“Varlık barışı”nda cevap bekleyen sorular (1)
Değerli DÜNYA okurları, ilk defa varlık barışına ilişkin düzenleme vergi barışı düzenlemesi ile birlikte yasalaştı. Aynı zamanda bu varlık barışı düzenlemesi önceki düzenlemelere göre farklılıklar içermekte. Bu nedenle de uygulamada cevaplandığında başvuru sayısını pozitif manada etkileyecek bazı konu başlıklarına dikkat çekmek istedik.
Farklar neler?
Varlık barışının bu halinde ilk defa ilave bir vergi ödemesi yok. Belki buna paralel olarak uygulamada vergi kalkanı diye ifade edilen durum da yok. Yeni kanun çerçevesinde varlık barışı tutarları ve belgelerinin vergi dairesine bildirilmesi gerekmediği gibi, bankalar veya aracı kurumlardan da kendilerine yapılan başvurular istenmeyecek.
Vergi kalkanı nedir?
Geçmiş düzenlemelerde ,varlık barışından faydalanmanız halinde, hakkınızda yapılacak bir incelemede bulunacak matrah farkı, ancak, varlık barışıyla beyan ettiğiniz tutar aşılırsa, aşan kısmı itibariyle istenebilmekteydi. Bu duruma (varlık barışı kapsamında yurda getirilip beyan edilen ve o tutarda ilave tarhiyatı engelleyen kısma) vergi kalkanı, adı verilmektedir.
Varlık barışının incelenmeme düzenlemesinin vergi kalkanından farkı nedir?
Yeni varlık barışı düzenlemesi, vergi kalkanı sağlamıyor, ancak, tamamen korumasız da değil. Kanunda, varlık barışı uygulaması kapsamında beyan edilen belge ve bilgilerden hareketle herhangi bir inceleme yapılamayacağı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, yeni varlık barışı düzenlemesi bu kapsamda beyan edilen varlık ve varlık tutarıyla sınırlı bir koruma sağlamaktadır. Tartışmalar ve sorunlu konular da tam bu noktadan sonra başlamaktadır.
1. Başka kaynaktan gelen bilgilerle inceleme yapılabilecek mi?
Kanun metni incelendiğinde mükelleflerin varlık barışı kapsamında beyan edeceği tutarlar ve ibraz edeceği belgelerden hareketli herhangi bir inceleme yapılamayacağı tartışmadan ari bir şekilde ortadadır.
Ancak, daha sonra, örneğin bir yayın organında veya websitesinde yayınlanan haberlerden hareketle veya yabancı bir devletin vergi idaresi ya da bankası tarafından, varlık barışı ile beyan edilen tutar Gelir İdaresi’ne bildirilirse Gelir İdaresi bu bilgileri kullanarak bir vergi tarhiyatı yapacak mı yapmayacak mı?
Bu konu en önde gelen soru ve tereddütü oluşturmaktadır.
2. Menkul kıymet hangi değerle dikkate alınacak
Beyan edilecek menkul kıymetlerin hangi değerinin beyan gününden sonra dikkate alınacağı bir başka tartışma konusu. Diğer bir değişle ,bir hisse senedinin varlığını bugün ,varlık barışı çerçevesinde bir bankaya beyan ettiğim de, daha sonra bu hisse senedini paraya çevirmem halinde kazancın hesabında hangi tutar maliyet tutarı olarak dikkate alınacak? İlk aldığımda ödediğim tutar mı yoksa varlık barışı çerçevesinde beyan ettiğim gün ki değeri mi o menkul kıymetin bundan sonra elde edilecek gelirler açısından maliyet bazını oluşturacak?
Bu konuda bir diğer husus, bu menkul kıymet'in önceki yıllardaki getirisi sorgulanacak mı veya sorgulanabilirecek mi?
Yabancı para cinsinden yapılan yatırımlar da getiri hesabı yapılırken kur farkları gelir olarak dikkate alınacak mı?