Üretime gereken önemi vermiyoruz

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

 

Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, dünya ekonomisinde yaşanan olumsuz gelişmelere karşın Türkiye ekonomisinin göreceli olarak pozitif göründüğünü söyledi.
Milliyet'ten Kadife Şahin ile söyleşi yapan Özince, Türkiye ekonomisinin olası risklerine dikkat çekerek "Türkiye üretmiyor, tüketiyor" dedi.

"Türkiye bugün tasarruf yapmıyor tüketiyor. Bunu müşterilerimizden biliyoruz. Kredi kullanan müşterilerimiz artık yatırım yapmıyorlar. Çoğu marketçi, gayrimenkulcü, inşaatçı oldu. Gayrimenkul fiyatlarının ne kadar yükseldiğine bakarsanız Türkiye'nin üretmediğini görebilirsiniz" diyerek ülke ekonomisinin daha büyük dalgalanmalara karşı beklenen gücü gösteremeyeceğine dikkat çekti.
Türkiye'nin katma değeri olan sanayi üretimine geçemediğine değinen Özince'ye göre, "Güçlü bir sanayi sınıfı oluşturamadık. Bugün Türkiye tarımda bile her şeyi ithal ediyor. Tohumu, modern tarım teknolojisini, seracılıkta gerekli olan her şeyi ithal ediyoruz. Ufak tefek üretimlerimiz var ama bunlar bir tarım sanayisini ifade etmez."

Özince'nin Kadife Şahin'e anlattıklarında dikkat çeken noktalar şunlar:
- Güçlü sanayi sınıfı oluşturamadık.
- Girişimciler banka kredilerini üretime değil gayrimenkule yönlendiriyor. Rant ekonomisi oluştu. Gayrimenkul fiyatlarında balon var.
- Üretimi artıracak yerde tüketim artışını teşvik ediyoruz.
- Tasarruf yapmıyoruz.
- Tasarruf yapmadığımız, tükettiğimiz, üretim yerine ithalat kapısını açtığımız için ülke ekonomisinin dalgalanmalara karşı gücü zayıflıyor. Risk yükseliyor.
Özince'nin söyledikleri çok önemli. Bunlar bir eleştiri değildir, ülkede üretim stratejisinin gözden geçirme ihtiyacını ortaya koyuyor.
Üretim çok önemli. Üretip üretmediğimizin göstergesi milli gelirdir. Kişi başı milli gelirde 10 bin dolarda kilitlendik kaldık.

Bir türlü 10 bin doların üzerine çıkamıyoruz.

"Kişi Başı Milli Gelir" 2007 yılından bu yana 5 yıldır 10 bin dolar dolayında. Hükümetin hazırladığı Orta Vadeli Program'a göre 2012, 2013 ve 2014 yıllarında da 10 bin dolar dolayında kalacak.
Açık anlatımıyla 8 yıl boyunca Kişi Başı Milli Gelir 10 bin dolara kazık çakmış olacak.
Bu çok tehlikeli bir durumdur. 10 bin dolar rakamının üzerine çıkamıyoruz. Halbuki hedefimiz 2023 yılında 25 bin dolar kişi başı milli gelir rakamına ulaşmak idi. 8 yıl süre ile 10 bin dolarda kaldıktan sonra 10 yılda 10 bin dolardan 25 bin dolara tırmanmak çok zordur.

İktisatçılar "10 bin dolara razı olarak, rehavete girmeyi" (Açık anlatımı ile uykuya yatmayı), "Orta Gelir Tuzağı" olarak adlandırıyorlar.

MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, '2012 Türkiye Ekonomisi Raporu'nun sunuş konuşmasında dedi ki, "Yüksek ve kesintisiz sürdürülebilir büyüme için, Türkiye'nin potansiyel büyüme seviyesini mevcut yüzde 5 düzeyinden, yüzde 7 düzeyine taşıyacak reformlara ihtiyacı vardır. Aksi takdirde Türkiye, 2004'te düşük gelirli ülke sınıfından mezun olarak girmeye hak kazandığı orta gelirli ülke statüsünde, uzun yıllar boyunca kalacak ve bir sonraki hedefi olan 'Yüksek Gelirliler Grubu'na giremeyecektir." Kişi başı milli gelir, bir başka ifade ile ülkede kişi başı üretim değerini (kişi başı yaratılan katma değeri) gösterir.

Ülkede üretim (yaratılan katma değer) artacak ki, kişi başı gelir de artsın. Üretmek, daha fazla katma değer yaratmak için (1) Kaliteli insan gücüne, bu kaliteli insan gücünü donatacak eğitime, bilime, teknolojiye ihtiyacımız var. (2) Bu kaliteli insan gücünü üretime yönlendirecek müteşebbise ve üretim politikalarına ihtiyacımız var. (3) Bu kaliteli insan gücünün sahip oldukları bilgiyi, teknolojiyi üretime dönüştürebilmeleri için sermayeye ihtiyacımız var.
Bunlar bir araya gelerek üretecek. Üretimdeki artış milli geliri ve sonuçta kişi başına milli geliri büyütecek.

Sanayide belli bir başarıyı yakalayanların birikimlerini sanayiden çekerek inşaata yönelmeleri, tarım arazilerinin rant arayışında konut alanına dönüşmesi tehlikeli bir gelişmedir.
Konut yatırımları önemlidir. Alt yapı yatırımları önemlidir. Ama bir ülke tarım ve sanayi üretimini artırmadan büyümeyi sürdüremez.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018