Uludağ Ekonomi Zirvesi

Rüştü BOZKURT
Rüştü BOZKURT BUZDAĞININ DİBİ [email protected]

 

Capital ve Ekonomist Dergileri ile Bursa Valiliği'nin işbirliği ile düzenlenen "Uludağ Ekonomi Zirvesi" 16-17 Mart 2012 günleri yoğun bir programla tamamlandı. Ekonominin genelinde makro-dengeleri, yer yer de mikro ölçekte sorunları en yetkin insanlarımız tarafından ele alınarak irdelendi. Yabancı uzmanlar da dünya gündeminin temel sorunları hakkında bilgilendirmeler yaptı.
Uludağ Ekonomik Zirvesi'nin bir geleneğe dönüşmesi, ekonomik yaşamın iksiri olan verimliliğinin artırılmasına ilişkin düşüncelerimizi başka bir zaman paylaşalım. Bu yazıda, Uludağ'da yapılan tartışmalardan çıkardığımız birkaç dersi paylaşalım:
Entelektüel kapasite göstergesi
Birincisi, toplumların zenginlik üreterek insan yaşamını kolaylaştırması entelektüel ve sistem kapasitesine bağlıdır. Özellikle insan kaynağının sorunları ele alış biçimi, kavrayışındaki derinlik, eğilimlerin fırsat ve tehlikelerini tanımlama düzeyi, kendi olanak ve kısıtlarını tanımlama derinliği hayati önem taşır. Hepimiz biliyoruz ki, bilgi ve anlama derinliğine dayalı bir betimleme yapmadan belirleme yapılamıyor.Ülke sorunlarının net tanımlarını yapma, bağlam ve bileşenlerini dikkate alan bir betimleme ancak ortak akılla mümkün. Uludağ Ekonomi Zirvesi, sorunları tanımlama ve ayrıntılarıyla betimlemede ortak akıl aracını öne çıkarmanın bir adımı olarak algılanmalı, gelenekselleştirilerek sorunları sürekli irdeleyen bir ortam yaratmanın vesilesi olmalı.
İkincisi,bu gibi zirveler görüşlerini açıklayanlar açısından bir test ortamı. Dünya genelindeki eğilimleri ne kadar kavradığımız, eğilimlerin bağlam ve içeriklerini ne ölçüde anladığımızı test etmek istiyorsak, ulaştığımız genellemeleri, ayrıntı bilen insanların önünde tartışmalıyız. Çok değişik meslekten, eli taşın altında olan ve ayrıntı bilme olasılıkları yüksek insanlar arasında bildiklerimizi anlatırken, yanlışımızı düzelten, eksiğimizi tamamlayan bir mekanizmaya dahil oluruz. Bu tür mekanizmalar, görüşlerini anlatan insanların kendilerine çek düzen vermesini, işi ciddiye almasını, sözünü tartmasını ve etkili olmanın yollarını aramasını da beraberinde getirir. Zirvenin bu işlevini ne ölçüde başarabildiğini tartışma ayrı bir konudur ama ortamın yaratılması bir ilk adım olarak değerlidir; sürdürülebilirliğini güven altına almak ortak sorumluluğumuzdur.
Kendimizi test ederiz
Üçüncüsü, zirveye katılan, edilgen olarak dinleyici konumda olanların kendini test etmesine olanak yaratmasıdır. Dünya genelinde eğilimlerin fırsat ve tehlikelerinin anlatıldığı, kendi olanak ve kısıtlarımızın değerlendirildiği bu gibi toplantılar; kendi konumlarımızı yeniden betimleme ve belirleme fırsat pencerelerini açar. Örneğin, zirvede dinlediğim iki yabancı konuşmacıdan, özellikle Accenture temsilcisinin değerlendirmesini özel ilgi alanım açısından uyarıcı buldum. Dünya genelindeki bağlamları ile ülkelerin özel durumlarını ele alış metodolojisini, Merkez Bankası Eski Başkanı Durmuş Yılmaz da analizinde ortaya koydu. Dünya genelinde gelişmeleri değerlendirmeden, ülkemizin kaynaklarını tutarlı konumlandırma yapılamayacağının altı özenle çizildi.
Dördüncüsü, ekonominin temel aktörlerinden biri olan siyasi iradenin görüşlerini birinci ağızdan dinleme fırsatı yaratılıyor. Ali Babacan'ın ülkenin her yerinde yaptığı konuşmalardan daha farklı, geleceğe bakışı netleştiren değerlendirme yapsaydı hepimiz için kattığı değer artardı. Ama yine de, siyasi iradenin gündemini öğrendik: Yatırım ortamının iyileştirilmesi, işgücü piyasasının günün koşullarına uyumlu hale getirilmesi, yurtiçi tasarrufun artırılmasına yönelik önlemlerin alınması, değişen iş çevresine uyumu sağlayacak bir eğitim sisteminin oluşturulması ve işleyen yargı ile piyasa sisteminin güven altına alınması...
Beşincisi, ülkemizde KOBİ'lerle ilgili farklı yaklaşımların filizlendiğini gördük. Banka sisteminde eksikliklerin birinci derecede sorumluların farkında olduğunu kavradık. Tasarruf oranını artırmanın bileşenleri hakkında bilgi edindik... Medyanın nereye doğru geliştiği hakkında farklı bakışlara tanıklık ettik... Daha bir düzine konuda değişik bakışla değerlendirmeler dinledik. Önemli CEO'ların iş yapma tarzları hakkında ipuçları elde ettik. Zirvedeki tartışmaların yazılı metinlerinin de ilgililere iletilmesi yararlı bir çaba olacaktır.
Her şeyimizi, en şeffaf ortamlarda tartışmaya açan bütün çabaları desteklemeliyiz... Açıklık dışında erdem olmadığını iyice kavramalıyız. Kuşkusuz, yaptığımız işin etkisini ve verimini artırma konusunu da özel olarak ele almalıyız... Uludağ Ekonomi Zirvesi'ni ve benzerlerini entelektüel zenginliğin kaynağı olarak algılamalı ve desteklemeliyiz...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar