Varlık Barışı ve vergi savaşları

Zeki GÜNDÜZ
Zeki GÜNDÜZ VERGİ POLEMİKLERİ [email protected]

Değerli DÜNYA okurları, Mali İdare bir yandan Varlık Barışı olarak bilinen kanun çerçevesinde sorun çözme gayretinde ve katılımı artırma çabasındayken bir yandan da her gün yeni ihtilaf konuları çıkarılıyor.

Vergi idaresinin kayıt dışılıkla mücadele konusundaki çabasını anlıyor olmakla birlikte, şu an gelinen noktada iktisadi faaliyetler yürütülemez hale gelmiştir. Bu nedenle yöntemlerin gözden geçirilmesi ve düzgün çalışan şirketlerin bu konuda rahatsız edilmemeleri gerekmektedir.

Zamanında "Bu geliri/varlığı/parayı nereden buldun?" sorusunu sormaktan imtina edip, şimdi "faturayı nereden buldun?" noktasına geldik.

İktisattaki ,"kötü para iyi parayı kovar" ilkesi bu alandan "kötü mükellef yüzünden iyi mükellef de cefa çeker." noktasına geldi.

Bu gün sizlerle çeşitli konularda ortaya çıkan yaygın ihtilaflara yol açacak konuları paylaşayım istedim.

Yeni bir dava fırtınası dönemine girdik

Değerli DÜNYA okurları, ara başlık hava durumu raporu gibi oldu ama, su sıralar ard arda yaşadığımız düzenlemeler ve gelişmeler nedeniyle çok sayıda dava açılacak gibi duruyor.

2010 yılında vergi yargısına intikal eden davalarda bir patlama yaşanacağı beklentisindeyiz.

1. Kod uygulamalarından doğacak davalar

a. Koddan çıkarılma davaları

Binlerce şirkete bir şekilde koda girmiş şirketlerden mal veya hizmet almışsın, ya bunlara ödediğin KDV'yi bize cezalı, faizli öde ya da sizi de koda alırız deniliyor.

Şirketler şimdi daha önce ödedikleri KDV'nin dört katı teminat vererek bu konuda dava açmaya başladılar.

Önceleri mahkemeler, ortada bir işlem yok gerekçesi ile bu davaları reddederken şimdilerde kabul etmeye başladı.

b. KDV ve kurumlar vergisi tarhiyatları üzerine açılacak davalar

Çok sayıda şirketin aldıkları yazılar üzerine yaptıkları açıklamalar kabul görmeyerek (özellikle koda giriş gerekçesi sahte belge düzenleme ise) incelemeler ve akabinde tarhiyatlar yapılıyor.

Bu tarhiyatların büyük bölümü de davalara taşınıyor.

c. Haksız rekabete yol açan fiil sonucu oluşan zarar - ziyana dönük tazminat davaları

Şuan dava açıldı mı, bilmemekle birlikte bu uygulamalardan canı yanan şirketlerin, sonu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne de gidebilecek, uğradıkları zararların tazminine dönük maddi ve manevi tazminat davaları açabilecekleri beklentisindeyiz.

d. Vergi mahremiyetinin ihlaline dönük davalar

Yine şu ana kadar olmamakla birlikte,"Köşeye sıkıştırılan kedi tırmalar. "Hesabı, vergi mahremiyetine dönük suç duyurularında bulunulabileceğini bekliyoruz.

Vergi daireleri yazdıkları imzalı, mühürlü, iadeli taahhütlü yazılarla, bir kısım mükellefleri "damgalı eşşek" durumuna düşürüp, bu şirketlere adeta vebali muamelesi yapılmasına sebep oldular.

Bu yazılar kesinlikle vergi mahremiyetini ihlaldir.

2. 113 nolu tebliğle ilgili davalar

Bahse konu tebliğin miadı dolan mallara ilişkin olarak getirdiği açıklamaları daha önce yazı konusu yapmıştık.

Bu konu başta gıda, ilaç ve kozmetik sektörü olmak üzere çok sayıda firmayı ilgilendirmektedir.

a. Geçmiş yıllarla ilgili davalar

Tebliğ akabinde vergi dairelerinden başta zaman aşımının dolmasına 6 gün kalan 2004 yılı olmak üzere geçmişte yapılan imha işlemleri ile ilgili yazılar gelmeye başladı.

Bu konudaki düzeltmeler mükelleflerce yapılmazsa cezalı tarhiyatlar başlayacak ve bunların hepsi davaya dönecektir.

b. Bundan sonraki uygulamalara dönük davalar

2009 yılı ile ilgili takdir komisyonuna başvuran mükelleflere vergi daireleri, önce KDV'yi düzelt sonra gel demeye başladı.

Bu durumda ihtirazi kayıtla beyannameler düzeltilecek ve dava yoluna gidilecektir diye tahmin ediyoruz.

c. Tebliğe karşı açılacak dava

Aslında tek tek işlemlere karşı yüzlerce dava açılmaktansa, tebliğ aleyhine, yürütmesinin de durdurulması istenerek dava açılması daha yararlı olacak.

3. İndirimli oran uygulamasında KDV iadesi hesaplamaları

Vergi idaresinin yıllardır sürdürmekte olduğu iade yaklaşımı şimdilerde gerekçesiz bir şekilde değiştirilmeye çalışılmaktadır.

Kabaca iade tutarının aylık hesaplanması yerine yıllık hesaplanması şeklinde bir yaklaşım denenmektedir.

Netice olarak bu yeni tavır ve uygulama indirimli oran nedeniyle KDV iadesi alan tüm şirketleri zaman aşımı dönemlerinde problemli hale getirecektir.

Bu uygulamaların tamamı da yargıya intikal ettirilecektir.

4. Yatırım indirimi davaları

Değerli DÜNYA okurları, bildiğiniz gibi yatırım indiriminde Anayasa Mahkemesi Kararı ilan edildi ancak henüz gerekçeli karar yayınlanmadı.

Bu arada 3. geçici vergi beyanları ihtirazı kayıtla verildi, belki 4. geçici vergi beyanları da ihtirazı kayıtla verilecek.

Dolayısıyla kararın Resmi Gazete'de yayınlanmasına kadar geçen sürede verilecek her beyanname davalara sebep olabilecek.

5. Ücret davaları

Yine Anayasa Mahkemesi kararı gereği ücretler için gelir vergisi son diliminin iptal edildiği ilan edildi.

Karar Resmi Gazete'de yayınlanıp, bu konuda verilen süre içinde yeni bir düzenleme yapılana kadar geçecek sürede şirketler ihtirazı beyanla beyanda bulunup, konuyu yargıya taşıyacaklar gibi görünüyor.

Sonuç

Yukarıda özetlediğimiz konular şu son zamanlarda meydana gelen gelişmeler çerçevesinde oluşan/oluşacak olan ihtilaflar.

Bizce tamamının vergi idaresinin yapacağı hukuki düzenlemelerle engellenmesi mümkün.

Vergi idaresi neden ihtilaf yaratmaya bu derece istekli anlamakta güçlük çekiyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar