Ülker, hem yatırımcıyı hem yabancıyı cesaretlendirecek

Geçtiğimiz hafta hem Türkiye hem de dünyanın ekonomi gündeminde en dikkat çeken haberlerin ana kahramanıydı Yıldız Holding. Sadece ekonomi değil aslında spor basının da ilgi odağıydı…

Önce Polinas Plastik’in, Propak Ambalaj’a ait yüzde 90’lık hisseyi 42.3 milyon euroya aldığı duyuruldu. Ardından Fenerbahçe’nin başkanlık yarışında Aziz Yıldırım’ım adaylık sürecinde geçti adı. Birden başka bir haber geldi; Yıldız Holding’e ait Pladis’in dünya devi Nestle’nin ABD’deki atıştırmalık alanına teklif vereceğini yazdı. Tüm bunların ardından akşam saatlerinde ise Yıldız Holding’in iki büyük şirketinden dev bir operasyon duyuruldu.

Türkiye’de ilk kez dunya.com’dan duyurduğumuz bu haberde ise 9 yıl önce Yıldız Holding bünyesine katılan Kerevitaş’ın Besler’i satın alacağını ifade etmiştik. Bu haberde Kerevitaş, Besler hisselerinin Yıldız Holding'den alımı için 904.5 milyon lira ödeyeceğini sizlerle paylaştık.

Hem ekonomi hem de spor dünyasını bir anda hareketlendiren bu haberlerin ardından cumartesi sabahı Yıldız Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker’i aradım telefonla. 

“Geçen hafta hem sizin hem de bizim için oldukça hareketliydi. Müsaitseniz size birkaç sorum olacak” dedim ve ilk sorumu ilettim. Daha ilk sorumun yanıtı almadan ikincisi istedi ve “İsterseniz bir kahveye buyurun. Sorular kısa ancak yanıtlarım uzun olacak” dedi ve telefondaki sohbetimize başlamadan ara verdik.

“Türkiye’ye yabancı ilgisi hala devam ediyor”

Kısa süre sonra Çubuklu’daki Cafe Crown’daki buluşmamızda her zamanki güler yüzü ve nezaketiyle karşılayan Murat Ülker, yanında getirdiği yeni ürünleri ikram etti önce.

Ardından sohbetimiz Dünya Gazetesi’nin ilk kez duyurduğu o haberle; Kerevitaş’ın Besler’i alımıyla başladı: “Türkiye bölge ülkelerde yaşanan siyasi olaylara rağmen hala cazibesini koruyor. Dünyanın bir çok bölgesi; ABD’den Uzakdoğu Asya’ya bir çok yatırımcıları ağırlıyor. Bir çoğu ya borsa üzerinden ya da şirket alarak, ortaklık kurarak yatırım yapmaya devam ediyor.

Özellikle Avrupa Birliği ülkelerinden. Siz de görüyorsunuz. Haberlerini de yapıyorsunuz. Türkiye cazibesini koruyor. Birçok sektörde de artırıyor. Yabancı istikrar istiyor ve istikrara geliyor. İşte bu Kerevitaş-Besler operasyonu da bunun bir sonucu. Superfresh markasıyla öne çıkan dondurulmuş gıda pazarının en önemli oyuncularından biri Kerevitaş. Son 3 yılda senelik ortalama yüzde 21 büyüme kaydetmiş bir şirket. Geçen yılı 460 milyon liralık ciroyla kapattı. Bu yıl ise yüzde 30’luk büyüme hedefiyle 600 milyon lirayla kapatacak. Besler ise Bizim Yağ, Teremyağ, Luna, Ona gibi tanınmış markalara üretim yapan, Marsa’yı da bünyesinde barındıran sektörünü domine eden bir şirket. Kerevitaş, Besler hisselerinin Yıldız Holding'den alımı için 904.5 milyon lira ödeyecek. Böylece alanında iki büyük şirket, Türkiye’nin en büyük halka açık ikinci dev gıda firmasını oluşturacak.”

Hem yeni yatırımların hem de yeni alımların önü açıldı

Murat Ülker’in verdiği bilgilere göre Kerevitaş’ın cirosu bu operasyonla 2 milyar liraya yaklaşacak. Bu da bir anlamda Türkiye’nin en önemli gıda bütünleşmesi demek. Bilindiği üzere Türkiye’de borsaya açık en büyük gıda şirketi Ülker. Cirosu 4.5 milyar lira. İkinci dev unvanını da böylece Ülker Ailesi’ne ait Kerevitaş üstlenecek. Bir anlamda gıda sektörünü borsada domine edecek iki şirket de Ülker Ailesi yönetiminde olacak. Bu operasyonun gerekçesini ise Murat Ülker şu sözlerle özetliyor: “Biz küresel markaları olan yerel bir şirketiz.

Hala yatırımlarımızın büyük kısmını Türkiye’de yapıp, Türkiye’nin ekonomisine, istihdamına destek vermek için çabalıyoruz. Bu bir güç birlikteliği. Yeni bir sinerji oluşturmak için bu çalışmaya karar verdik. 904.5 milyon lira koyarak gıdada birçok farklı sahaya yatırım yapabilecek mali güce sahip, temettü ödeme potansiyeline sahip olan, borçlarını ödeyen ve kalıcı büyüme gerçekleştirebilecek bir şirket haline getiriyoruz. Burada yabancı yatırımcılara daha fazla güven verecek bir oluşuma gittik. Türkiye dediğim gibi cazip bir ülke. Cazibesini artıracak güçteki şirketlerin sayısını artırmamız gerekiyor. Biz de hem ülkemiz hem de şirketimiz için bu operasyonu yapıyoruz. Yeni yatırımlarımızın önü daha fazla açılacak. Yeni şirket veya markalar bu çatıya katılacak. Yeni üretim bantları devreye girecek. Daha fazla kişiyi kadromuza alacağız.”

Murat Ülker’e bu yılın başında verdiği istihdam sözünü hatırlatıyorum bu arada. Yanıtı market zincirleriyle örneklendiriyor: “Şok mağazalarımızı bu yıl 5 bine ulaştırmayı planlıyorduk. Daha yıl kapanmadan 4 bin 800’e ulaştık. Allah nasip ederse sözlerimizi tutuyoruz. 5 binin üzerinde olacak. Her bir mağaza ailemize yeni isimlerin katılması demek.” 

“Nestle’yle görüştük ama vazgeçtik”

Konu bu kez Nestle’ye geliyor. Bilindiği üzere cuma günü Yıldız Holding'e bağlı olan Pladis’in uluslararası büyüme planları kapsamında Nestle'nin 2 milyar dolar değerindeki ABD'deki atıştırmalık sektörü varlıklarını satın almak için teklif vermeyi düşündüğü ajanslara düşmüştü. “DeMet’s, Godiva, United Biscuits derken şimdi de sıra Nestle’de mi?” diye soruyorum. Murat Bey’in yanıtı ise ilkine göre kısa oluyor. “Evet ilgilendik. Ancak olmadı.” "Neden olmadı?" diye sorduğumda, “Biz ticaretle uğraşıyoruz. Fırsatları doğal olarak değerlendiriyoruz. Nestle’nin ABD işi de öyleydi. Görüştük. Rakamları, üretimleri inceledik. Raporları okuduk. Cuma günü kararımızı verdik. Vazgeçtik ilgilenmekten” diye yanıtlıyor.

Fenerbahçe seçimlerinde adı gündeme geldi

Konu son olarak spora geliyor. Bilindiği üzere mayıs ayında Fenerbahçe’de kongre yapılacak. Başkan Aziz Yıldırım, 2018'in Mayıs'ın da yapılacak kongrede yaşanacak olan başkanlık yarışına ciddi bir şekilde hazırlanıyor. Başkanlık yarışındaki rakibi Ali Koç'u çok ciddiye alan Yıldırım, neredeyse tüm mesaisini seçim çalışmalarına harcıyor. Yıldırım, üyelerle yoğun bir şekilde telefon trafiği yapıyor. Bazı üyelerle de yüz yüze görüşerek projelerini anlatıyor.
Başkan Aziz Yıldırım, ünlü işadamları Ferit Şahenk ve Murat Ülker'in yönetiminde yer alması için büyük bir çaba harcıyor. Yıldırım bu iki önemli ismi yönetimine dahil edip seçimde elini güçlendirmek istiyor. Murat Ülker’e bu konuyu sorduğumda ise yanıt ikincisinden daha kısa ve net. “Hayatta böylesi bir emelim yok…”

Murat Ülker’i hazır yakalamışken aklımdaki diğer sorulara geçmek istiyorum ama “Bir dahaki sefere görüşmek için bahanemiz olsun” diyerek ekonomiden uzaklaşıyoruz. İstanbul’un, kahvenin ve çikolatanın tadına varıyoruz…

Sosyal medyaya döndü ilk işi GOYA oldu

Sosyal medyayı en iyi kullanan isimlerden biri olan Murat Ülker, nisan ayında biraz uzaklaşmayı tercih etmişti. Yaklaşık 6 aylık sürenin ardından Murat Ülker döndü ve GOYA yani “Gez, Oturma Yerinde Artık” prensibini kullanarak fuarları, sanat galerilerini, dünyanın çeşitli yerlerinden doğal güzellikleri fotoğraflamaya kaldığı yerden devam etmeye karar verdi.