Yanlış hesap Bağdat'tan döner!..

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN [email protected]

 

 

 

 
 
ABD Merkez Bankası, Federal Reserve'nin parasal genişleme dopingi sayesinde 2012 yılı iyi bir kapanış yaptı, tüm bilançoların olduğundan çok daha iyi görünmesi mümkün olabildi. Fakat etkisi uzun ömürlü olamadı; yeni yılın daha ilk haftasında iyimserlik balonu sönmeye başladı. Mali uçurumun geçici olarak aşılış şekli ve FED tutanakları da bu olumsuzluğun bahanesi oldu. Dikkat ederseniz risk alma dönemlerinin süresi kısalır iken aksi yöndekilerin ki uzuyor, yapay beklentilerle eğilimleri yönlendirmek hem zorlaşıyor, hem de daha maliyetli oluyor; etkili ve yetkili kesimlerin geniş kitleler nezdindeki itibarı aksi yöndeki yoğunlaşan girişimlere rağmen dalgalı bir şekilde eriyor. Daha büyük istikrarsızlık sinyalleri çeşitlenerek güçlenmeye devam ediyor.
Geçtiğimiz hafta içinde ABD'de mali uçurumun aşılış şekli piyasalar tarafından yeni bir risk alma dalgasına dönüştürülmeye çalışıldı; ancak bu kez göl maya tutmadı, tutacağına inanıp para yatıracak çoğunluk bulunamadı. Önce euronun güçlendiğini, emtia ve sermaye piyasalarının yükseldiğini, güvenli liman olarak gösterilen bazı uzun vadeli devlet tahvillerinin değer kaybettiğini gördük, fakat devamı gelmedi gelemedi. Evdeki hesap çarşıya uymayınca bahane arandı ve bulundu!.. Bu tablo 2013 yılının geneli açısından çok şey söylüyor. Belli ki ağırlaşmış sorunlar nedeniyle siyasiler merkez bankalarının kazandırdığı zamanı olumlu yönde değerlendirecek basiret gösteremiyor, kısır çekişmelerin anaforundan veya gerçeklerin korkusundan kurtulamıyor. Söz konusu durum yalnız ABD için değil, gelişmiş veya gelişmekte olan tüm ekonomiler benzer sıkıntılar yaşıyor; sıkıntının sebeplerine inilmeyip, sonuçları farklı gösterilmeye çalışıldığı sürece sorunlar ağırlaşacak ve kırılganlık artacak gibi görünüyor.
Yukarıda özetlemeye çalıştığımız genel görünüm gelişmiş ekonomilerin içine düştükleri durgunluk batağından çıkamayacağını, başta gelişmekte olanlar olmak üzere tüm ekonomileri de aynı açmaza sokacaklarını düşündürüyor. Durum böyle olunca 2013 genelinde riskten kaçınma eğiliminin daha belirleyici olabileceğini hesaba katmak gerekiyor.
1998'deki Asya krizi sonrasında gelişmiş Batı'nın teşhisi netti; sıkıntı şeffaflık yetersizliğinden kaynaklanmıştı. Son beş yıl herkese net bir şekilde gösterdi; şeffaflık hiçbir yerde mevut değilmiş, fakat bazıları olduğundan daha farklı görünmeyi başarabiliyormuş. Çok laf yalansız, çok mal haramsız olmuyormuş. Mevcudu korumaya çalışmak ise çaresizliğin diğer tanımıymış. Ne diyelim: Tarih kendini tekrarlıyor; aklını kötüye kullananların çoğalıyor ve sayısı geometrik bir hızla yükselen çoğunluğu aldatmaya çalışıyor olması hiçbir dönemde daha iyi bir gelecek getirmedi. Yanlış hesap Bağdat'tan döndü...
 
Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar