Uluslararası sektörel trendleri izleme zorunluluğu

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Arkadaşımız Jülide Yiğittürk Gürdamar’ın borsa şirketlerinin karlılığını ele alan araştırma haberinde, 2015 yılında emtia fiyatlarındaki düşüşe rağmen, döviz kurlarındaki yüzde 20’nin üzerindeki artışın şirket bilançolarını olumsuz etkilediğini, bilançoları incelenen 164 imalat şirketinin esas faaliyetlerinde yüzde 33 karlılık elde etmelerine karşılık, net karlılıklarının yüzde 17’de kaldığı bilgisine yer veriliyor. 

Haberde bilançosunu açıklayan 393 borsa şirketinin net karlarında binde 63’lük bir artış olduğu belirtiliyor. Borsa şirketlerinin 2014 yılında 49 milyar 640 milyon kar açıklamışlarken 2015 karlarının 49 milyar 951 milyon lira olduğu belirtiliyor. Sektörel bazda bakıldığında imalat sanayii şirketlerinin 2014 yılı karlılıkları 10.1 milyar liradan, 2015 yılında yüzde 10.1 artışla 11.8 milyar liraya yükselmiş durumda, buna karşılık 2014 yılında 19 milyar kar eden bankacılık semktörünün karı ise, 2015’te yüzde 5.72 oranında azalarak 17 milyar 917 milyon liraya gerilemiş durumda. 

Araştırmada şirket olarak en yüksek karlı ilk beş arasında Koç Holding 3 milyar 567 milyon lirayla ilk sırada yer alıyor. Onu sırasıyla 2 milyar 993 milyon ile THY, 2 milyar 550 milyon ile Tüpraş izlerken 4. sırada Sabancı Holding, 5. sırada da Turkcell yer alıyor. 

Sektörel açıdan otomotiv sektörünün iki devinden Fort Otosan yüzde 40.43, Tofaş ise yüzde 33.34’lik kar artışlarıyla ilk sırada yer alırlarken, onları yüzde 20.50’lik kar artışıyla perakende devi BİM izliyor. 

Gürdamar’ın haberinde 2015 yılını beklentilerinin altında kapatan sektörler bankacılık, taş-toprak sanayii, metal ana sanayii, menkul kıymetler yatırım ortaklıkları, GYO’lar, iletişim ve ulaşım olarak sıralanıyor. 

Bu gelişmeleri değerlendiren uzmanların önerileri arasında şunlar yer alıyor: 

-İhracatla döviz geliri olmayan firmalar, döviz kredisiyle yatırım yaparak büyüme hevesine kapılmamamlıdırlar. 

-Firmalar geleceğe dönük kararlarında sektörlerindeki uluslararası trendleri yakından takip etmeli ve bunun yanında yerel piyasaları da izleyerek karar vermelidirler. 

-Uluslararası piyasalarda önemli dalgalanmalar yaşandığı bu dönemlerde, statik davranışların yerini proaktif davranışlar almalıdır. Bu bazen bilinen yerleşik doğruları terk etmeyi gerektirebilir. Rekabetçiliğin korunması için bu çok önemlidir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar