Vergi dava dilekçelerinde ilk inceleme

Bumin DOĞRUSÖZ
Bumin DOĞRUSÖZ HUKUKA GÖRE [email protected]

Vergi Mahkemesi’nde dava açılmak üzere dilekçe hazırlanırken veya dava açılırken, dikkat edilmesi gereken bazı konular vardır. Çünkü bu aşamada yapılacak hatalar, dilekçenin reddinden davanın reddine kadar çeşitli yaptırımlarla karşılaşılma sonucu doğurur.

Aslında bu konuyu daha önce yazdım. Ancak son zamanlarda pek çok davada dava dilekçelerinde yapılan hatalar veya oluşan eksiklikler dolayısıyla, daha hemen davanın esasına girilmeden verilmiş kararlarla, mükelleflerin hak kayıplarına uğrama riski ile karşılaştıklarını görüyorum. Dilekçenin veya davanın reddi kararı ile karşılaşan dava dilekçelerinin çoğunluğunu, yargıç dostlarımızın teyit ettiği bilgiye göre, avukat sıfatına sahip bir vekil ile açılmamış davalara ait dilekçeler oluşturuyor. Burada verginin ve dolayısıyla vergi davasının bir hukuk konusu olduğuna da dikkati çekerek, dava dilekçelerinin ilk incelenmesi konusuna geçiyorum.
Vergi mahkemelerinde davanın açılmasını izleyen 15 gün içerisinde, mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından dava dilekçesi, ilk incelemeye tâbi tutulur. Bu incelemede dilekçe, görev ve yetki, idari merci tecavüzü, ehliyet, dava konusu işlemin kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımının bulunup bulunmadığı, husumetin doğru yönlendirilip yönlendirilmediği, dilekçenin şekli açısından gerekli bilgileri içerip içermediği, birden fazla işlem aleyhine dava açılmış ise birlikte dava koşullarının oluşup oluşmadığı yönlerinden sırasıyla incelenir.

Dilekçeler bu yönlerden kanuna aykırı görülürse durum; görevli daire veya mahkemeye bir rapor ile bildirilir. Tek hâkimle çözümlenecek davalarda hâkim zaten gereğini uygulayacağı için ayrıca rapor düzenlenmez. İlk incelemeyi yapanlar, bu noktalardan kanuna aykırılık görmezler veya daire veya mahkeme tarafından ilk inceleme raporu yerinde görülmezse, tebligat işlemi yapılır.
İlk inceleme raporu ile saptanan olumsuzluklar, mahkeme tarafından da benimsenirse, verilecek kararlar aşağıdaki şekilde olacaktır.

- Dava konusu adli veya idari yargının görev alanına giriyorsa görev yönünden davanın reddine karar verilir.

- Dava idari yargının görev alanında görevsiz ve/veya yetkisiz mahkemeye açılmış ise dava görev / yetki yönünden reddedilerek dosyanın görevli / yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verilir. Mahkemenin bu kararına karşı, istinaf ya da temyiz yoluna başvurulamaz.

- Dava ehliyetsiz kişi tarafından açılmış ise davanın reddine karar verilir. Mahkemenin bu kararına karşı, ilgisine göre istinaf ya da temyiz yoluna başvurmak mümkündür.

- Dava idarenin kesin ve yürütülmesi gereken nitelikte olmayan bir işlemi aleyhine açılmışsa davanın reddine karar verilir. Örneğin, henüz mükellef hakkında herhangi bir işlem yapılmaksızın doğrudan yoklama tutanağı aleyhine dava açılması halinde, ortada kesin ve yürütülmesi gereken nitelikte bir işlem olmadığından davanın reddine karar verilir. Mahkemenin bu kararına karşı, ilgisine göre istinaf ya da temyiz yoluna başvurmak mümkündür.

- Davanın hasım gösterilmeksizin veya yanlış hasım gösterilerek açılması halinde mahkeme doğru hasmı tespit ederek husumetin söz konusu hasma yöneltilmesine karar verir. Mahkemenin bu kararına karşı, istinaf ya da temyiz yoluna başvurmak mümkün değildir.
- Dilekçenin Kanunun aradığı bilgileri içermeyecek bir şekilde olması halinde mahkeme, davacıya Kanuna uygun şekilde dilekçe ile davanın açılabilmesi için 30 günlük süre vererek dilekçe ret kararı verecektir. Mahkemenin bu kararına karşı, istinaf ya da temyiz yoluna başvurmak mümkün değildir.

- Birlikte dava koşullarının bulunmamasına rağmen birden fazla işlem aleyhine birlikte dava açılması veya birden fazla kişinin müşterek dilekçe ile dava açması hallerinde de mahkeme, ayrı ayrı dilekçeler ile davanın açılabilmesi için 30 günlük süre vererek dilekçe ret kararı verecektir. Mahkemenin bu kararına karşı, istinaf ya da temyiz yoluna başvurmak mümkün değildir.
- Davanın ehliyetli olan bir -gerçek veya tüzel- kişinin avukat sıfatı olmayan vekili tarafından açılmış olması halinde mahkeme yine davanın ilgili -ehliyetli- kişi tarafından veya avukat sıfatına sahip vekili tarafından açılabilmesi için 30 günlük süre vererek dilekçe ret kararı verecektir. Mahkemenin bu kararına karşı, istinaf ya da temyiz yoluna başvurmak mümkün değildir.
- Dilekçenin ilgili idarelere verilmesi gerekirken dava dilekçesi olarak mahkemeye verilmiş olduğu hallerde, bir başka anlatımla idari merci tecavüzü bulunan hallerde mahkeme, dilekçenin ilgili idareye gönderilmesine karar verecektir. Ancak bu karar aleyhine ilgisine göre temyiz veya istinaf yoluna başvurmak mümkündür.

İlk inceleme aşamasında mahkemelerce dikkat edilecek bu konular, aynı zamanda dava açacak olanların veya dava dilekçesi hazırlayanların da dikkat etmesi gereken konuları oluşturmaktadır.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Konaklama Vergisi 29 Ekim 2019
Değerli Konut Vergisi 22 Ekim 2019
Yenileme Fonu… 15 Ekim 2019