Umut
“Gülerseniz dünya güler, ağlarsanız yalnız ağlarsınız”
Ella W. Wilcox / Yalnızlık şiiri
Haftaya bu sözlerle başlamak istememin tek sebebi yaşanan ve yaşanmakta olanlar… Nereye baksak canımızı sıkan olaylar var; beklentiyi karşılamayan Fed faizi, altı yaşında evlendirilmiş bir kız çocuğunun acı hikayesi, her gün sosyal medyada televizyonlarda gördüğümüz inanılması güç hayat hikayeleri, bir yanımız EYT, diğer taraftan asgari ücret tartışmaları ile kafalarımız doldu / taştı. Zeytin ağaçları ne olacak? Seçimler ne getirecek? Herkes yıl bitiyor diye sevinsin mi, üzülsün mü? Tuhaf bir çelişki içindeyiz! Tutmayan bütçeler, açık veren hesaplar, gelecek projeleri, önünü görememek; aslında alışığız biz bunlara. İlk değil, son olacak mı dersiniz, hayır!
Pandemi süreci ile değişik yeni bir dünyaya kapı araladık. İçerdiklerini belki sadece büyük devletler biliyor / tanıyor. Ama biz henüz günlük hayatla uğraşırken bizleri nelerin beklediğini kestiremiyoruz. Fikrimiz var aslında, ama olasılıklar üzerinden yol alamayız. İş insanları somut dayanaklar arar. Önünü görmek ister. Bizler büyümek, gelişmek istiyoruz, vatanına faydalı olmak ve huzurlu yaşamak... Artık yalnız başına ağlamak yerine, herkes kadar gülebilmek istiyoruz! Bu kasvetli kış günlerinde içimize su serpen haberlere ihtiyacımız var.
Geçtiğimiz cuma günü itibari ile gazeteniz Dünya eski yeşil sayfasına tekrar başladı. Bizi sevindirecek haberler burada saklı… İsrafa dur denecek yeni buluşlar, ufkumuzu açacak yeni oluşumlar, girişimler bizim önümüzü açıyor, ümitlendiriyor. Gelecek nesiller için vaatler dünyasına kucak açıyor. Yeni iş kolları, yeni meslekler artık konuşulmaya başlandı bile… O zaman hepimiz içimizde sevinçle yüzümüzü geleceğe dönebiliriz. Yaşanası yarınlar için mutlu olabiliriz. Ülkemiz gençlerin çoğunlukta olduğu bir vatan. Okumaktan hoşlanmayan bir gençliğimiz var diye hayıflanıyoruz, ama bir o kadar öğretimde kat sayımız artıyor. Hemen her evde bir üst mevki için çalışıp çabalayan gençler mevcut. Lisans / lisansüstü yapan çocuklarımız çoğunlukta. İş arayışlarında donanımlı kişiler başvuruyor artık. “Alaylı” dediğimiz kitle artık kalmadı. Dolayısıyla umudumuz çok, bir o kadar da beklentimiz var.
O zaman bu umutla haftaya başlayalım…