Var mı eleman arayan?
“Satışa eleman lazım, ama yetişmiş eleman lazım, var mı önereceğin birisi?” Sektördaş cevap verir: “Zor bulursun, bulursan bana da haber ver.” “Operasyona eleman lazım, ama operasyonu iyi bilsin, yabancı dili iyi olsun, hatta mümkünse ikinci dili bilsin, çok maaş istemesin, sadık olsun, olmuşken evi de yakın olsun”, cevap gelir: “Oldu canım, çok iyi piyano da çalabilsin mi”? Okulu yeni bitirmiş öğrenci işe müracaat eder, özgüveni yüksektir; tüm enerjisi ile iş görüşmesine gider, zaten zar zor çağırılmıştır. Ancak basma kalıp bir cevap ile karşılaşır; “fakat siz tecrübesizsiniz, bizim tecrübeli elemana ihtiyacımız var..” Yazılı yapılan başvurulara ise, neredeyse hiç cevap gelmez. Gerekçe yine aynıdır: “tecrübe…”
Bu sorunlar, eminim işveren tarafında da, çalışan tarafında da sürekli karşılaştığımız, gün içerisinde duyduğumuz ve bizzat yaşadığımız türde. Lojistik alanında son yıllarda çok sayıda okulun; gerek Meslek Yüksek Okulu, gerekse dört yıllık Yüksek Okullar düzeyinde açıldığını biliyoruz. Keza Gümrük Okulları, Endüstri Mühendisliği gibi bölümlerde sektöre bol miktarda eleman yetiştirmekte ama, gelin görün ki, sektörümüzün halen en önemli sorunlarından bir tanesi “İnsan Kaynağı”. Peki, sorun kimde. Bence sorun yeni mezunlarda; sen gel hem işe başvur, hem de tecrübesiz ol. Olacak iş mi? Tabi ki bu işin esprisi. Bu gençlerimiz haklı olarak sürekli yakınıyorlar, sizler bize iş fırsatı vermezseniz biz nasıl tecrübeli hale geliriz diye. Bugün adı lojistik olan okulların mezun vermeye başlayalı 10 yılı buldu; bu son derece önemli ve alışkanlıkları değiştirmek için de yeterli bir süre. Ancak, hala sektör bu bölümlerden mezun gençlerimize yeterince kucak açmıyor ve fırsat tanımıyor. Bu konuda her fırsatta, olabildiğince gençlerin yanında olmaya çalışarak destek verenlere sözüm yok, ama sektörün bir yandan insan kaynağı sıkıntısı çekerken, bir yandan da bu gençleri, değişim rüzgarları estirme adına, bazen eleman ihtiyaçları olmasa da, gelecek nesilleri yetiştirme ve firmalarının geleceğini sağlam temellere oturtma adına, istihdam etmesi gerektiğine inanıyorum. Sosyal medya sağ olsun, her gün yeni bir lojistik öğrenci veya mezun grubu açılıyor, hasbelkader bizleri de davet ettikleri için içinde yer alıyoruz. Oralardaki tartışmaların birçoğu içimizi acıtıyor, ama genel tema; neden yeni mezunlara iş fırsatı verilmediği ile ilgili. Bazı sektör yöneticileri de, iyi ama bize yetişmiş eleman lazım, işi nasıl sizlere emanet edelim diyorlar. Haklı oldukları yanlar var elbet, ama herkes elbette firmasını düşünürken, sektörü, sektörün geleceğini, ülkeyi ve bizden sonra gelecek nesilleri de düşünmek durumunda. Sektörümüzün nitelikli iş gücü gerçekten de sanıldığı kadar üst seviyelerde değil. Zira bir yandan yeniler girerken, bir yandan da içindekilerin öğütüldüğü gerçeğini de aklımızdan çıkartmamamız gerekiyor. Meslek edinmek için iki veya dört yıl okuyan gençlerimizi bu sektöre kazandırmanın, ülkemize de, gelecek nesillere de borcumuz olduğunu kabullenmemizi diliyorum, hepsi bu. Çok şey mi istiyorum?