Ukrayna Savaşı'nda 3 gerçek hiç değişmedi

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Thomas L. Friedman (New York Times gazetesi yazarı)

Son zamanlarda Ukrayna Savaşı’yla ilgili bir şeyler yazmadım, çünkü savaşın ilk zamanından bu yana çok az şey değişti. Ama üç gerçek hala geçerli…

Gerçek-1: Böylesine çapta bir savaş başladığında, benim gibi uluslararası politika yazarı kendine şunu sorar: Nerede durmalıyım? Kiev’de mi, Donbas’ta mı, Kırım’da mı, Moskova’da mı, Varşova’da mı, Berlin’de mi, Brüksel’de mi yoksa Washington’da mı? İlk günden bu yana zamanlama ve gidişatı anlamak için olunması gereken yer Vladimi’in Putin’in kafasının içi! Ne yazık ki Putin, beyni için vize vermiyor.

Bu büyük bir problem çünkü savaş tamamen oradan çıktı! Anlaşılan o ki, kazansın ya da kaybetsin, Rusya Ukrayna’da sadece Putin durma kararı aldığında durdurulacak!

Gerçek-2: Putin’in hiçbir zaman bir B planı yoktu. Belli ki, Kiev’de vals yapacağını, başkenti bir haftada alacağını, Ukrayna’yı cebe atıp bir dalkavuğu oraya cumhurbaşkanı atayacağını ve Avrupa Birliği, NATO ve Batı’nın Rusya’ya karşı kültürel genişlemesini durduracağını düşünüyormuş…

Gerçek-3: Putin kendisini kazanamayacağı, kaybedemeyeceği ve duramayacağı bir duruma soktu. Artık bütün Ukrayna’nın kontrolünü sağlayamayacak. Ama aynı zamanda o kadar Rus hayatının ve ganimetinin kaybından sonra yenilmeyi de göze alamayacak.

O yüzden de duramayacak. Putin’in B planı, Putin’in A planının çuvalladığını kapatmak! Bu askeri operasyona dürüst bir isim vermek gerekseydi, ona “Operasyon Beni Kurtar” denirdi. Bu da Ukrayna Savaşı’nı tarihin en hastalıklı ve saçma savaşı yapıyor.

Onu da, yükselen bir aptal olduğu gerçeğini kapatmak için başka ülkenin sivil altyapısını vuran bir lider yapıyor. Putin'in Zafer Bayramı konuşmasından, Ukrayna'nın gerçek bir ülke değil, Rusya'nın bir parçası olduğu şeklindeki kişisel fantezisinden yola çıkarak başlattığı bir savaşı haklı çıkarmak için artık her türlü mantığı kavradığını görebilirsiniz.

Meğer Putin, Ukrayna’yı Rus aile değerlerine sahip çıkmak için işgal etmiş. Otokratik ülkelerden haber yapan bir dışişleri yazarı olarak öğrendiğim en büyük derslerden biri, bir yer ne kadar sıkı kontrol edilirse edilsin, diktatörü ne kadar acımasız ve demir yumruklu olursa olsun,

HERKES KONUŞUR.

Kimin çaldığını, kimin aldattığını, kimin yalan söylediğini, kimin kiminle ilişkisi olduğunu biliyorlar. Bir fısıltı ile başlar ve genellikle orada kalır ama herkes konuşur. Putin de bunu biliyor. Putin'in kafasına girip, bir sonraki hamlesini tahmin etmek imkansız ama beni endişelendiriyor.

Çünkü Putin'in eylemlerinden bildiğimiz şey, A Planı’nın başarısız olduğunu biliyor olmasıdır. Ve şimdi, herkesin konuştuğu ve mağlup liderlerin barışçıl bir şekilde emekliye ayrılmadığı bir ülke adına biriktirdiği korkunç kayıpları haklı çıkarmak için bir B Planı üretmek için her şeyi yapacaktır.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar