Yapay zekâlı dünyada organik çocuk olmak…
Hiç kuşku yok ki önümüzdeki 10-15 yıl içinde yapay zekâ (AI) dünyayı her açıdan değiştirecek, daha doğrusu her şeyi dönüştürecek. Yapay zekâ ile donanmış teknolojilerin hızla gelişmesi hepimizin ama özellikle de çocuklarımızın yaşamlarında ve onlarla ilgili alanlara büyük farklılıklar yaratacak. Biz şu anda sadece eğitimde neler olacak, kısaca ona bakalım;
En az on yıldır lafı var, kendi yok diyebileceğimiz ‘kişiselleştirilmiş öğrenme’ konusunda AI destekli eğitim platformları (bu sefer gerçekten) her çocuğun öğrenme hızına ve becerisine göre özelleştirilmiş eğitim içerikleri, sınavları, projeleri sunabilecek. Böylelikle çocuklar adeta kendi kendilerine öğrenecek ve yetkinlik geliştirebilecekler.
Yapay zekâ onları gayet güzel ve hem de çok hızlı geri bildirimlerle, önerilerle, ilave bilgi ya da sınavlarla, vb. yönlendirecek, yolunu açacak. Öğrencinin etkin öğrenme sürecinde olması için gerekenleri bir öğretmenin yapabileceğinden çok daha hızlı, kapsamlı ve doğru biçimde yapabilecek.
Öğretmenler alınmasın bilgisayarların hızına erişilemez
Böyle yazınca öğretmenler hiç alınıp gocunmasınlar çünkü hiçbir insanoğlu, hiçbir meslek erbabı; ne kadar kabiliyetli, zeki, çabuk, uzman ve bilgili olursa olsun bilgi toplama, araştırma, saklama, işleme, tazeleme, kontrol, analiz, vb. açısından kendisinden binlerce kat daha hızlı bilgisayarları geçemez. Onlardan daha iyi olamaz.
Bu artık eşyanın da insanın da doğasına aykırı bir seviyeye ulaştı. Yani öğretmenlerin ve hiçbir meslek grubunun kendisini eksik, yetersiz, geride hissetmesine gerek yok. Sadece “Hangi teknolojik aracı, yapay zekâ platformunu, App’ini, nasıl kullanabilirim?” konusunda kendisini sürekli tazelemesi gerekiyor. İşine devam edebilmesi, başarılı olabilmesi için buralarda hattan düşmemesi önemli. Buralarda dikkatli olması hayati.
Okullara eğlence, sosyalleşme, projeler için gidilecek
Yukardakileri okuyunca “E o zaman insanların yaptığı öğretmenlik ortadan kalkacak, fiziksel okullar olmayacak mı?” diye sorular akla gelebilir. Gelmesin. Çünkü hem öğretmenlik hem de okullar var olmayı sürdürecekler fakat işlevleri, rolleri değişecek. Öğretmenler daha çok mentorluk, kolaylaştırıcılık, antrenörlük, takım liderliği, vb. gibi ‘soft skill yani yumuşak beceri’gerektiren bilişsel, insani becerileri ile var olacaklar. Başarılarını belirleyecek performanslar bu alanlardan çıkacak.
Okullar ise büyük ölçüde online’a kaymakla beraber hem fiziksel hem de metaverse’deki okullar ve ortamlar da paralel olarak devam edecek, gelişecek. Hibrid modeller oluşacak. Ancak ne formda olursa olsun okullara çocuklar (ve tabii ki yetişkinler) sosyalleşmek, eğlenmek, insani becerilerini geliştirmek, duygusal ihtiyaçlarını gidermek, ortak akıl çalışmaları yapmak, projeler geliştirmek için gidecekler.
Artistik alanlarda da yapay zekâ ön plana geçecek
Bütün bunlar spor, sanat dallarında, artistik tüm alanlarda da geçerli olacak. İlaveten sanatçılar ve onlara destek veren yan dallar, performans artırıcı yapay zekâ ve/veya robotlarla, giysilerle, aparatlarla, hologramlarla, artırılmış gerçeklik ve türlü teknolojik olanaklarla donatılmış yepyeni bir dünyada çalışacaklar, yarışacaklar, öğrenecekler, egzersiz yapacaklar. İlgi alanlarıyla ilgili olarak sürekli ama eskisinden çok daha kolay ve destekleyici yöntemlerle şimdikinden çok daha keyifli gelişim, öğrenme ve eğitim alma süreçleri içinde gelişecekler.
Deyim yerinde ise yapay zekâ çocukların yaratıcılıklarına adeta tılsımlı deha tozları serpecek. 15 yıl içinde tüm dünyada buluş ve mucit çocuk patlaması yaşanacak!
Önümüzdeki 15 yıl içinde mucit çocuk patlaması yaşanacak
Kısacası yapay zekâ çocukların, tüm meslek, sanat, spor dallarında özgün, yaratıcı, yeni içerikler yaratmalarına, buluşlar yapmalarına hiçbir insanın yapamayacağı kadar üst seviyede yardımcı olacak. Bu sayede insanlık önümüzdeki 15 yıl içinde tüm dünyada buluş ve mucit çocuk patlaması yaşanacak.
Tabii ki gerekli koşullar, olanalar sağlanırsa… Eğer bu üstün özellikli teknolojik alt yapıya erişim yaygın, kolay ve ucuz olursa… Bunlardan anlayan öğretmenler, bunları sağlayan okullar, platformlar hızlı ve tekin gelişirse. ..
Ülkeler bu alanlardaki gelişimi önceliklendirmeli
Hayali ve tasarımı güzel, anlatması kolay ama tüm bunlar çok önemli insani ve mali yatırımlar gerektiren, hali hazırda oldukça pahalı unsurlar. O yüzden ülkelerin devlet politikası olarak kaynaklarını, olanaklarını bu doğrultuda kullanması, bu alanlardaki gelişimi önceliklendirmesi, teşvik etmesi gerekiyor.
Kalpten inanıyorum, bunlar gerçekleşecek ve gelecekteki 23 Nisan’lar da çok daha güzel gelecek…