Vergilemede belgelendirme ve banka sistemi

Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK
Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK VERGİNİN GÜNDEMİ [email protected]

Dr. Mehmet ŞAFAK

[email protected]

Ülkemizde önemli boyutlara ulaşan kayıt dışılığın önlenmesinde, defterlere yapılan tüm kayıtların belgelerle ispatlanması zorunluluğu getirilmesinin etkili olacağı düşünülmüştür. Bu çerçevede Vergi Usul Kanunu tutulan defterlere yapılan kayıtların bir belgeye dayanması prensibini benimsemiştir. Bu hüküm 227. maddede "Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir" şeklinde ifade edilmiştir. Bu hükme dayanarak gerek vergi idaresi gerek denetim elemanları, defterlere kaydedilen giderlerin istisnalar dışında mutlaka fatura ve benzeri belgeler ile belgelenmesini istemektedirler.

Kayıtların belgelendirilmesi (tevsiki) esas itibariyle defter tutulmasına bağlanmıştır. Ancak defter tutmak mecburiyetinde olmayan mükelleflerin de vergi matrahlarının tespiti ile ilgili giderlerini (götürü olarak tespit edilenler hariç) belgelendirmeleri gerekmektedir. Mesela gerçek gider usulünü seçen gayrimenkul sermaye iradı sahiplerinin, ödedikleri aydınlatma, su, ısıtma ve asansör ve benzeri giderlerini belgelemeleri gerekir.

Belgelendirilmesi zorunlu olmayan kayıtlar

Vergi Usul Kanunu kayıtların dayanağını genel olarak belgelere bağlamış olmasına rağmen gerek bazı olayların belgelendirilmesindeki güçlük, gerekse bütün olayları belge düzenine almanın mümkün olmaması nedeniyle bazı durumlarda kayıtların belgeye dayanmayabileceği de kabul edilmiştir.

Belge alınmasına gerek olmayan kayıtlar 228. maddede sayılmıştır. Bu şekilde ispat edici belge aranmayacak olan kayıtlar sadece giderlere ilişkindir. Dolayısıyla bu giderler dışında kalan giderler, alacak-borç ilişkisi, satışlar, emanet hesaplar vs mutlaka belgeye dayanacaktır. Bu maddeye göre belgeye dayanmayan giderler şunlardır.

- Örf ve teamüle göre bir belgeye dayandırılması alışılmış (mutat) olmayan giderler

Uygulamada bu tür giderlere hamaliye, şehir içi toplu ulaşım araçlarına yapılan masraflar (dolmuş, belediye otobüsü gibi) ve bahşişler örnek verilir

- Belgelerin teminine imkan olmayan giderler (otoyol, köprü geçiş ücretleri vb.)

- Vergi kanunlarına göre götürü olarak tespit edilen giderler.

Alınacak-verilecek ve düzenlenecek belgeler

Yukarıda belirtilenler dışında ticari işlemler ve finansal hareketlerin izlenmesi ve vergiyi doğuran olayların mükelleflerin kayıt ve belgeleri yardımıyla izlenebilmesi için, ticari, zirai ve mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak, fatura, perakende satış vesikası, müstahsil makbuzu, serbest meslek makbuzu gider pusulası almaları ve vermeleri gerekir.

Bunların yanında alacak-borç ilişkisi, satışlar, emanet hesaplar, ücret ödemeleri mutlaka belgeye dayanacaktır.

Belgelendirme ve bankaların rolü

Ticari işlemler ve finansal hareketlerin izlenmesi ve vergiyi doğuran olayların bankalar, katılım bankaları gibi mali kurumların kayıt ve belgeleri yardımıyla tespit edilebilmesi için Maliye Bakanlığı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 257. maddesi ile verilen yetkisine dayanarak bazı işlemlerin banka sistemi aracılığı ile yapılması zorunluluğu getirmiştir. Başlıca işlemler, miktarı 8.000 lirayı aşan bir kısım ödemeler, kira ödemeleri olarak sayılabilir. Bazı işlemler de kredi kartı sistemi ile gerçekleştirilebilecektir.

Sosyal Güvenlik Kurumu'nca 2009 başından itibaren işçi ücret ödemelerinin de bankalardan yapılması zorunlu hale getirilmiştir.

Bu suretle belge düzeni güçlendirilirken kişiler arası finansal hareketlerin banka hesapları izlenerek, daha kolayca görülüp denetlenebilmesi imkanı sağlanacaktır. Bu uygulanmalarla kayıt dışı kalan vergi matrahlarının tespiti de kolaylaşacaktır. Defter belge bazlı vergi incelemeleri banka sisteminden daha çok yararlanılarak, daha etkili hale gelecektir.

Bankalar aracılığı ile yapılacak işlemler:

Tahsilat ve ödemelerin banka, benzeri finans kurumu veya posta idaresince düzenlenen belgelerle tevsik zorunluluğu

Maliye Bakanlığı, Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 257. maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinin verdiği yetkiye istinaden, ticari işlemler ve finansal hareketlerin taraflarının izlenmesi ve vergiyi doğuran olayların mali kurumların kayıt ve belgeleri yardımıyla tespit edilmesi amacıyla 320 Sıra No'lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile

- Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar,

- Kazancı basit usulde tespit edilenler,

- Defter tutmak zorunda olan çiftçiler,

- Serbest meslek erbabı ile vergiden muaf esnafın;

Kendi aralarında yapacakları ticari işlemler ile nihai tüketicilerden (Türkiye'de mukim olmayan yabancılar hariç) mal ve hizmet bedeli olarak yapacakları, 8.000 lirayı aşan tahsilat ve ödemelerinin banka ve özel finans kurumları (katılım bankaları) vasıta kılınarak yapılması ve bu kurumlarca düzenlenen dekont veya hesap bildirim cetvelleri ile tevsiki zorunluluğu getirmiştir.

Tespit edilen tutarı aşan avansların da banka veya özel finans kurumlarınca düzenlenen belgelerle tevsiki zorunludur.

Tespit edilen tutarın üzerinde kalan işlemlerin tevsik zorunluluğundan kaçınmak amacıyla parçalara ayrılması kabul edilmeyecek, aynı günde aynı kişi veya kurumlarla yapılan işlemler tek bir ödeme veya tahsilat kabul edilecektir.

Belgelendirme zorunluluğu olmayan ödeme ve tahsilatlar

Belgelendirme zorunluluğu kapsamına giren kişiler ile nihai tüketicilerin, genel ve katma bütçeli idareler ile döner sermaye işletmelerine yapacakları ödeme veya tahsilat işlemlerinin banka veya özel finans kurumlarınca düzenlenen belgelerle tevsiki zorunlu bulunmamaktadır.

Bankalar ve kira ödemelerinde belge düzeni

Maliye Bakanlığı'nca, verilen yetkiye dayanarak;

- Konutlarda, her bir konut için aylık 500 TL ve üzerinde kira geliri elde edenlerin,

- İşyerlerinde, işyerini kiraya verenler ile kiracıların (miktarına bakılmaksızın)

Kiraya ilişkin tahsilat ve ödemelerinin 1/11/2008 tarihinden itibaren banka veya Posta ve Telgraf  Teşkilatı Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen belgelerle tevsik (belgelendirilmesi) edilmesi zorunluluğu getirilmiştir.

Tevsik zorunluluğu getirilen işlemlerde belge düzeni

Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 257. maddesinin birinci fıkrasının (l) numaralı bendinin bakanlığa verdiği yetkiyi istinaden yayımlanan 243 ve 246 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel tebliğleri ile bankalara düzenleme zorunluluğu getirilen, dekont veya hesap bildirim cetvelleri ile tevsik edilme zorunluluğu uygulaması eskiden olduğu gibi devam edecektir.

Önceki bölümde belirtilen banka veya Posta ve Telgraf  Teşkilatı Genel Müdürlüğü aracı kılınmak suretiyle para yatırma veya havale, çek veya kredi kartı gibi araçlar kullanılmak suretiyle yapılan tahsilat ve ödemeler karşılığında dekont veya hesap bildirim cetvelleri düzenlendiğinden bu belgeler tevsik edici belge kabul edilecektir. Bankaların internet şubeleri üzerinden yapılan ödeme ve tahsilatlar da aynı kapsamdadır.

Tevsik zorunluluğu kapsamında olmayan tahsilat ve ödemeler

Mükelleflerce,

- Her bir konut için aylık tutarı 500 TL'nin altındaki konut kira geliri ile

- Mahkeme ve icra yoluyla yapılan konut ve işyeri kira gelirine ilişkin tahsilatlar

Getirilen zorunluluk kapsamında değildir.

Öte yandan ayni olarak yapılan söz konusu ödemelerin bu zorunluluk kapsam dışındadır.

İşçiye, gazeteciye ve gemi adamına yapılan ödemelerin bankalar aracılığıyla yapılması

Ücret, Prim, İkramiye ve Bu Nitelikteki Her Türlü İstihkakın Bankalar Aracılığıyla Ödenmesine Dair Yönetmelik, 18 Kasım 2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanmıştır. Bu yönetmeliğe göre, işçinin, gazetecinin ve gemi adamının; ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü istihkakı 01.01.2009 tarihinden itibaren bankalar aracılığıyla ödenecektir.

Buna göre;

- İşyerleri ve işletmelerin 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerinin uygulandığı işverenler ile üçüncü kişiler, Türkiye genelinde çalıştırdıkları işçi sayısının en az 10 olması halinde, çalıştırdıkları işçiye,

- 5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun'a tabi olarak Türkiye genelinde en az 10 gazeteci çalıştıran işverenler, çalıştırdıkları gazeteciye,

- Gazete çalıştıran işverenler, aynı zamanda 5953 sayılı kanun hükümleri dışında kalan ve İş Kanunu'nda "işçi" tanımına giren kimseleri çalıştırmaları halinde, çalıştırılan gazeteci sayısı ile işçi sayısı toplamının en az 10 olması durumunda, çalıştırdıkları gazeteci ve işçiye,

- 854 sayılı Deniz İş Kanunu'na tabi olarak Türkiye genelinde en az 10 gemi adamı çalıştıran işverenler veya işveren vekilleri, çalıştırdıkları gemi adamına

O ay içinde yapacakları her türlü ödemenin kanuni kesintiler düşüldükten sonra kalan net tutarını, bankalar aracılığıyla ödemekle yükümlüdürler.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Aramalı vergi incelemesi 26 Eylül 2019