Vaşington’dan Londra’ya savrulan Zelenskiy

Volodimir Ze­lenskiy kim bilir Beyaz Sara­y'a giderken ne ha­yaller kurmuştu. Muhtemelen bun­dan önce olduğu gibi iki eşit devlet başkanı gibi ağır­lanacağını, pazar­lıkta hiç olmaz ise bir şeyler kopara­bileceğini düşünüyordu.

Daha kapıda kostümünden ötürü Trump’tan ilk fırçası­nı yiyen Zelenskiy ve dünya üzerindeki hiç kimse birazdan içeride yaşanacakları hayal dahi edemezdi. Ukrayna dev­let başkanı pusuya düşmüştü. Ukrayna’nın daha önce bakan­lık da yapan tecrübeli büyükel­çisi ve dünya için ortaçağda bile eşine az rastlanacak bir tanıklık başlamıştı. Büyükel­çi Oksana Markarova’nın oval ofiste yaşadıklarını kimse ya­şamak istemezdi.

Ülkesinin devlet başkanı aşağılanıyor, ABD Başkanı ve Başkan Yardımcısı tarafın­dan azarlanıyor, üstelik salon­da ne idiği belirsiz Trumpist tipler Zelenskiy’e laf atıyordu, kostümü ile alay ediyordu.

Kimisi için üniforma kimisi için kostüm

Savaş yardımlarının bir kıs­mını İngiliz siyasal iletişim şirketlerine aktaran Zelens­kiy bir süredir Winston Chur­chill’in ikinci dünya savaşında askeri kıyafet ile dolaşmasın­dan esinlenme ile çok kalite­li Avrupa kumaşlarından yeşil haki renkte bir kostüm giyi­yordu. Siyasal iletişimcilerin atladığı şey ise Churchill bir askerdi, Zelenskiy ise komed­yen. Churchill için üniforma olan Zelenskiy için kostümdü.

İngilizler Zelenskiy’nin eli­ne Churchill’in markasının bir ikonu haline gelen puroyu ver­memişlerdi ama lükse düşkün eşiyle beraber Vogue dergisi­ne özel çekimlerle ka­pak yapıp, farkındalık adı altında başka bir halkla ilişkiler felaketine de imza atmışlardı.

Londra’ya kaçış

Beyaz Saray’dan kovulmak­tan beter edilen Ukrayna he­yeti yarım kalan görüşmenin ardından yapılması planla­nan basın toplantısı da iptal edilince Zelenskiy ile birlikte mekânı terk etti.

Aynı sıralarda Donald Trump "Devlet Başkanı Zelenskiy'nin barışa hazır olmadığını tespit ettim. ABD'nin değerli Oval Ofisi'ne saygısızlık etti. Barış için hazır olduğunda geri gele­bilir" diyerek ülke kamuoyun­da Zelenskiy’i açık hedef hali­ne getirdi.

Bu sırada Avrupa'nın ön­de gelen liderleri sosyal med­yada Zelenskiy ve Ukrayna'ya koşulsuz desteklerini ifade et­tiler. Zelenskiy artık Vaşin­gton’da kalamazdı. Hızlı bir telefon trafiğinin ardından kendisine en büyük ikinci ya­tırımı yapan Londra’ya doğru yola çıktı.

Gerçeklerle yüzleşme

Londra’da “Securing our fu­ture.” – “Geleceğimizi güvence altına alıyoruz.” gibi iddialı bir isimle hızla organize edilen li­derler zirvesine Türkiye de davet edildi. Vaşington’da ya­şanan krize ilk andan itibaren soğuk kanlı yaklaşan Türkiye, İstanbul’da yeni başlayan ABD – Rusya heyetlerinin görüş­melerinin bu gerilimden zarar görmemesi için çaba sarf edi­yor.

Sosyal medyadan ya da yüz yüze gerilim ne kadar yükse­lirse yükselsin, gerçekler Av­rupa’nın bu işe Amerika’nın saha desteği olmadan girmesi­ne elverişli değil. İngiltere’nin hayal ettiği gibi olası bir barış antlaşmasından sonra sahada barışı korumak için “istekli­ler koalisyonu”nda istekli ülke kalmayabilir.

Toplantıya katılan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan tarafın­dan yapılan "Özellikle Ukray­na'da olacak bir barış anlaş­ması ve buna bağlı olarak Av­rupa'nın bu çerçevede yeni bir güvenlik mimarisine kavuşup kavuşmayacağını da hep bera­ber göreceğiz." açıklaması da bu şüphemizi güçlendiriyor.

Avrupa, Türkiye’ye her ko­nuda olduğu gibi bu konuda da ne kadar muhtaç olduğu ile yüzleşmeye devam ediyor. Türkiye’nin dengeleyici poli­tikası şımarık Avrupa için ger­çek güvenlik teminatlarından biri haline geliyor.