Varlık Barışı’nda köprüden önceki son çıkış rekor getirecek

Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR
Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR EKONOMİ GÜNLÜĞÜ [email protected]

Türkiye dördüncü defa yurtdışına çıkan sermaye ile barışmak için adım attı. Bu defa Varlık Barışı’nda beyan tutarının Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırması bekleniyor.

Türkiye dördüncü defa Varlık Barışı için harekete geçti. Gerçek veya tüzel kişilerin yurtdışındaki para, altın, bono, tahvil, hisse senedi gibi varlıklarını 31 Aralık 2016’ya kadar Türkiye’ye getirmesi durumunda vergi alınmayacak. Bu defa ‘vergisiz varlık barışı’nda tüm zamanların en büyük 'eve dönüş' hareketinin yaşanması bekleniyor. Bu rekor beklentisinin arkasındaki en önemli sebep ise Türkiye’nin imzalamaya hazırlandığı, vergi cennetlerindeki hesaplarında paylaşımını getirecek olan, OECD Otomatik Bilgi Değişimi (ODB) anlaşması öncesinde son fırsat kapısının aralanması. 

Türkiye imzalayacağını taahhüt ettiği, Otomatik Bilgi Değişimi (ODB) anlaşması kapsamında 2017 yılına ait finansal bilgileri 2018 Eylül ayı sonrasında paylaşmaya başlayacak. Bugüne kadar OECD’ye 101 ülkenin yarısından fazlası 2017 başından itibaren bildirime geçeceğini beyan ederken, kalan kısım 2018 yılını milat olarak kabul edeceğini belirtti. 

Otomatik Bilgi Değişim Sistemi (Automatic Exchange Of Information), vergi mükelleflerinin kazanç ve finansal bilgilerinin, gelir sağlanan kaynak ülkeden ikamet edilen ülkeye düzenli ve sistematik bir şekilde paylaşılmasını hedefleyen bir sistem. OBD’nin temel hedefi, vergi kaçakçılığını önlemek ve vergiye tabi gelirleri kayıt altına alabilmek için finansal hesapların detaylarını karşılıklı bilgi değişimi sistemi sayesinde paylaşmak olarak özetleniyor.

Aslında kara para, terörün finansmanıyla mücadele amacıyla başlayan sürecin her geçen gün biraz daha sıkılaşması 2008 küresel mali krizine dayanıyor. Aşırı bütçe açıkları, hızla artan kamu borcu, işsizlik ve durgunluk gibi sorunlarla karşılaşan hükümetler, milli gelirin kaybının önlenmesinde vergi konusunun daha dikkatli ele alınması gerektiğinin farkına vardı. Özellikle vergi kaçakçılığının önlenmesi ve yurtdışına servet kaçışı ile mücadele konuları, vergi adaleti ve şeffaflığın gereğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu konuda ilk adım ABD’den gelirken, tüm dünyadaki finansal kuruluşlara Amerikan vergi mükelleflerinin kendi ülkelerinde yapmış oldukları finansal hareketleri Amerika’ya bildirme zorunluluğu getirdi. ABD hükümeti ülke dışında bulunan parasal varlıkların takibi ile ilgili olarak FATCA (Foreign Account Tax Compliance Act) adıyla bilinen Yabancı Hesaplar Vergi Uyum Yasası’nı çıkararak aşamalı olarak uygulamaya koydu. Büyük küçük tüm ülkeler için önemli bir sorun haline gelen ‘‘vergiden kaçınma’’ ile mücadele için ABD tarafından atılan ilk adımları takiben, OECD de ülkeler arası bilgi değişimine yeni bir boyut getiren CRS’i (Ortak Raporlama Standardı) oluşturdu. Bu adımların sonuncusu ise OECD Otomatik Bilgi Değişimi (OBD) anlaşması oldu. Türkiye, geçtiğimiz yıl temmuz ayında ABD ile vergi kayıp ve kaçağı ile etkin şekilde mücadele edilmesi ve vergiye gönüllü uyumun artırılması için otomatik bilgi değişimi anlaşması imzalanmış ve 24 Şubat’ta Meclis’ten geçen bu uygulamanın da yakında yürürlüğe girmesi bekleniyor.

‘Varlık Barışı’ zaten bekleniyordu

ABD ile başlayan, OECD’nin hamleleri ile devam eden bu küresel sürecin son aşaması  öncesinde Türkiye’nin attığı ‘Varlık barışı’ adımı Meclis komisyonundan geçti. Yapılan son varlık barışının en önemli özelliği ‘vergi’ düzenlemeleri öncesinde vergisiz varlık barışı haline gelmesi. 

Uluslararası uyum süreçlerini yakından izleyen Türkiye’nin önde gelen hukukçuları, otomatik bilgi değişimine geçilmeden yurtdışındaki paranın  Türkiye’ye çekilmesi anlamında bir varlık barışının yapılmasının zaten beklendiğini belirtiyorlar. Bu konuda DÜNYA’ya görüş veren hukukçular, “Otomatik bilgi değişimi başlamadan ilgili ülkeler yurtdışında bulunan varlıkların yurda getirilmesi ile ilgili bir vergi affını gündemlerine  alıyorlar. Bu nedenle biz de Varlık barışının gelmesini söz konusu düzenleme öncesinde bekliyorduk. Türkiye OBD öncesinde Varlık barışı ile sıcak parayı çekmek istiyor” diye konuştular.

Rekor beklentisi

Hukukçulara göre “Bu Varlık barışı; köprüden önceki son çıkış.” Çünkü OBD özellikle gizli banka hesaplarının bulunduğu ülkelerde de devreye girecek. Vergi cennetlerinde  hesapları bulunan Türk vatandaşlarının OBD'nin devreye girmesiyle vergi ödeme mecburiyetiyle karşı karşıya kalacağına işaret eden hukukçular bu nedenle, barışın bugüne kadarki en yüksek montanlı sermayenin eve dönmesine neden olacağını düşünüyor.   Görüşlerine başvurduğumuz hukukçular, “Açıklanan resmi bir rakam olmamakla birlikte, Türk vatandaşlarının İsviçre’de 60 milyar dolardan fazla bir varlığının olduğu konuşuluyor. Gizli hesapları olan Türk zenginleri için bu varlık barışı köprüden önce son çıkış. Geçtiğimiz varlık barışında vergi alınmasına rağmen 70 milyar lira civarı gibi rakam giriş yaptı.  Bu varlık barışında ise gelen varlıklardan vergi alınmayacağının konuşulması, OBD’nin kısa bir süre sonra devreye girecek olması sebebiyle Cumhuriyet tarihinin en büyük varlık barışı olmaya aday olarak görülüyor” yorumunu yapıyor.

Şimdiye kadar 120 milyar TL barıştı

Türkiye’de hükümetler bugüne kadar yapılan 3 Varlık Barışı yaptı. 2008, 2010 ve 2013 yıllarında yapılan 3 barış ile yaklaşık 120 milyar TL tutarındaki varlık Türkiye’ye geri dönerken bu rakamın karşılığında da 3 milyar TL’lik vergi tahakkuk etmişti. Bu 3 varlık barışı içinde en yüksek meblağ  2013 yılında açılan kapı ile gelmişti. O dönemde 70 milyar lira varlık bildiriminde bulunulmuş, 1.4 milyar lirası vergi tahakkuk ettirilmişti.

Görüşler

Finansal kurumlar OBD’ye hazırlanmalı

Mehmet Poyrazlı - İktisadi Kalkınma Vakfı AB Bilgi Merkezi Koordinatörü

Türkiye OECD ile otomatik bilgi değişimi (OBD) sisteminin hayata geçmesine imkân sağlayacak anlaşmayı Fransa’da parafe etti.  Fakat Türkiye, bu konuyla ilgili yasal düzenlemeyi henüz tamamlamadı. Türkiye, şu anda sadece 2017 yılına ait finansal bilgileri, 2018 Eylül ayı sonrası paylaşmaya başlayacağını OECD’ye taahhüt etmiş oldu. Mayıs 2016 itibariyle OBD’yi uygulayacağını açıklayan ülke sayısı 101’e ulaştı. Vergilendirmede otomatik bilgi değişiminin başlamasıyla, bu ülkelerde gizli hesabı bulunan Türkler, burada kazandıkları parayı beyan edip vergisini ödemek zorunda kalacaklar. Öte yandan, Finansal kurumların, OBD kapsamında oluşturulacak sisteme sağlanacak mekanizma için gerekli alt yapı çalışmalarının tamamlaması gerekiyor. Ayrıca finansal kurumların yeniden gözden geçirmesi gereken bazı alanlar mevcut.  Bu alanlar; müşteri kabul;  mevcut müşterilerin sisteme adapte edilmesi;  bireysel ve kurumsal hesap tanımlaması ve raporlama olarak sıralanıyor. 

OBD pozitif etki yaratacak

Timur Çakmak - KPMG Türkiye Vergi Bölümü ortağı

Türkiye CRS MCAA’yı gerekse transfer fiyatlandırması kapsamındaki ülke raporlamalarının otomatik değişimine ilişkin yetkili otorite anlaşmasını henüz imzalamadı. Ancak Türkiye’nin OECD Vergi konularındaki Karşılıklı Yardım Anlaşması’nı imzalama niyetini de ortaya koydu. Bu anlaşmanın TBMM de onaylanması akabinde yetkili otorite anlaşmalarının da imzalanacağını düşünüyoruz. Vergi konularında otomatik bilgi değişimi, özellikle düşük vergili ülkelerde servetlerini değerlendirenler açısından beklenmedik vergi yükleriyle karşılaşmak mümkün olabilecek. Ancak bu durumun sermaye piyasalarına çok etki edeceğini düşünmüyorum. Bu güne kadar üç kez varlık barışı düzenlemesi yapıldı. Gündeme gelen dördüncü varlık barışının da son olmayacağını düşünüyoruz. Son varlık barışı yasasının Türkiye’deki tasarrufları arttırmaya yönelik olduğu belirtiliyor. Beyan edilen varlıklardan vergi alınmayacak olması yüksek montanlı bir beyan olabileceğine gerekçe olabilir. Ancak iyi bir değerlendirme için yasanın kapsamının görülmesi gerekir. Bununla birlikte Türkiye’deki bazı yasaların objektif uygulanmadığına yönelik oluşan algı bu varlık barışını olumsuz etkileyebilir. Ancak diğer taraftan otomatik bilgi değişimi ile bilgilerin değişime tabi tutulacak olmasının yurtdışı varlıklarının beyanı konusunda pozitif bir etki yaratacağını düşünüyoruz.

OBD devreye girmeden önce hükümete düşen görevler

- Mükellef tespiti, kabulü, sınıflandırması ve bilgi değişimine ilişkin mevzuatı güncelleyip ve yasal boşlukları gidermeli

- Bankalar ve finans şirketlerinin, OBD mekanizmasının işlemesini engelleyecek farklı yöntemleri hayata geçirmelerini engellemeli

- Paylaşılması planlanan finansal bilgilerin, hem ülke içinde hem de anlaşmaya taraf olan ülkeler arasında güvenilir ağ paylaşım sistemi ile dolaşması sağlanmalı

-  Mükelleflerin eksik ya da yanlış bilgi vermeleri durumunda oluşacak hukuki yaptırımları belirlemesi

- OBD’yi uygulaması gereken kurumların sistemi doğru kullanıp kullanmadığına ilişkin denetim mekanizmasının oluşmasını sağlaması.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar