Vergi barışında ne yeni, ne değil?
Kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasıyla ilgili düzenlemelerin kısa sürede hayata geçirileceği anlaşılıyor. Süreç onu gösteriyor. Kanun teklifi oldukça kapsamlı. Yasalaşması sürecinde ve sonrasında çok tartışılacak, hakkında çok makale yazılacak konular olacak. Bugün çok genelinden başlamak ve daha önceki benzeri düzenlemelerle benzerliklerine ve farklılıklarına bakmak istiyorum.
Vergi barışı ve varlık barışı bir arada
Kanun teklifiyle, geçmişte yapılan “Vergi Barışı” ve “Varlık Barışı” düzenlemelerinin her ikisini de kapsayan düzenlemeler öngörülmüş.
Kanun teklifinin hazırlanmasında esas olarak daha önce uygulanan, benzer içerikli 4811, 5811, 6111, 6486 ve 6552 sayılı Kanunlardan yararlanıldığı görülüyor.
Dolayısıyla, şimdiye kadarki, bir defada yapılan benzer düzenlemelerin en kapsamlısı bu denebilir.
Kapsam oldukça geniş
Teklif yürütme ve yürürlük maddeleriyle birlikte 14 maddeden oluşuyor. Madde sayısına bakarak kapsamın dar olduğu düşünülebilir. Ancak böyle değil. 6111 sayılı Kanun’da matrah artırımı dört maddede düzenlenmişken kanun teklifinde aynı düzenlemeler hemen hemen aynı yazılımla tek maddede toplanmış. Madde sayısı az, düzenleme çok, okuması zor.
Teklifle;
- Kesinleşmiş alacaklar yeniden yapılandırılıyor,
- İhtilaflı alacaklar tasfiye edilmek isteniyor,
- Matrah artırımı ve matrah artırımı yapılan yılların incelenmemesi ve bu yıllara tarhiyat yapılmaması öngörülüyor,
- Kayıt ve muhasebe düzeltmeleri yapılarak gerçek durumla kayıtların eşitlenmesi amaçlanıyor ve
- Varlık Barışı uygulaması yeniden yapılıyor.
Kesinleşmiş alacaklar yeniden yapılandırılıyor
Kanun teklifiyle, haziran sonu itibariyle kesinleşmiş ancak ödenmemiş kamu alacakları yeniden yapılandırılıyor.
Vergi aslının tamamı ile ÜFE oranları esas alınarak hesaplanan faiz tutarının ödenmesi halinde, gecikme faizi ve gecikme zammı ile vergi aslına bağlı olarak kesilen cezaların silinmesi öneriliyor.
Ödenecek tutarın bir defada veya borçlunun istemesi durumunda hesaplanacak faiziyle birlikte 18 taksitte ödenmesi mümkün.
Düzenlemenin esas olarak 6111 sayılı son yapılandırma kanunundaki düzenlemeden farkı yok.
İhtilaflı alacaklar tasfiye edilmek isteniyor
Kanun teklifinde önerildiği haliyle, son yapılandırma Kanunu olan 6111 sayılı Kanun’la yapılan düzenlemeler, küçük değişikliklerle yeniden yapılıyor.
İhtilaflı alacaklarda, alacağın veya ihtilafın bulunduğu aşamaya göre farklı düzenlemeler öngörülüyor.
Bu çerçevcede örneğin kanunun yayımı tarihi itibariyle tarhiyat yapılmış, dava açılmış ancak karar verilmemişse veya dava açma süresi henüz geçmemişse, verginin yarısı ile bu tutara ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanan faizinin ödenmesi halinde, ceza ve gecikme faizinin silinmesi öngörülüyor.
Hesaplanan tutarların yine faiz karşılığında taksitlendirilmesi mümkün.
İnceleme aşamasındaki işlemler kapsamda
Teklife göre, daha önce başlanan vergi incelemeleri kural olarak devam edecek. İncelemenin tamamlanmasından sonra tarh edilen verginin yarısı ile bu tutara ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanan faizinin ödenmesi halinde, ceza ve gecikme faizi silinecek.İncelenen mükelleflerin, matrah artırımından yararlanmaları mümkün. Bu konuda bir sınırlama önerilmemiş. Bu durumda olanlar için ayrıntılı düzenleme var teklifte. Daha önceki yapılandırma kanunlarında yer alan düzenlemenin benzeri bir uygulama.
Matrah artırımı 5 yıl için mümkün
Daha önceki uygulamalarda, kanunların yasalaşma tarihi nedeniyle matrah artırımı 4 yıl için yapılabilmişti. Bu defa matrah artırımı 5 yıl için öneriliyor. Dolayısıyla isteyen mükellefler 2011-2015 vergilendirme dönemleri için matrah artırımı yapabilirler.
Matrah artırımı son yapılandırma kanununda olduğu gibi yine;
- Yıllık gelir ve kurumlar vergisi
- Katma değer vergisi
- Bazı gelir ve kurumlar vergisi stopajları (Ücretler, yıllara sari işlerin istihkakları ile bazı kira ve serbest meslek ödemeleri),
için yapılabiliyor. Yine önceki deneyimlerde olduğu gibi, BSMV, sorumlu sıfatıyla ödenen KDV, kâr dağıtımı stopajı, KKDF, damga vergisi ve ÖTV gibi vergilerde matrah artırımı yapılmıyor.
Vergi incelemesi ve tarhiyat yapılmasını engellediği için teklifin en önemli düzenlemesi bence matrah artırımı. Bu önemi nedeniyle, kapsamın yeniden değerlendirilmesinde yarar olduğunu düşünüyorum. Kurumlar vergisi incelemesinin bir bakıma ayrılmaz parçası olması nedeniyle kâr payı stopajının, KDV ile alternatif bir vergi olması nedeniyle de BSMV’nin en başta kapsama alınması gerekir.
İşletme kayıtlarının düzeltilmesi
Kanun teklifiyle;
- İşletmede mevcut olduğu halde kayıtlarda yer almayan mal, makine, teçhizat ve demirbaşları %10 oranında KDV hesaplayarak kayda alma,
- Kayıtlarda yer aldığı halde işletmede olmayan malları bütün vergisel yükümlülükler yerine getirilerek kayıtları düzeltme,
- Kayıtlarda yer aldığı halde işletmede olmayan kasa mevcudu ve ortaklardan alacaklar için %3 vergi ödeyerek düzeltme,
olanağı getiriliyor. Teklifte, daha önceki uygulamalara göre önerilen farklı bir düzenleme yok.
Teklifi incelemeden işlenm yapmamakta yarar var
Yukarıda kısaca özetlediğim gibi, kanun teklifi oldukça geniş düzenlemeler yapıyor, yeni olanaklar ve korumalar öngörüyor. Bu nedenele teklifi okumadan vergisel işlem yapılmamasını öneririm. Bu çerçevede örneğin Haziran öncesine ait kesinleşmiş borcunuz varsa veya bu günlerde uzlaşma aşamasında işleminiz varsa, öncelikle teklif metnini inceleyin derim.