Uludağ'ın karmaşası...

 

Bursa denilince ilk akla gelen yerdir Uludağ. Tanıtım için de çok iyi bir sembol.. Geçtiğimiz günlerde Uludağ içecek'in genç patronu Ömer Kızıl ile sohbet ederken 'Yurtdışında Bursa ne ile tanıtılmalı?' diye bir soru sordu. Otomotiv, makine, İskender kebap, köfte, havlu derken kendisi 'Uludağ' dedi ve ekledi "Uludağ tanıtım açısından muazzam bir araç. Bunu çok iyi kullanmalıyız. Bu bölgeyi çok iyi bir kayak merkezine dönüştürebiliriz." Kızıl, söylediklerinde sonuna kadar haklı ama Uludağ'ın bugünkü durumu gerçekten içler acısı.

 

Bir defa sahibi kim belli değil. Orman mı, Turizm Bakanlığı mı? Milli Emlak mı? Büyükşehir Belediyesi mi? İnanın bilen yok. Kayak sezonunda sorunlar hatırlanıyor ardından derin bir sessizlik...Bir bakmışız sonraki sezon gelmiş. Ben 6 yıldır bu duruma şahit oluyorum. Bir arpa boyu  yol alınamadı. Geçtiğimiz hafta ailemle Uludağ'a çıkmak istedim. 38 kilometrelik yolu 4 saatte çıktık. Nedeni yolun sağlı sollu iki bölümüne park eden binlerce mangalcı. Bu kadar kapasiteyi kaldıracak altyapı olmadığı için birinci bölge kilitlenmiş durumda. Araçlar gelişigüzel park edilmiş. İğne atsanız yere düşmez o denli bir kalabalık. Pistlerin üzerinde yürüyen insanlar aralarından son sürat geçen kayakçılar. Kazaya açık davet! Özellikle birinci bölgeyi diledikleri gibi kullanan işletmeciler kendi hatalarına bakmadan günübirlik dağa gelenlere feryat ediyor 'Pistlerde kayak yapılamıyor' diye. Kayak pistinin burnunun dibinde cafe açarsanız olacağı bu. İnsanlar uçarak gelmeyecekse o pisti kullanacaklar. İkinci bölgede sorun yok gibi. Ama birinci bölge iflah olacak gibi görünmüyor. 

 

Sahibi de belli olmayınca Uludağ'da düzen sağlamak işletmeciler ve jandarmaya kalıyor. Onların çabaları da  karmaşayı çözmeye yetmiyor. Uludağ'ın kurtuluşu için yapılacaklar belli. Önce sahibini belirleyeceksin. Ardından  plan çerçevesinde düzenlemeye gideceksin. Bölgeye kayak sezonunda gelen kişi sayısı  belli. Kayak yapanlarla piknik yapanları ayırmak gerekiyor. Piknik yapmak isteyenlere birinci bölgenin altında oluşturulacak otopark ile rahatlıkla çözüm üretilebilir. Günübirlik kayakçılar için belirli pistler ayrılabilir. İkinci bölge daha aktif hale getirilerek yoğunluk o bölgeye kaydırılabilir. Ayrıca bölgede ihtiyaç duyulan tüm altyapı hizmetleri eksiksiz sağlanmalı. Bunun için de adres belli. Büyükşehir Belediyesi. Başkan Altepe buna çok önceden talip ama her ne hikmetse bir türlü sonuç alınamıyor. Geçtiğimiz yıl altyapı çalışmaları belediyeye devredildi şeklinde açıklamalar gelmişti. Ama sonradan anlaşıldı ki davul belediyeye çomak Orman Bakanlığı'na verilmiş. Başkan Altepe'de haklı olarak bunu kabullenmiyor. Israrla bölgenin alt ve üst yapısının kendilerine devredilmesini istiyor. Başbakan'ın da yakından takip ettiği bilinen Uludağ sorunlarından ancak sahibi belli olursa kurtulur. Bu şekilde daha çok yıllar aynı konuları konuşmaya ve yazmaya devam ederiz.