Verimlilik paradoksu eşitsizliği artırıyor, artık bu sorunu çözmenin vaktidir

Son on yılı aşkın bir süredir en büyük gelişmiş ekonomilerde, bilişim, mobil telefon ve robotik gibi alanlardaki ciddi teknolojik ilerlemelere rağmen verimlilik büyümesi önemli ölçüde yavaşladı. Aslında tüm bu gelişmeler güya verimliliği artıracaktı, fakat teknolojik inovasyon konusunda bir dünya lideri olan ABD’de iş sektöründe 2004-2014 yılları arasında işgücü verimlilik büyümesi bir önceki on yılın ortalamasının yarısının da altında seyretti. Peki ne oluyor? 

Son zamanlarda hayli ilgi çeken bir teori ‘verimlilik paradoksu’nun aslında gerçekte varolmadığı. Verimliliğik büyümesinin düşüyor ‘görünmesi’nin sebebi aslında bu verimliliği ölçmek için kullandığımız istatistiklerin yeni kazanımları – özellikle de yüksek kalite bilişim ve iletişim teknolojilerinin (ICT) sağladığı kazançları - tam olarak dahil edemiyor oluşu. Eğer yeni ürünlerdeki kalite iyileştirmeleri fiyatlara yansımıyorsa, fiyat deflatörleri olduğundan yüksek, gerçek çıktı ise olduğundan düşük gibi görünüyor.