Veriler "yeni ekonomi model gerekli" dedirtiyor

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

TÜİK tarafından dün iki önemli veri açıklandı. Bunlardan biri yılın ilk çeyreğinde büyümenin yüzde 11 olduğunu ve ekonomi yönetiminin tüketime fren ve ekonomiyi soğutma isteğinin yeterli olmadığını ortaya koydu. Bir diğeri 5 aylık dönemde dış ticaret açığının 43.7 milyar dolara yükseldiğini, ihracatın ithalatı karşılama oranın da yüzde 55.4 gibi çok düşük seviyeye indiğini gösteriyor. Bu veriler bir süredir dile getirilen ithalata fren getiren, yerli üreticinin rekabet gücücü artıran reformist "Yeni ekonomik model gerekir" düşüncesinin hayata geçirilmesini zorunlu kılıyor. 

Dün açıklanın iki veride Ekonomi yönetiminin son aldığı kararlarla ortaya koyduğu beklentilerine aykırı sonuçlar ortaya koydu. TÜİK'in açıkladığı yüzde 11'lik birinci çeyrek büyümesi tüketim freni ile soğutulmaya çalışılan ekonominin soğutulmadığını ve yılın ikinci yarısında yeniden bazı önlemler alınması gerekliliğini ortaya koydu.  Eğer yeni soğutma önlemleri alınmazsa yıl sonu yüzde 4.5'luk büyüme beklentisi çok üstünde yüzde 7-8'lerde bir büyüme oranı karşımıza çıkacaktır. Ekonomi yönetimini bu denli büyümenin ithalata ve iç tüketime dayalı bir model içersinde gerçekleşmesinin yaratacağı sonucun dış ticaret açığı ve cari açığı çok artıracağı için, geçen yılsonundan bu yana, önce Merkez Bankası'nın munzam karşılık artırımlarını devreye soktu, sonra BBDK kararlarıyla inşaat sektöründe peşinatları artırdı. Şimdi de kredi kartlarında bir yandan taksit sayıları bir yandan da kullanılan miktar limiti getireceği iddiaları gündeme geldi.

Dün açıklanan ilk beş ayın dış ticaret rakamları da soğutma önlemlerinin henüz yeterli sonuç vermediğini, dış ticaret açığının hızla artmaya devam ettiğini gösteriyor. Bunun doğal sonucunun da cari açığın artması sonucunu getireceği biliniyor.

TÜİK'in Mayıs ayı dış ticaret verilerine göre, ihracat geçen yılın aynı ayına göre yüzde 11.7 artarak 10 milyar 948 milyon dolar oldu. İthalat ise Mayıs ayında yüzde 42.6 oranında artışla 21 milyar dolar oldu. Bunun sonucunda aylık dış ticaret açığı 10 milyar 57 milyon dolar ile aylık bazda en yüksek seviyeye ulaştı. Yıl başından bu yana 5 aylık dönemde yüzde 90.3 oranında artan dış ticaret açığı ise 43 milyar 753 milyon dolara yükseldi. Yılın ilk beş ayında ihracatın ithalatı karşılama oranı ise yüzde 55.4 gibi çok düşük bir seviyede kalıyor.

Yıl başından bu yana olan trendin sürmesi halinde yıl sonunda ihracatın 133 milyar dolar seviyesinde, ithalatın ise 230 milyar doları aşması, dış ticaret açığının ise 100 milyar dolar üzerinde gerçekleşmesi  sonucu ortaya çıkabilecek. Bu da yaklaşım 80 milyar dolarlık çok yüksek bir cari açık oluşmasına neden olacak.

İşte bu tablo ekonomi dünyamızın aktörlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının "vakit kaybetmeden yeni bir stratejik ekonomik model" talebini dile getirmelerine neden oluyor. Bu modelin üretim de ithal girdiyi azaltıp, yerli hammadde aramalı kullanımını artırması ile dış ticaret ve cari açığı azaltacak içerikte olmasını, bunun için özellikle KOBİ'lerin üretim kabiliyetlerini ve rekabetçiliklerini artırıcı reformlar içermesi öneriliyor. Son dönemde ekonomi yönetimi içersinden de ithal girdinin ve cari açığın azaltılması için yeni model arayışları ile ilgili açıklamalar da yapılıyor. Zafer Çağlayan da önceki akşam yayın kuruluşlarının ekonomi yöneticileriyle yaptığı toplantıda cari açığın önlenmesi için yüksek ithalata bağımlılık olan alanlarda yerli üretimin teşviki için "ithal ikamesi" politikalarının devreye sokulacağını açıkladı.

Hem ekonomi yönetimi, hem de özel sektör temsilcileri 57. Hükümet döneminde devreye giren ve ardından iktidara gelen Ak parti tarafından da sürdürülen ekonomik modelin artık değişme ve yerine yenisinin konmasının zamanının geldiğine olan inançlarını ortaya koyan açıklamalar yapıyorlar. Bir çok özel sektör temsilcisi kuruluş yöneticisi uygulanan ekonomik modelin "Kullanma süresinin" sonunun geldiğini ve sürdürülebilir büyüme için mutlaka yenilenmesi gerektiğini söylüyorlar. Kurulmakta olan 61. Hükümetin reformist ve dönüşüm sağlayacak yeni bir stratejik ekonomik model hazırlamasının zorunlu olduğunun altını çiziyorlar.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar