Üst düzey yönetimde hareket var

İzel BATU
İzel BATU Farklı Bak Farklı Gör [email protected]

Son yıllarda iş dünyasında gözlemlenen değişim ve hareketlilik, yönetim takımlarının dinamizmini artırıyor. Küresel çapta yapılan bir araştırmaya göre, her üç üst düzey yöneticiden biri önümüzdeki bir yıl içinde iş değişikliği düşünüyor.

Bu rakam, iş dünyasının hızla evrilen dinamiklerine ve liderlerin kariyer hedeflerine yönelik değişen beklentilere işaret ediyor. Bu hareketliliğin altında yatan nedenler oldukça çeşitli. Finansal ilerleme isteği, küresel rekabetin artmasıyla birlikte pazarlardaki değişimler ve iş hayatıyla kişisel yaşam arasındaki denge talepleri yöneticilerin kariyer rotalarını şekillendiriyor. Özellikle tepe yöneticiler arasında hibrit çalışma modelinin artık bir gereklilik olduğu görüşü giderek yaygınlaşıyor.

Bu da iş yaşamının esneklik ve adaptasyon gereksinimlerinin önemini vurguluyor. Bu eğilim sadece küresel boyutta değil, Türkiye'deki yönetici profillerinde de kendini gösteriyor. Araştırma ve liderlik danışmanlığı firmalarından TRANSEARCH International’ın analizlerine göre üst düzey yönetim takımlarında yurtdışında kariyerine devam etme, bölgesel yönetim rollerinde görev alma ve ekonomik faktörlerden kaynaklanan bir hareketlilik var.

2023 yılı değerlendirmesine göre, her üç icra kurulu üyesinden biri önümüzdeki 12 ay içinde iş değiştirmeyi düşünüyor. İcra kurulu seviyesindeki yöneticilerin üçte biri iş değişikliği motivasyonunu finansal ilerlemeye bağlıyor. Tepe yöneticilerinin yüzde 25’i de hibrit çalışmanın bir zorunluluk olduğunu düşünüyor.

Yeni düzenin doğal yansıması

TRANSEARCH Türkiye Yönetici Ortağı Murat Öztürk, global sonuçları değerlendirerek yönetim takımlarında görülen hareketliliğin dünyanın içinde bulunduğu yeni düzenin doğal bir yansıması olduğunu ifade ediyor.

Öztürk, “Yönetim takımlarının iş değiştirme eğiliminin yöneticilerin kendi finansal gelişimlerinin ötesindeki diğer nedeni de pazarların içinde bulunduğu yoğun rekabet ortamı ve rekabetin beraberinde getirdiği fırsatlar " diyor. Finansal nedenlerin sadece kazançla ilgili değil, pazarların içinde bulunduğu finansal stres ortamını da kapsadığı düşünülüyor.

Mobilite ihtiyacı, yöneticilerin kariyerlerini geliştirmek, farklı pazarlarda deneyim kazanmak veya uluslararası bağlantılar kurmak istemeleriyle ilgilendiriliyor. Yöneticiler, farklı kültürlerle etkileşime girmek, yeni pazarlarda stratejik vizyonlarını genişletmek ve uluslararası iş ilişkilerini geliştirmek konusunda fırsatları değerlendirmek istiyorlar.

Türkiye kritik öneme sahip 2023 yılına dair veriler, tepe yöneticilerin iş değiştirme isteği ve motivasyonunun Türkiye’de de artan bir eğilimde olduğunu gösteriyor.

Yöneticilerin bir bölümü yurtdışındaki fırsatlara odaklanırken Türkiye’ye geri dönmek isteyen expat yöneticilerin sayısı da artış gösteriyor. Bu durumu değerlendiren Murat Öztürk, “Yurtdışında çok değerli expat yöneticilerimiz var ve kariyerlerine Türkiye'de devam etmek isteyen Türk expatların sayısı göz ardı edilemeyecek kadar fazla.

Beyin göçünün yoğun olduğu bir dönemde bu tersine eğilim, kimi zaman ailevi nedenlerle kimi zaman da kültürel uyum sorunlarıyla açıklanabilir” diyor. TRANSEARCH International’ın Türkiye pazarını Ortadoğu ve Afrika için çok önemli bir merkez olarak gördüğünü belirten Murat Öztürk, “Türkiye'nin coğrafi konumu her alanda olduğu gibi yönetici arayışında da kritik önem taşıyor. Türkiye, Avrupa'ya olan yakınlığının yanı sıra Orta Doğu için de kritik bir köprü konumunda.

Türk yöneticilerine değer katan bir faktör bu. Diğeri, coğrafi konumun ötesinde kültürel olarak doğu ve batı sentezindeki ustalıkları. Bir başka nokta da dünya ekonomisindeki kırılganlık ve değişim ivmesi, Türk yöneticilerinin adaptasyon yeteneklerinin değerini artırıyor olması. Ayrıca genç yönetici sayımızda hızlı bir artış var ve bu yöneticilerin eğitim düzeyleri dünya ortalamasının üzerinde” diyor.

***

İş dünyasında yaşanan bu yoğun hareketlilik dönemi, yöneticilerin kariyer yollarını gözden geçirmelerini ve şirketlerin insan kaynakları stratejilerini yeniden şekillendirmelerini zorunlu kılıyor. Liderlerin sürekli öğrenme, esnek düşünme ve proaktif olma gibi yeteneklerini geliştirmeleri gerekirken şirketlerin de bu tür yeteneklere sahip bireyleri keşfetmek, yetiştirmek ve bu bireylerle uzun vadeli ilişkiler kurmak için insan kaynakları stratejilerini yeniden tasarlamaları önem arz ediyor.

Bu dönemde şirketler, çalışanlarının sürekli gelişimine olanak tanıyan bir kültürü teşvik etmeli ve adaptasyonu kolaylaştıracak esnek çalışma modellerini benimsemeliler. Ayrıca teknolojik yeniliklere açık olmak ve dijital dönüşümü hızlandırmak önem taşıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar