Üniversite sanayi işbirligi denince
Kayseri, kalkınmaya giden yolun eğitimden geçtiğine inanmış bir kent. Erciyes Üniversitesi bugün eğer saygın bir konuma gelebilmiş, ya da Melikşah ve Nuh Nazi Yazgan vakıf üniversiteleri kısa sürede kapılarını öğrenime açma şansını yakalayabilmişlerse, Kayseri bunu, eğitime gönül vermiş iş adamlarının okullaşmaya, yani "okumuşluklu" insana değer vermelerine borçlu.
Girişimci insan gücü, köklü ticari yapısı, tarihsel dokusu ve de doğal değerleri ile Kayseri, içinde bulunduğu havzada kendine özgü bir cazibe merkezi. Geleneksel ticari hareketliliğin yanı sıra, tekstilden mobilyaya, galvanizli borudan fiber optik kabloya, sinai üretimin birçok dalında dinamik bir yapıya sahip. İş adamlarının katkılarıyla fiziki altyapı gelişimini tamamlamış üç üniversitesi, bir 'teknopark'ı var. Kısacası Kayseri, yöresel kalkınma için gerekli her türlü altyapıya sahip. Ne var ki, bu dinamikler gereği gibi harekete geçirilemediği için kentin ufkunu genişletmek mümkün olamıyor.
Eğitimden yoksun işgücüyle başarıya ulaşılamayacağı bilinen bir gerçek. Dolayısıyla, tekstil laboratuarı kurmak ya da sanayiciye kolaylık sağlansın diye, üniversitelerde "uluslararası ofis"ler, irtibat bürolar açmak sorunlara çare olmaya yetmiyor. Artık, "üniversite - sanayi işbirliği" oluşumuna işlerlik kazandırılması, dahası kalifiye teknik eleman yetiştirecek kurumların da, bir an önce devreye sokulması gerekiyor.
Kayseri geçenlerde "üniversite-sanayi işbirliği" faaliyetleri kapsamında düzenlenen önemli bir toplantıya tanık oldu. Sanayicilerle akademisyenleri bir araya getiren bu etkinlikte, girişimciler için Erciyes Üniversitesi ile Melikşah ve Nuh Naci Yazgan üniversiteleri tarafından hazırlanan, teknoloji içerikli 42 projenin tanıtımı yapıldı. Söz konusu projeler yürütücü akademisyenlerce, birebir anlatılarak, sanayicilere bilgi verildi.
Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Rektörü Prof: Dr. Kerim Güney'e göre, üniversiteler sadece bilgi aktarılan kurumlar değil, ayni zamanda bilgi üreten kurumlar. Bilginin toplumsal faydaya dönüştürülmesi çok önemli. Ülkenin ekonomik açıdan güçlü olabilmesi için, katma değeri yüksek ürünler üreten bir sanayiye sahip olması, dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri olabilmesi için de, üniversitelerinin bilimsel yayında, dünyada ilk 10'a girmesi gerek.
"İşbirliği" kavramının önemine, Prof. Güney gibi vurgu yaparak görüş açıklayan sanayiciler de var. Örneğin, Sanayi Odası Meclis Başkanı Nurettin Okandan'a göre, "Global piyasalarda rekabet giderek zorlaşıyor. Oldukça çetin ve zorlaşan bu rekabet ortamında başarılı olabilmenin yolu, teknolojiye ve AR-GE'ye dayalı inovatif üretimden geçiyor. Bu da, üniversitelerle sanayicilerin sürekli dayanışma içinde olmalarını ve işbirliği içinde hareket etmelerini gerektiriyorÖ"
Kayseri "kadim ticaret merkezi" kimliğini korumuş, sinai üretimde saygın bir yere gelmeyi başarmış da olsa, ekonomik refah seviyesi hala emsal iller ortalamasının çok altında. Eğer Kayseri'yi çağdaş bir dünya kenti yapma yolundaki çabaların boşa gitmesi istenmiyorsa, katma değer getirisi yüksek, rekabet edebilir nitelikteki üretime ve de bunları harekete geçirecek girişimcilerin yüreklendirilmesine gerek var. Bugüne kadar dişe dokunur bir varlık gösteremeyen Üniversite - Sanayi İşbirliği oluşumunun, gecikmeli de olsa, bir dizi proje ile varlığını hissettirmesi, umut verici bir gelişme. Umarım, teknoloji ağırlıklı üretimde özlemi duyulan her türlü gereksinime artık bu tür olumlu etkinlikler çare olurÖ