Umudumuz Atlanta Fed

Atılım MURAT
Atılım MURAT AYKIRI FİNANS [email protected]

Ekonomi için genişletici para ve maliye politikası gerekiyordu. Enflasyondaki görünüm nedeniyle faiz indirimleri başka bir bahara kaldı. Son günlerde faiz artırımlarını gündeme getirenler var. Sohbet ettiğim yabancı yatırımcılar, ‘‘USD/TL rekor kırdıkça, Merkez’in faiz artırmaktan başka çaresi kalmayabilir’’ diyorlar. Merkez Bankası, USD/TL’de görülen yüksek oynaklığı düşürmek için tedbirler açıklıyor. Son bir yıldır; ‘‘Faiz indirimleri bu konjonktürde yetersiz kalır. Vergi indirimlerinin de düşünülmesi lazım’’ yorumunu yapıyorum. Tabii buna karşılık, ‘‘Türkiye’nin güçlü tarafı olan mali disiplinden vazgeçilemez’’ diyenler de var. Ekonominin zorlandığı dönemde önlem almayacaksak, ne zaman alacağız? Türkiye ekonomisi iki yıldır potansiyelinin altında büyüyor. Bu yıl da benzer bir durum yaşanacak.

Gıda fiyatlarını kontrol etme şansımız az. Geçen sene kuraklık nedeniyle fiyatlar yüksekti. Bu sene kuraklık sorunu yok, fakat önemli üretim merkezlerinde don olayları görülüyor. Bu nedenle üretim seviyelerinde ciddi düşüşler yaşanıyor. Dolayısıyla gıda fiyatları yüksek kalmaya devam edebilir. Ek olarak, petrol fiyatı beş ayın zirvesine çıktı. Enerji ürünlerine zam üstüne zam geliyor. Bu şartlar altında, faiz düşürecek alan yok. Şartlar bazen yapmak istemediğiniz şeyleri yaptırır. İster seçim vaadi deyin, ister zorunluluk. Bütün partiler bugün vergi indirimlerini konuşuyor.

Bankalar kredi faizlerini artırıyorlar. Faiz, müşterinin kredibilitesine göre değişiyor. Yıllık yüzde 15-16 faiz isteyen bankalar var. Bu finansman maliyetleriyle iş yapılamaz. Sadece Türkiye ekonomisinin değil, küresel ekonominin durumu ortadadır. Proje karlılıkları bu maliyetlerin üzerine nasıl çıkabilir? Dünya faizlerinin artması da bizdeki faizler üzerinde ek bir baskı yaratıyor. Sadece ABD faizleri değil, euro bölgesi faizleri de yükseliyor. ABD’de enflasyon beklentilerini gösteren başa baş enflasyon oranı yüzde 2’ye yaklaştı. Bu oran beş ayın zirvesidir. Amerikan ekonomisinin ilk çeyrekteki zayıf performansına ve nisan ayında genelde beklentilerin altında kalan verilere rağmen, piyasalar aniden ekonomik hızlanmayı, enflasyon artışını fiyatlamaya başladı. Ekonominin durumuyla ilgili fikir veren 10 yıllık tahvil faiziyle 2 yıllık tahvil faizinin farkı da beş ayın zirvesinde. Emtia fiyatlarında da majör hareketler var. Goldman Sachs emtia endeksi, yine ilginç şekilde beş ayın zirvesine ulaştı. Büyüme ve enflasyonla ilgili kritik göstergelerin eş zamanlı artışları, piyasa algısındaki değişimin bir sinyali olabilir. Bu noktada, önceki yazılarda bahsettiğim bir göstergeyi tekrar vurgulayayım. Bir süre önce; ‘‘Yatırım bankaları ilk çeyrekte ABD’nin yüzde 1.1 büyümesini beklerken, Atlanta Fed’in tahmin modeli sıfıra yakın bir büyüme öngörüyor’’ yazmıştım. Atlanta Fed’in büyüme tahmini yüzde 0.25 idi. Kurum tam bir nokta tahmin yapmış. Yatırım bankaları ilk çeyrek boyunca tahminlerini aşağı yönlü revize ederlerken, Atlanta Fed tahminini pek değiştirmedi. 

Atlanta Fed’in tahmin modeli, ikinci çeyrek büyüme rakamını eldeki verilerle yüzde 0.8 olarak hesaplıyor. Makro veriler açıklandıkça, düzenli olarak güncelleme yapılıyor. Piyasanın ikinci çeyrek büyüme beklentisi ortalama yüzde 3.2. Aynen ilk çeyrekte olduğu gibi, finans kurumlarının beklentileriyle Atlanta Fed’in tahmini arasında uçurum var. Atlanta Fed’in büyüme tahmini ikinci çeyrekte de doğru çıksın. Biraz rahatlayalım. Dünya faizlerindeki artış, bizim faizlere ister istemez yansıyor. Yukarıda da belirttiğim gibi, bu kredi faizleriyle mecbur kalmadıkça iş yapılmaz. Enflasyon ve büyüme indikatörlerinin verdiği pozitif sinyaller mi, yoksa Atlanta Fed’in düşük büyüme beklentisi mi? Temennimiz Atlanta Fed’in hedefi bir kez daha vurmasıdır.  
 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dolar yükselir düşer 28 Ağustos 2019