Vergi borçlularının ilanı
Bilindiği gibi Vergi Usul Kanunu’nun 5’inci maddesi “vergi mahremiyeti” ile ilgili olup, maddede sayılan kimselerin (vergi muameleleri ve incelemeleriyle uğraşan memurlar; vergi mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştay’da görevli olanlar; vergi kanunlarına göre kurulan komisyonlara iştirak edenler; vergi işlerinde kullanılan bilirkişiler) görevleri dolayısıyla, mükellefin ve mükellefle ilgili kimselerin şahıslarına, muamele ve hesap durumlarına, işlerine, işletmelerine, servetlerine veya mesleklerine müteallik olmak üzere öğrendikleri sırları veya gizli kalması lazım gelen diğer hususları ifşa edemezler ve kendilerinin veya üçüncü şahısların nef'ine kullanamazlar.
Bu yasak, yukarıda yazılı kimseler, bu görevlerinden ayrılsalar dahi devam eder. Mükelleflerin vergileme ilgili bilgilerinin açıklanması bu madde ile önlenmektedir. Ancak “vergi güvenliğinin sağlanması” amacına yönelik olarak bir kısım bilgilerin kamuya açıklanması anılan maddede mahremiyetin ihlali sayılmamıştır. Bu anlamda, anılan maddenin 4’üncü fıkrasında; mükelleflerin vergi tarhına esas olan beyanlarının, kesinleşen vergi ve cezaları ile vadesi geçtiği halde ödenmemiş bulunan vergi ve ceza miktarlarının Maliye Bakanlığı’nca açıklanabileceği, Maliye Bakanlığı’nın bu yetkisini mahalline devredebileceği ve Maliye Bakanlığı’nın bilgilerin açıklamasıyla ilgili usulleri belirlemeye yetkili olduğu hüküm altına alınmıştır.
Bu hükmün Maliye Bakanlığı’na verdiği yetki uyarınca;
- İkmalen, re'sen veya idarece yapılan tarhiyatlar dolayısıyla kesinleşen vergiler ve cezalar
ile
- Vadesi geçtiği halde ödenmemiş vergi ve cezaların,
açıklanmasına ilişkin usul ve esaslar 27/1/2001 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 293 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile tespit edilmiş olup, bu usul ve esaslar dahlinde her yıl “borçluların ilanı” yapılmaktadır.
05 Temmuz 2013 Tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 428 sayılı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile duyurulduğu üzere;
- 2013 yılında yapılacak açıklamalar, Türkiye genelindeki vergi dairelerinde (vergi dairesinin ilan koymaya mahsus yerlerinde asılmak suretiyle) 15 Temmuz 2013 ila 15 Ağustos 2013 tarihleri arasında, 2 Eylül 2013 tarihinden itibaren de Gelir İdaresi Başkanlığı’nın internet sitesinde yapılacak,
- Açıklama kapsamına, her bir vergi dairesine 250 bin TL ve daha fazla borcu olan veya bu tutar ve üzerinde kesinleşen vergi ve cezası bulunan mükellefler alınacak,
- Yapılacak açıklamada, 31/12/2012 tarihi itibarıyla vadesi geldiği halde 30/6/2013 tarihi itibarıyla ödenmemiş bulunan ve nev’i itibarıyla 293 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile açıklama kapsamına alındığı belirtilen vergi ve cezalar ile 1/6/2012-31/5/2013 tarihleri arasında kesinleşen tarhiyatlar dikkate alınacaktır.
Ancak;
a) 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun geçici 3’üncü maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun geçici 5’inci maddesi uyarınca Hazine Müsteşarlığı Belediye Uzlaşma Komisyonu Başkanlığı’na yaptıkları takas ve mahsuba ilişkin başvuruları kabul edilen, büyükşehir belediyeleri/belediyeler ve bunlara bağlı kuruluşlar ile sermayesinin %50'sinden fazlası büyükşehir belediyelerine/belediyelere ait şirketlerin vadesi 31/12/2004 tarihi ve öncesine rastlayan,
b) 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun geçici 3’üncü maddesi kapsamında daha önce uzlaşmaya girmemiş olan büyükşehir belediyeleri ve bağlı idareleri ile üyeleri belediyelerden oluşan mahalli idare birliklerinden Hazine Müsteşarlığı’na borçlu olan ve 6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 167’nci maddesine istinaden başvuruda bulunmuş olanlara ait vadesi 31/12/2004 tarihi ve öncesine rastlayan,
c) 5228 sayılı Bazı Kanunlarda ve 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun geçici 6’ncı maddesi ile 5766 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’da ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre taksitlendirilen,
ç) 5667 sayılı Bankacılık İşlemleri Yapma ve Mevduat Kabul Etme İzni Kaldırılan Türkiye İmar Bankası Türk Anonim Şirketince Devlet İç Borçlanma Senedi Satışı Adı Altında Toplanan Tutarların Ödenmesi Hakkında Kanunun, 5766 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunla değişik geçici 1’inci maddesi kapsamında ertelenen,
d) 6111 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılandırılan,
alacaklar ilan edilmeyecektir.
Açıklamaya konu alacak toplamı aşağıdaki hususlar göz önünde bulundurularak tespit edilecektir:
a) Birden fazla vergi dairesinde mükellefiyet kaydı bulunan mükelleflerin açıklanacak borçlarının olup olmadığının belirlenmesinde bu vergi dairelerine olan borçları birleştirilmeyecektir. Tutar itibariyle açıklama kapsamına giren alacaklar alacaklı vergi daireleri itibariyle ayrı ayrı dikkate alınacaktır.
Açıklamaya konu alacak her bir vergi dairesi için ayrı ayrı dikkate alınacağından, belirlenen tutarın altında alacağı olan vergi dairesince mükellef hakkında açıklama yapılmayacaktır.
b) 31 Aralık tarihi itibariyle vadesi geldiği halde, takip eden takvim yılının 30 Haziran tarihi itibariyle ödenmemiş bulunan ve nev'i itibariyle açıklama kapsamına giren amme alacaklarının toplam tutarı açıklanacak miktarın tespitinde dikkate alınacak ve bu alacaklara 30 Haziran tarihi itibariyle gecikme zammı hesaplanarak borç toplamına ilave edilecektir.
c) Açıklanacak amme alacağının miktarının tespitinde 6183 sayılı Kanun’un 48’inci maddesi uyarınca tecil edilip de tecil şartlarına uygun olarak ödenmekte olan alacaklar dikkate alınmayacaktır.
Tecil şartlarının ihlal edilmiş olması halinde ise amme alacağının vade tarihi de dikkate alınarak belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde varsa borçlunun diğer borçları ile birlikte tecil şartlarını ihlal ettiği borcu da açıklama kapsamına alınacaktır.
6183 sayılı Kanun’un 48’inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince 30 güne kadar ödeme süresi verilen amme alacaklarından ödeme süresi bitmemiş olanlar da tecil edilmiş kamu alacağı gibi değerlendirilecektir.
Açıklama tarihinden önce 6183 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesinde sayılan teminatlardan "banka teminat mektubu"nu ilgili tahsil dairesine vermek suretiyle tecil talebinde bulunan ve açıklama tarihi itibariyle talepleri henüz değerlendirme aşamasında bulunan mükelleflerin, banka teminat mektubu ile teminat altına alınan borçları açıklama kapsamına alınmayacaktır.
d) Mükellefin açıklamaya esas alınan tutarın üzerinde borcu bulunmakla birlikte nakden veya mahsuben iade talebinin de bulunması halinde aşağıdaki şekilde işlem yapılacaktır.
Nakden veya mahsuben iade yapılabilmesi için ilgili mevzuat gereğince istenilen belgelerin açıklama tarihinden önce mükellef tarafından eksiksiz olarak vergi dairelerine ibraz edilmiş olması gerekmektedir.
Bu belgelerin tam olması koşuluyla nakden veya mahsuben iadesi talep edilen miktarın kesinleşip kesinleşmediğine bakılmaksızın borç toplamından düşülecektir. Kalan borç 250 bin TL ve üzerinde ise açıklama kapsamına alınacaktır.
e) Mükellefin açıklamaya konu tutarın üzerinde borcu olup olmadığı tespit edilirken vergi sorumlusu olması dışında çeşitli kanunlarda yer alan sorumluluk müesseseleri nedeniyle asıl amme borçlusunun yanı sıra sorumlu olduğu tutar şahsi borçlarına ilave edilmeyecektir.
f) Ödeme emri tebliği ya da cebren takip ve tahsil muameleleri üzerine mükellef tarafından yaratılan ihtilaflar sonucu açıklamanın yapılacağı tarihten önce verilmiş olan ve bu tarihe kadar geçerliliğini koruyan yürütmenin durdurulması kararları uyarınca mükellef hakkında takibat yapılmasına imkan bulunmadığından bu durumdaki mükelleflerin borçları açıklamaya dahil edilmeyecektir.