Uzun lafın kısası
İŞLETMECİLİK VE DIŞ TİCARET SOHBETLERİ / Osman Ata ATAÇ
Bir kaç haftadır strateji nedir nasıl hazırlanır konusuna uygulamalı bir örnek olsun diye hazır giyim sektöründen konuşuyoruz. Hatırlanacaktır, önerdiğim yöntemde: (1) Global ekonomik senaryolar yazıyor, sonra (2) Global senaryolar altında ülkeye ve sektöre has alt senaryoları yazabilmek için de a) Sektörün geleceğini tanımlayacak ana etmenleri buluyor; b) Ana etmenleri veya en önemlilerini belirleyecek faktörleri saptıyor ve c) bu faktörlerle ilgili tahminler yapıyorduk. En son olarak tüm bunları birleştirip stratejimizi hangi koşullar için tasarlayacağımızı tamamlayacak ve yazacağız. Bu hafta bir örnek vermek istiyorum.
Global senaryo : Dünyanın ekonomik krizi devam edecek, uluslararası ticaret iyice olumsuz etkilenecek. Ticari gündemlerle hazırlanan işbirlikleri kısa sürede dağılacaklar. Bu ve diğer nedenlerden politik ve mali destek programları adı altında yapılan korumacılık artarak devam edecek. Doğal kaynak ihracatçısı ülkeler bu ticaretten elde ettikleri kazançlarının bir kısmını kalkınmış ülkelerden yaptıkları ithalata harcayacakları için bu ülke pazarlarında büyüme kısıtlı oranda da olsa devam edecek. Ancak bu ticaret daha ziyade ikili anlaşmalara dayalı kalacağı için etkisi yaygın olmayacak. Doğal kaynak ihracatçısı ülkeler bu ticaretten elde ettikleri kazançlarının büyük bir diğer kısmını da bazı kalkınmakta olan ülkelerde gayrimenkul ve spekülatif yatırımlara harcayacaklar. Bu harcamalar bu ülkelerde fiyat artışlarına ve ekonomik çarpıklıklara yol açacak ve onların borç kıskacına girmesine yol açacak. Asya ve Pasifik ülkelerinde ticari büyüme beklenenin altında olacak. Bu yörede ticari ümitleri olan kalkınmakta olan ülkeleri olumsuz etkileyecek. Çin'in imalat sanayiindeki üstünlüğü azalacak ama Güney ve Güney Doğu Asya ülkeleri ciddi rakipler olamayacakları için, bu ürünleri ithal eden ülkeler alternatif kaynak bulmakta zorlanacaklar. ABD'nin ve Avrupa'da birçok ülkenin ekonomik sıkıntıları devam edecek. Bu ABD ve Avrupa ile büyük hacimli ticaret yapan firmaları küçük pazarlara da bakmaya iteceğinden rekabet artacak. Bu niş pazarlama ile küçük pazarlara girmeye çalışan yeni sanayileşen ülkelerin aleyhine olacak. Sonra Sektörel senaryo : Pazarlara, özellikle sektörde farklılaşmamış mal üretimi taşeronluğu yapan ülke pazarlarına giriş serbestliği azalacak. Büyük ithalatçıların gerek fiyatları düşürmek ve gerekse kalite/miktar üzerindeki denetimlerini arttıracak yönde girişimleri devam edecek. Büyük pazarların mal talebinde görülen durgunluk devam edecek. İhracat artık pazarın büyümesinden değil diğer üreticilerden çalınacak pazarlardan gelecek. Sektördeki kapasite fazlası ve özellikle büyük pazar ithalatçılarının verdiği birim ithal fiyatlarındaki azalma da rekabeti körükleyecek. Bazı büyük aracı-tedarikçi firmaların çabası dışında pazarın asimetrik (bakışımsız) yapısı devam edecek, üreticilerin pazarlık güçleri artmayacak hatta azalacak. İşçi ücretleriyle rekabet etmek birçok ülke için mümkün olmayacak. Hemen her yerde işçi ücretleri yükselmeye devam edecek, işçi maliyetleri alıcıların çalışma koşulları ve işçi hakları konusunda baskılarının da artması sonucu artacak. Ülkeler arası işçi ücretleri açığı kapatılamayacak . İşçi ücretleri bazında rekabetçilik ya unutulacak veya üreticiler de yerleşimlerine göre uzak veya yakın tedarik şıklarından birini tercihe zorlanacaklar. ABD ve Avrupa kökenli marka üreticilerinin pazarlama ve perakendeciliğe dönerek üretimi taşeronlara bırakma eğilimleri devam edecek. Tedarikçilerin yakın tedarik eğilimleri artacak. Bu bağlamda Asya, Karayipler, Latin Amerika ve Sahra Altı Afrika ülkelerinde üretim zincirleri kuran Hong Kong, Tayvan, Güney Kore, (son zamanlarda Singapur, Malezya, Çin, Hindistan ve bazı Orta Doğu ülkelerinden) milletler-üstü (transnational) şirketler ise girdi tedariki, ürün geliştirme, tasarım ve pazarlamaya yoğunlaşacaklardır. Hindistan ve Sri Lankalı şirketler Güney Asya'da; Malezya ve Taylandlı şirketler Güney Doğu Asya'da; Güney Afrika ve Mauritiuslu şirketler de Sahra Altı ülkelerinde üretim zincirleri kurmaya devam edeceklerdir.
Şimdi bu senaryo strateji tasarımı için ne anlama geliyor siz ve ben gelecek haftaya kadar bir düşünelim
ÖNEMLİ NOT: Yukarıdaki senaryoyu bir örnek olarak verdim en olası senaryo olarak değil.
Sağlıcakla kalın