Üretim artmadan işsizlik sorunu çözülemez
OLAYLARIN İÇİNDEN / Tevfik Güngör TÜSİAD heyeti, geçtiğimiz günlerde Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren'i ziyaret etti. Bakanlarla görüşmeden önce açıklama yapan TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, küresel, ekonomik dalgalanma ve bunun Türk ekonomisine yansımaları üzerine, ekonomi yönetimiyle fikir alışverişi yapmak istediklerini söyledi. Son dönemde yükselen işsizlik oranını hatırlatan Yalçındağ, "Bu toplantı zamanlama açısından son derece önemli. 2008'in başındayız. Koordinasyonumuzu bu ortamda başlatmak, önlem almak için son derece faydalı olacaktır" diye konuştu. Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, Ankara Ticaret Borsası (ATB) Meclis Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, "Geçenlerde TÜİK açıkladı. İşsizlik yine artmaya başladı. Oysa toplumsal sorunların en büyüğü ve en acı çektireni işsizliktir. Asgari ücrette olan birinin hiç olmazsa bir geliri varken, işsiz açlığa mahkumdur" dedi. İşadamları kadar hükümet de işsizlik sorununun önemini kabul ediyor. Çünkü göstergeler durumu açıklıkla ortaya koyuyor. Sorunun boyutunu Milliyet'deki köşesinde rakama döken Hurşit Güneş diyor ki, "Son yıllarda enflasyon hızla düştü. Büyüme yükseldi ama işsizlik oranı düşmedi. Üstelik şimdi yükseliyor. - 2007 yılında çalışabilir nüfusun bir önceki yıla göre yüzde 1.2 artmasına rağmen istihdam sayısında yüzde 1.8 azalma olduğu görülüyor. Yani hem emek arzı artmış, hem de emek talebi düşmüş. - Geçen yaz başında işsiz sayısı 2.1 milyon kişiydi. Yıl sonunda ise işsiz sayısı 2.4 milyona yaklaşmış. Tarım dışı istihdam verilerinde bunun nedenleri açıkça görülüyor. Emek talebinde belirgin bir düşüş var. - 2007 Şubat'ından temmuz ayına dek emek talebinde hızlı bir yükselme gözleniyordu. Fakat temmuz ayından sonra işler değişmiş; emek talebi, yani istihdam düşmeye başlamış. Bu da sanayi kesimindeki üretimin yavaşlaması ve yatırımların düşmesinden kaynaklanıyor. - 2006 yılının Mart-Aralık döneminde bir yıl öncesine göre sanayi üretim artışı ortalama yüzde 6.9'du. 2007 yılında ise bu ortalama yüzde 4.4'e düşmüş. Demek ki, sanayi üretiminde yüzde 6-7 aralığında bir artış sağlanamaz ve bu yüzde 4-5'e düşerse, artan işgücü karşılanamıyor ve ortaya yükselen bir işsizlik çıkıyor. - O nedenledir ki, Türk ekonomisinin yüzde 7'den fazla büyümesi ve bunun daha fazla istihdam yaratabilmesi için, kurun rekabetçi olması ve ihracat kapasitesi yaratması zorunlu". Hurşit Güneş'in sözünü ettiği büyüme zorunluluğunun gerisinde üretim artışı var. Üretim artacak ki, ekonomi daha fazla katma değer yaratabilsin, büyüme hızı artsın. Üretim artacak ki istihdam artsın. Döviz fiyatının ucuzluğu karşısında üretici, dış rekabete dayanabilmek için verim artışına gitti. Verim artışı için işçi sayısını azalttı. İşçi başı üretim miktarını zorlayabileceği çizgiye kadar yükseltti. Ekonomik şartlar yeni yatırımların yavaşlamasına yok açtı. Bütün bunlar iyi değerlendirilmeden, istihdan sorununun işveren üzerindeki yükü azaltılarak çözülebileceği gibi bir fikir oluştu. Unutulan, işçilik maliyetinin ucuzlaması karşısında işverenin aynı üretim için daha çok işçi kullanmayı düşünemeyeceği, sadece işçiliğin ucuzlaması sonucu yatırımların ve üretimin artarak istihdan sorununun çözülemeyeceğidir. Ne ilginçtir ki, istihdam sorununun çözümünün üretim artışına bağlı olduğunu hâlâ birçok kişi anlayamadı. İşsizlik göstergeleri Türkiye 2006 2007 Kurumsal olmayan sivil nüfus (000) 68.426 69.185 15 ve daha yukarı yaştaki nüfus (000) 48.771 49.511 İşgücü (000) 23.500 23.217 İstihdam (000) 21.235 20.867 İşsiz (000) 2.265 2.350 İşgücüne katılma oranı (%) 48.2 46.9 İstihdam oranı (%) 43.5 42.1 İşsizlik oranı (%) 9.6 10.1 Tarım dışı işsizlik oranı (%) 12.2 12.6 Genç nüfusta işsizlik oranı (1) (%) 19.0 20.0 Eksik istihdam oranı (%) 3.0 2.8 Genç nüfusta eksik istihdam oranı (1) (%) 3.4 2.6 İşgücüne dahil olmayanlar (000) 25.271 26.294 (1) 15-24 yaş grubundaki nüfus