyetlerine de­vam eden inisiyatifin Türkiye’de pek çok paydaşı bulunuyor.

Bir tarafta kamu otoritesi, bir tarafta özel sektör şirketleri, startup’lar ve bu startup­lara yatırımcı olabilecek kurum ve kuru­luşlar ile akademisyenler. Katılımcı profili gayet zengin.

Bu kurum ve kuruluşları buluşturan çeşitli etkinliklere imza atan inisiyati­fin bence en önemli etkinliği bu çalıştay. 100’ün üzerinde katılımcının olduğu ça­lıştayda 10’u aşan ayrı grup işin teknoloji­sinden sosyolojisine, çevresel etkilerinden hukuki boyutuna kadar çeşitli kesişim kü­melerindeki fikirleri masaya yatırarak, bir öncelik listesi oluşturmaya çalıştı. OpenAI tarafından 2022 yılı sonunda kullanıma açılan ChatGPT’nin tüm paydaşlarda deği­şik ufuklar açtığı da ortada.

Her masada, iki temel konu başlığı üze­rinde tartışmalar gerçekleştirilirken en sıcak konular teknoloji ve hukuk oldu. En az aç ayrı grup, işin hukuki boyutu ile ilgi­li yaptığı fikir alışverişinde, yapay zekânın kullanımına ilişkin olarak bir mevzuat dü­zenlemesinin yapılmasını ve özellikle de yapay zekânın kullanımına yönelik olarak kullanılacak veri setlerinin belirlenmesi ve denetlenmesi için KVKK ve BDDK gibi bir yapay zekâ denetim kurumu kurulması­nın gerektiğinden bahsetti.

Teknolojideki sorun: İnsan kaynağı

İşin teknoloji boyutu biraz daha karma­şık olmasına ve paydaşların çoğunun tek­noloji altyapısından gelmesine rağmen or­taya bir denetim kurumunun kurulması ve yasal mevzuat oluşturulmasının önce­lik listesine alınması bana ve çalıştaydaki herkese ilginç geldi. Hukuk, temel alarak insanlar arasındaki yaşam kurallarını be­lirlerken yapay zekâ sistemlerinin sebep olacağı anlaşmazlıkların da bir şekilde çö­zülmesi için bir düzenleme yapılması, bu alandaki çalışmaların çerçevesini daha net belirleyecek gibi görünüyor.

Teknoloji konusunda ise her yıl ortaya konulan sorunlardan birisi insan kayna­ğı. Gerekli insan kaynağının yetiştirilme­si için yapılması gerekenler ve öncelikler yine sıralandı. Yapay zekâ platformlarının çalıştığı donanımlardaki hesaplama gü­cü ihtiyacı ve bu donanımların maliyetle­ri ortada. Bu aşamada Türkiye olarak ken­di donanım platformlarını yani süper bil­gisayarların üretilmesi için gerekli teşvik, sermaye ve araştırmaların yapılmasının da önceliklendirilmesi sunulan fikirler ara­sındaydı.

Bir diğer konu ise yapay zekâ kullanım alanının çeşitlenmesine rağmen hala ka­muoyunda ChatGPT ve dil öğrenme mo­delleri ile sınırlı kalması. Hem kamuoyu­nun hem de paydaşların yapay zekânın po­tansiyel kullanım alanlarına yönelik daha fazla bilgilendirilmesi ve bu çalışmaların anlatılması dikkatimi çeken bir diğer ko­nuydu.

Bir market zincirinin, binlerce mağaza­sında kullandığı buzdolaplarının elektrik tüketiminin yapay zekâ ile analiz edilerek bazı noktalarda (örneğin gece) dolapların bir kısmının ışıklarının ve/veya elektrikle­rinin kesilerek yüzde 20’ye varan elektrik tasarrufunun elde edilmesi bu alanlardan birisi olarak ortaya çıkıyor. Çimento üreti­minde ise hem üretim planlaması, hem ye­ni pazarlara yönelik ürün AR-GE çalışma­larında yapay zekânın kullanılması ve ya­pay zekânın üretim süreçlerine dahi dahil edilmesi başka bir örnek.

Çalıştayda önceliklendirilen alanlar ya­kın zamanda bir rapor olarak kamuoyuna ve kamu otoritesine sunulacak.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Türkiye’nin becerisi… 24 Haziran 2024
Yapay zekâda neredeyiz? 27 Mayıs 2024